son haberler

Akademik Kadro

Yayınlanma Tarihi: 18 Mayıs 2015 okunma

Ahmet ALTUN bizimahmet52@hotmail.com

Ak Parti üst yönetiminde bugün akademik bir kadro var. Başbakan, yardımcıları Sayın Akdoğan, Kurtulmuş, Atalay, Başdanışman Sayın Vedat Bilgin, Grup Başkanvekili Sayın Naci Bostancı hep akademisyen. Böyle bir kadronun araştırmaya, bilime dayalı doğru bilgi akışını ortaya çıkarma, halkla iletişimi sağlıklı yürütme gibi özellikleri olması gerekir, beklenen budur. Neden? Çünkü onlar bilirler ya da bilmelidirler ki doğru bilgiyle doğru yönetim olur. Ak Parti’nin bu duruma gelmesi yönetim anlayışında uzmanlığa verdiği önemi gösteriyor. Kuruluşundan bu yana sürekli kadro değiştiren parti, yenilenmeye verdiği önemi üç dönem kuralıyla da gösteriyor. Ayrıca gençliği de siyasete teşvik edici bir tutum da sergiliyor. Tecrübe ve dinamizmi bir arada tutmaya önem verdiğinin belirtisi bu uygulamalar. Yukarılarda tuttuğu kadroda aradığı tecrübe ve birikim de hemen fark ediliyor.

Sosyal medyada hemşerimiz Sayın Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un dikkat çekici bir açıklamasını daha okudum. Diyor ki “Türkiye gerçekten bir cihan devletinin varisi ve geçmişin en önemli medeniyetlerinden birini tevarüs etmiş (anlamı miras sahibi olma) bir millete sahiptir. Başka medeniyetlerin tecrübelerinin bize dayatılması yanlıştır.”

Çok önemli ve derin bir söz bu. İyi anlaşılması gerekir. Milletlerin kültürleri medeniyetlerini oluşturur. Ancak kültürler arasında geçişler de olur. Bu geçişler ruhların etkilenmesiyle olur, buna da engel olmak zordur. Ancak özenti yaratma amaçlı dayatma söz konusu olursa millî benliğin iskeleti erir kaybolur; millî benliğini bilmeyen milletler de başkalarına yem olur. Tarihimiz içinde bu dayatmalarla karşılaştık. Recaizade Mahmut Ekrem’in Araba Sevdası romanında anlatılan Osmanlı kültürünü Fransız kültürü baskısına sokan dayatmalar anlatılır. Yabancı kültüre özenenlerin kötü sonu gösterilir. Cumhuriyet döneminde de batılılaşma adı altında millî kültürü aşağılayıcı dayatmalarla da karşılaşılmıştır. Böyle böyle kültür ve sanat dünyamızda bizim olan değerlerin aşağılanışı da adım adım ilerlemiştir. Batı tipi bir yaşantının değer yargıları dizilere, filmlere, oyunlara yansımış durmuştur. Hâlâ bu durumun sürdüğünü de görüyoruz. Bizim olan değer yargılarını öne çıkaran eserleri yüceltici eserleri öne çıkarıp dünyaya servis etmeyi hâlâ başarabilmiş değiliz. Medeniyetimizi geliştirecek kültür benliğimize yapay dayatmalar var.

Sayın Başbakan Yardımcımızın işaret ettiği başka medeniyetlerin tecrübelerinin dayatılması bu. Yaşama biçimleri, değer yargıları göze ve kulağa hitap eden eserler aracılığıyla bu topluma dayatılmaktadır. Bu yanlışlığı da ortadan kaldıracak yazarlar, düşünürler ve bunları sanat eserlerine dönüştürecek yapımcılara ihtiyaç var. Ancak yazık ki onlar varlıklarını hissettiremiyorlar. Bunlara sahip çıkacak medya ve sanat yatırımcılarıdır. Yapılması gereken o yatırımcıların teşvik edilmesidir. Hayatını eğitim, kültür, sanata adamış bir yazar olarak bu alanda verdiğim mücadeleyi yakın çevrem çok iyi bilir.

Aday adaylığı dönemimde de film platosu kurma mücadelemden 2001 öncesi karanlık dönemini anlatan Vebal romanıma kadar birçok çalışmam yüzünden çektiklerimi anlattım durdum. Üniversitelerde sunumlar yaptım. Bu çalışmalarımı klip çekerek görüntüleyip ekranlara da yansıttım. Kamuoyu yakından gördü. İnşallah mücadelende hedefine varırsın temennisinde olanlar da oldu. Başta muhtarlarımız olmaz üzere birçok sivil toplum kuruluşu önderi inşallah Meclise girer bu alanda kendini dinletirsin dedi. Olmadı. Kısmet değilmiş ama inanıyorum ki son akademik kadro, benim gibi bu alandaki mücadele adamlarını millî kültüre sahip çıkmak adına anlayacak ve sahip çıkacaktır. İnşallah diyor, bekliyorum. Saygılarımla…

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KAZMA KÜREK HAZIR OLSUN

28 Şubat 2020 okunma
Suriye- İdlib’de rejim güçleri Rusya’nın desteğiyle sivillerin üstüne bomba yağdırıyor. Halbuki Rusya, İran ve Türkiye anlaşmışlar orayı güvenli bölge ilan etmişlerdi. Onca uyarılara rağmen sivil kanı akmaya devam ediyor. Rusya sözünde durmuyor.... Devamını Oku

Ah Şu Kapitalizm

31 Ocak 2020 okunma
Rusya’nın dağılmasından sonra Dünya kapitalizmin acımasız kuralları içinde savaşmaktadır. Amerika’nın başını çektiği bu düzen vahşiliğini her yerde her alanda göstermektedir. Artık uygarlık, medeniyet, insan hakları gibi kavramlar malesef tarihin... Devamını Oku

Sana Dua Ediyorum 2020

31 Aralık 2019 okunma
O kadar çok sorunlarla yeni yıla giriyoruz ki dua etmekten başka çaremiz yok. Şayet yeni yılın sonunda başımızdaki sorunların yarısından dahi kurtulmuş olsak bunu mutluluk vesilesi sayarım.  Hadi ondan da vazgeçtim mevcut olana yenileri eklenmesin diye dua... Devamını Oku

Ya Tutarsa…!

29 Kasım 2019 okunma
3 Aralık Dünya Engelliler Günü vesilesiyle çeşitli etkinlikler düzenlenecek. Hükümet yeni vaadlerde bulunacak, çeşitli kişi, kurum, kuruluşlar gönül alıcı mesajlar yayımlayacaktır. Tabiki 4 Aralık günü hayaller yerini gerçek yaşama bırakacaktır. Ben... Devamını Oku

Ses Ver Hanım Abla

13 Kasım 2019 okunma
Kasım ayında olmamıza rağmen bahar havası yaşıyoruz. Sabah akşam serin, geceler ise ayaz geçiyor. Ben de yaz aylarında yazmam gereken yazıyı Kasım ayının bu sıcak günlerinde yazmaya karar verdim. Yazılı ve görsel medyada kadın tacizi, kadına şiddet... Devamını Oku

Harekat Değil Bu Bir Savaş!

25 Ekim 2019 okunma
Hükümet açıklamalarında Suriye’deki fiili durumun savaşa değil terör harekatı veya operasyınu dese de yaşananlara bakınca aynı fikirde olmadığımı belirtmek istiyorum. Görünürde Kuzey Suriye’de operasyondayız ama aynı zamanda Amerika-Rusya İran-Avrupa... Devamını Oku

Ayağınızı Denk Alın!

9 Ekim 2019 okunma
6 Temmuz tarihli “İKİNCİ YARI ZOR GEÇECEK” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Gerçekten de zor geçiyor. Karadeniz Bölgesi’nde hala fındık parasının gölgesi devam ediyor. Ancak son üç ayda onun da etkisi ortadan kalacağı için biraz daha... Devamını Oku

Bayram Müjdeleri

9 Ağustos 2019 okunma
Tabiki ben ekonomi uzmanı değilim ama bu alandaki bazı hassas alanları gayet iyi biliyorum. Öncelikle bütün sektörlerde göstergeler negatif olsa da bankacılık sektörü ayaktaysa biraz dikkatle işler düzelir demektir. İkinci sırada ise inşaat sektörü gelir,... Devamını Oku

ABD’den Yar Olmaz!

31 Temmuz 2019 okunma
Türkiye, Suriye krizi başladığından bugüne kadar sözüm ona stratejik ortağımız ABD ile görüşüyor, çeşitli kararlar alınıyor, sözler veriliyor. Ancak ABD Türkiye’nin yararına olan hiçbir konuda alınan kararlara  uymamış, verilen sözleri... Devamını Oku

İkinci Yarı Zor Geçecek

6 Temmuz 2019 okunma
Temmuz ayı ile birlikte yılın ikinci devresini yaşamaya başladık. İlk altı ayı yerel seçim kampanyalarıyla geçirdik. Bitii gitti ama bu yılın ikinci devresi çok zor ve çetin geçecek. Öncelikle ekonomik sıkıntılar; başta esnaf kardeşlerimiz olmak üzere... Devamını Oku