son haberler

Büyükşehir Öncülük Etti, Şeyh Yunus Emre Anıldı

Yayınlanma Tarihi: 16 Mayıs 2015 okunma

Büyükşehir Öncülük Etti, Şeyh Yunus Emre Anıldı
Gündem
0

Ordu Büyükşehir Belediyesi ve Ünye Şeyh Yunus Emre Derneği iş birliği ile Yunus Emre Sempozyumu gerçekleştirildi.

2 oturum ile gerçekleştirilen sempozyumda ilk olarak Cuma namazı öncesi Şeyh Yunus Emre Türbesi ziyareti ile Kuran tilaveti gerçekleşti. Programlara Ordu Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mustafa Çöpoğlu, Ünye Belediye Başkanı Ahmet Çamyar, Ak parti Ünye İlçe Başkanı Arif Ergün, Ünye Şeyh Yunus Emre Derneği Başkanı Yaşar Argan ve vatandaşlar katıldı.

seyh_yunus_külliyeSempozyum’un 2. oturumu ise Ünye Halil Efendi Sosyal Tesislerinde gerçekleştirildi. Sempozyuma konuşmacı olarak katılan akademisyenler, Yunus Emre’nin şiirleri, Tasavvufi çağrısı ve onun yaşam felsefesine ilişkin katılımcılara sunum yaptı.

Programda açılış konuşması yapan Ünye Şeyh Yunus Emre Derneği Başkanı Yaşar Argan; “Bu sempozyum yarın sabah Fatsa’da ardından Altınordu’da gerçekleşerek Yunus Emre sevgisi paylaştıkça çoğalacak. Dolayısıyla gün geçtikçe Şeyh Yunus Emre gibi sevdalı nesiller meydana gelmesine vesile olacağız” dedi.

Katılımcılara seslenen Ünye Belediye Başkanı Ahmet Çamyar konuşmasında; “Bugün Yunus Emre’yi anmaktan çok onu anlamaya yani sevgi diliyle konuşmaya ihtiyacımız var. Ben bizi biz yapan bu coğrafyadaki değerlere daha fazla çıkmamız gerektiğini düşünüyorum. Bizler bugün burada tüm Yunus Emre gönüllüleri olarak bir aradayız. Bu sempozyumun gerçekleşmesine yardımcı olan Ordu Büyükşehir Belediye Başkanımız Enver Yılmaz ve tüm çalışma arkadaşlarına teşekkür ederek konuşmam” dedi.

Ordu Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mustafa Çöpoğlu ise yaptığı konuşmada; “Ünye’de ilk kez bugün Yunus Emre’yi böyle bilimsel ve ulusal olarak anıyoruz. Yunus Emre Derneğimiz tarafından böyle bir talepte bulunduğunda hemen harekete geçerek kısa süre içerisinde programları organize ederek bugün Ünye’de düzenledik. Sonrasında ise Fatsa ve Altınordu’daki programlarda hocalarımızın bilgilerinden faydalanacağız. Şuan burada gerçekten nitelikli bir topluluk var buraya katıldığınızdan dolayı hepinizi tebrik ediyorum. Bir il yetiştirdiği değerlerle anılır. Yunus Emre ‘de bu bölgede yaşamıştır, bizim bir değerimizdir. Biz bununla gurur duymalı ve sahip çıkmalıyız. İnşallah önümüzdeki yıl yapacağımız etkinliklerde Mili Eğitim Müdürlüğü ve Üniversitemizle iş birliği halinde Yunus Emre konu şiir, kompozisyon ve daha birçok etkinlikle Yunus Emre’yi daha coşkulu anacağız. Biz bu programı ne kadar zenginleştirirsek, ne kadar çok insanımıza yunus Emre’yi tanıtırsak bizim için o kadar kardır. Teknolojik olarak ne kadar ileri gitmekte, ne kadar gelişsek de Yunus emre gibi değerleri aramızdan yetiştirmediğimiz ve sahip çıkmadığımız sürece çok fazla mesafe kat edemeyiz” dedi.

yunusemre_duygulandirdi3Protokol konuşmalarının ardından sempozyuma geçilerek akademisyenler kendi konularına yönelik katılımcılara sunum gerçekleştirdi. Sempozyumda oturuma Başkanlık eden Prof. Dr. Ünal Kılıç; “Yunus’un diyarında sizlerle bir araya gelmekten mutluluk duyuyorum. Yunus Emre Anadolu’nun içerisine düştüğü o buhranlı ortamda, insanlarımızı kurtarmak için diyar diyar diyar gezdiğini şiirlerinden görüyoruz. Yunus deyince aklımıza elbette kişilik ve edebiyat gelecek. Tabi bilimsel toplantılar belki çok büyük kalabalıklarla gerçekleşmez ancak, gönüllü ve istekliler tarafından sonuna kadar takip edilir ve çok verimli geçer” diye konuştu.

“Yunus’un Şiiri” konulu konuşma yapan Prof. Dr. Hüseyin Akaya; “Hayatı idrak ettiğim ders kitaplarından şiirlerle karşılaştığım ve bu arada ilkokul çağlarından beri Yunus Emre’nin şiirlerini sürekli okumaktayım. Lise çağlarında öyleydi, üniversite çağlarında öyleydi, asistanlık yaparken öyleydi, 2-3 saatlik otobüs yolculuklarında dahi okurdum. Hatta sürekli otobüste divan kaybederdim ve sürekli yenisini alırdım. Türkiye’yi de gezmeye başladığımız anda gördük ki Yunus aynı zamanda hemen hemen her şehrimizde bir makamı var. 11-12 tane şehirde makamı var. Bu şunu gösteriyor, Yunus bizden biri. Şimdi Yunus bizim yunustur. Peki, halkımız neden bu kadar sevmiştir Yunus’u. Çünkü Yunus, bir yerde Orta Asya’dan akan mezhebi ırmağının, Anadolu’da çağlayana dönüşmüş şeklidir ve bu çağlayan milletimizin gönlüne akmaktadır. O gün akıyordu, hala akmaktadır ve insanımız Yunus’u çok sevmektedir” dedi.

 

“Yunus Emre’nin Tasavvufi Çağrılı” konuşmasını yapan Prof. Dr. Kadir Özköse; “Derviş Yunus dedik, aşık Yunus dedik, Şeyh Yunus dedik, Koca Yunus dedik. Yunus’u asırlardır yaşatan ve alemlere ortak bir nida olarak bırakan, Anadolu insanının mayası haline dönüştüren kimlik, onun almış olduğu manevi eğitiminin irfaniliğidir. Yunus Emre’nin tasavvufi yönünde mağrifetullah, muhabbetullah, Allah sevgisi, Allah’ı tanımak arzusu onun için en önemli gerçektir. Ancak Yunus’a göre Allah’ı bilmek ancak kişinin kendisini bilmesiyle çekleşebilen bir durumdur. Bu kitaplardan elde edilen ilim değil, gönüllerden elde edilen tasavvuf ilmidir” dedi

Daha sonra Doç. Dr. Hakan Yekbaş “Kendi dilinden Yunus Emre” ve Yard. Doç Dr. Meliha Sarıkaya ise “Yunus’tan Süleyman Çelebi’ye Arayış ve Karar” konulu sunumlarını gerçekleştirilerek son buldu.

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.