Beklemek
Yayınlanma Tarihi: 30 Ağustos 2017 — okunma
Beklemek… Neyi, ne zamana kadar?
Beklemek… Hali mi, muhali mi? Beklenen malum mudur, meçhul mü?
Beklemek… Zaman mı, şahıs mı?
Beklemek… Güzel olanı mı gelecek diye, kötü olanı mı geçecek diye?
Beklemek… Yani “nihayet” bir yerde…
Beklemek … İstenilene kavuşmak veya istenmeyenden kurtulmak… Şairin dediği gibi: “Gecenin uzunluğu, dert çekene sor bakalım” diyor. Ve dertten, gamdan, musibetten kurtulmak için belli zamanın geçmesi şart değil mi?
Beklemek arzu edilene kavuşana kadar geçen süre değil mi?
Hangisi daha uzun? Sevdiğine kavuşana kadar geçen süre mi, dertlerden kurtulmak için geçen süre mi?
Sahi hangisi uzun?
“Vuslatın/kavuşmanın başladığı yerde aşk biter” diyor şair. Hicranın/ayrılığın başladığı yerde gam da başlar.
Sevgili mi gelsin, dert mi bitsin?
Gönül ikisi de diyor. İkisi de diyor demesine de ikisine de ulaşamayan oluyor. Tıpkı ikisine de ulaşanın olduğu gibi.
Ama beklerken pişiyor insan. Olgunlaşıyor. “Şu an” diyor “bir geçse, bir kurtulsam/ bir kavuşsam dünyalar benim olur” diyor. Ama gam bitiyor dünyalar bizim olmuyor. Kavuşma gerçekleşiyor istek bitiyor.
Siz hiç beklemenin verdiği umudun ne olduğunu bilir misiniz?
Yarın, öteki yarın ve diğer yarınlar… Bir gün olur geçer, bir gün olur gelir.
Bir gün olur…
Her gün olur…
Ve diğer günler…
Her gün daha bir umutla bakılır saatlere. Her gün daha bir umutla koparılır takvim yaprakları. Her gün daha bir umutla dinlenir olur telefonun sesi. Her gün daha umutla balkır ufka. Ve her gün bir başka umutla doğar gün… Ve her gün başka bir umutla batar…
Her doğan gün “ bugün mü?” dedirtir insana…
Her batan gün “ yarın mı…”
Ve
Geçer zaman, artar umut…
Geçer zaman…
Biter umut.
Biter ömür.
Olanlar unutulur, yalanlar unutulur…
Soranlar unutulur.
Ve şimdi yeniden başlar geriye kalanlar…
Bekleyen el değiştir, beklemek sabit.
…
Zaman değişir, insan değişir
Devir değişir, mekân değişir
Hüküm değişir, hâkim değişir
Beklenen gelir mi/ gider mi bilinmez
Umut değişmez, hayal değişmez…
Sizin hayaliniz ne?
20 Nisan 2024 — okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların...
Devamını Oku
29 Mart 2024 — okunma
Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi...
Devamını Oku
7 Mart 2024 — okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”...
Devamını Oku
18 Şubat 2024 — okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin...
Devamını Oku
6 Şubat 2024 — okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını...
Devamını Oku
25 Ocak 2024 — okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe...
Devamını Oku
10 Ocak 2024 — okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli...
Devamını Oku
4 Ocak 2024 — okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı...
Devamını Oku
22 Aralık 2023 — okunma
Her ne kadar “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var” denişe de çayın yeri bir başladır. Çay; dost ile de içilir düşman ile de… Kalabalıkta da içilir, yalnızken de… Evde, parkta, piknikte, lokantada ve buna benzer yerlerde içilen sıcak bir...
Devamını Oku
11 Aralık 2023 — okunma
Karadeniz’e yüksekten bakan bir vatan toprağı. Tarihi de coğrafyası da incelemeye değer. Geçmişi bazen hazin, bazen göğüs kabartan bir özelliğe sahip. Biz tarihine ve coğrafyasına teferruatlı bir şekilde girmemiz mümkün değil. Hani “Geçiyordum...
Devamını Oku
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.