son haberler

Bir Tensel Faninin Şiirde Müstehakıdır-3

Yayınlanma Tarihi: 22 Ocak 2016 okunma

Ertan ALP alpertan2006@hotmail.com

24 Ekim 1997

Gençlik aşkın ve felsefenin damarlarımızdaki asil kanıdır.Dünyayı ve insanları sivilceleriyle algılama döneminden bireysel ve toplumsal değerler oluşturmanın sancılı devirleri kılcal damarlarımızda büyük devrimler yaratır.Yetişkinliğin temeli atılırken kendi davamızın manifestosu da yavaş yavaş yazılmaya başlanır.Aşka gebe ruh şiiri çağırır.Düşünsel anlamda değerler oluştururken ideolojik davaların nüveleri parıldamaya başlar.Çatışma toplumsala doğrudur,bireysel çıkışlar fizyolojik ve psikolojik itilerin güdümünde şekillenir.Başı dumanlarda gezen gençliğimizin yanında ciddi davaların neferi olan bir kuşak da yetişir.Birey olma bilinci düşünsel damarlarımıza işlerken toplumsal ve bireysel rollerimiz kendini okumalarda bulur.Bunun için düz anlamda kullandığımız bir sözcük değildir şimdiki zamanlarda.Okumak,önce kendini okumaktır.Yunus’un “kendini bilme” taşının kendinde bileyilenmesidir.Ben gençliğimde oluşturduğum bütün değerlerimi halen taşıyorum.Kimi çürüdü,kimi değişime uğradı, kimisi de büsbütün kovuldu hayatımdan.Önemli olan tortunun zamandaki aksidir.İçimizde tortulanan birey kendini geleceğe taşır.

24 Ekim 1998

Yavuz Yıldırım’a kulak verelim:”Gençlik dönemi,belki de,”olması gereken” ile “olan” ayrımının en sert yaşandığı dönemdir.Gençlik döneminde yapılacak tercihler,”gelecek”e çıkan yolların da taşlarını döşeyecektir.”Olması gereken”lerimizi belirlemek,”olan”la farkımızı görmek ve eğer belirleyebilmişsek ,bu ikisi arasında zihni münakaşalarda bulunmak,bu arada “ağzımızın tadı”nı yitirmek…Lakin 15 yıla yakın eğitim süresinin bile cevaplandırmayı başaramadığı,”ben neyim;ne yapabilirim;ne yapmak istiyorum” soruları,”hayatın gerçekleri” denen mistik canavar ile birlikte,döner dolaşır genç bireyin yoluna çıkar kör sapaklarda.Bu soruya verilen cevaplar,kendi üzerinde düşünmesinin de başlangıcıdır;şurası açıktır ki geç kalınmış bir başlangıçtır bu.”(Birikim dergisi,Ağustos,2005)

“Olması gereken” hayallerimizi ve imajlarımızı,”olan” ise kuşak çatışmasının simgesini belirler.Genç,var olan gerçeklikten yeni ve devrimci gerçeklikler yaratır. Bunu çok iyi bilen Mustafa Kemal de hitabesini işçi veya köylüye değil,gençliğe yazmıştır.İşçi ve köylü sınıflarının kapitalist sistem içerisindeki ekonomik gerçekliği daha kendini hissettirmediği o zamanki Anadolu coğrafyasında geleceğin “olması gereken”lerini taşıyacak yeni rejime angaje beyinlerin sistematik olarak yetiştirilmesi gerekir.Bireyliği toplumsal bir figürasyon altında ezilen gencin yaşadığı çatışma hangi eğitimi belirler? “Olmaya gençlik cihanda bir nefes devlet gibi…”

24 Ekim 1999

Üniversite hayatımın ilk yılı.Şiir Bilgisi dersindeyiz.Rahmetli Cem Dilçin ders anlatırken birden hava değişiyor.Sözcükler başka yere kayıyor.Dersleri dikkatli bir şekilde takip ettiğim için Dilçin’in ağzından çıkacak her sözcüğü önemsiyorum.Bomba patlıyor adeta sınıfta.Eğitim sisteminin çürümüş özetini vurguluyor sanki rahmetli Dilçin:”Siz test çocuğu ve tost çocuğu olduğunuz için….”

Bu test ve tost secisi beni birden geriyor.Hocanın ağzından dökülen sözcükler hakaretvari olsa da gayet doğru.Test çözmekte ustalaşmış biz gençlerin basit bir düşünce yazısı yazmaya gelince ilk okul kompozisyon dersine dönmesi ironik ve acı bir durum.Genellemekle yanlış mı yaptım bilmiyorum ama çevrenizdeki gençlere sorun bakalım,size ne diyecekler?Üniversitelerde Türk Dili dersinin zorunlu olmasının sebeb-i hikmeti bu olsa gerek.Şimdi sormak lazım çevremizdeki gençlere:

*Gençler bir günde kaç kelimeyle konuşuyor?

*Gençler tüketimin oyuncağı mı?

*Gençler apolitik ve duyarsız mı?

*Gençlik hangi değerlerin izinde?

*Türk edebiyatındaki nesiller tartışmasından sonra yeni neslin siyasi vizyonu muhafazakarlık mı?

*Üretmek ve emek gençler için ne ifade ediyor?

*”Melali anlamayan nesle aşina mıyız?”

*Türk edebiyatının usta yazar ve şairleri gençken ilk eserlerini yazmaya başlamışlardı.Şimdiki gençliğin edebiyat penceresinde kimler var?

*Hadi bir sınama yapalım.Bu yazıyı okuyan gençler gençlik üzerine yazılmış postmodern ve fantastik romanlar hariç kaç şiir veya öykü biliyor?

*Türkiye’de belki on tane gençlik yapılanması var:İslamcı gençlik,solcu gençlik,Atatürkçü gençlik,liberal gençlik,yeni-muhafazakar gençlik,apolitik gençlik,X-Y-Z kuşaklarına sıkıştırılan gençlik,ülkücü gençlik,radikal gençlik,demokrat gençlik.Bu kadar sıfatın arasında düşünsel çeşitlilik demokrasinin gereğidir.Ancak bu farklılığın zenginlik oluşturma aşaması epeyi sancılıdır.Hangi düşünsel kimliği taşıyorsunuz bilmiyorum ama değerleriniz hangi yönde adil ve insani?

(Devam edecek…)

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

Gökhan Akçiçek’in “Patiska”sından Gül Uğultuları-5

24 Şubat 2017 okunma
XXIII.Patiska,bir babanın daha sonra uçup gitmiş bir öpücüğünün tende uyumasıdır. Baba,ömrün yitiği ise anne bu yitiğin ömür mersiyesidir.Bütün yitikler bir güzü çağrıştırır şaire.Baba giderse sözcüklerin omurgası düşer,giden anne ise eğer... Devamını Oku

Gökhan Akçiçek’in “Patiska”Sından Gül Uğultuları-4

3 Şubat 2017 okunma
XXI.Patiska,bir aile fotoğrafında kardeşini yitiren şiirdir. Akçiçek,kardeş sevgisini varlığının oluşturduğu şiirsel gömleği şiirlerine giydiren ender şairlerdendir.Acıyı şiirin ontolojik sorunlarından ve gerçekliklerinden biri haline getiren... Devamını Oku

Gökhan Akçiçek’in “Patiska”Sından Gül Uğultuları-3

30 Ocak 2017 okunma
XVII.Patiska,yitirdiklerimizin aynasında varlığımıza varlık katan geçmişin anne ve kardeş yüzüdür. Aslında o tükenmez “Şairin hayatı şiire dahil.” sözünün en gerçekçi imgelerinden birini oluşturur Akçiçek.Geçmişin tortusu,kendi... Devamını Oku

GÖKHAN AKÇİÇEK’İN “PATİSKA”SINDAN GÜL UĞULTULARI-2

20 Ocak 2017 okunma
XI.Patiska,doğayı anlamaya çağıran bir şairin gül uğultusundaki dildir. Uğultu belirsiz ve gizemlidir.Yaşanılan gerçekliği tam olarak anlamlandıramamamın yarım sesidir.Onun şiirinde bazen insanlar da uğultuludur.İçimizde edindikleri yer,öznenin... Devamını Oku

GÖKHAN AKÇİÇEK’İN “PATİSKA”SINDAN GÜL UĞULTULARI

13 Ocak 2017 okunma
I.Patiska,sevgilinin “saçlarına dadanan kırlangıç sürüsü”dür. Anıların bireyin iç dünyasında oluşturduğu dinginlik hali…Sevgilinin yaşamı,zamanı ve mekanı güzelleştirme şarkısı…Tematik anlamda yaşadığı ve şiirinin iç... Devamını Oku

ÇOCUKLAR KANAMASIN ALLAH’IM…!

30 Aralık 2016 okunma
Hangi kandan olup olmadığınız kana yüklediğiniz değerlerle doğru orantılıdır… kan ağlamak kan akıtmak kan akmak kan alacak damarı bilmek kan başına çıkmak kan beynine sıçramak kan boğmak kan çekmek kan çıkmak kan dere gibi akmak kan gelmek kan... Devamını Oku

Gençliğin Şiir Algısı Bağlamında Hızla Kana Karışan Bir Seçki:”Gece Uçuşları”-2

30 Kasım 2016 okunma
İshak Reyna, çağdaş şiirin birikimlerini gençler için toplumsallaştırmaya çalışırken özellikle zamanının büyük bir bölümünü okul tipi öğrenme süreçlerinde geçiren gençlerimizin okulda edinemedikleri şiir okuma ve şiir kültürü edinme... Devamını Oku

GENÇLİĞİN ŞİİR ALGISI BAĞLAMINDA HIZLA KANA KARIŞAN BİR SEÇKİ:”GECE UÇUŞLARI”

28 Ekim 2016 okunma
Modern tüketim toplumlarının en gizli öznesi günümüz gençliğinin farklı toplumsal sınıflarda oluşturduğu kültür algısı şiiri nerede konumlandırıyor?Eğer kültürel bağlamda bir post-modernizmden bahsedilecekse modern bireyini dahi bir sanat algısı ve... Devamını Oku

Bakış Dışı

14 Ekim 2016 okunma
tek göz gerçekleri görürü iki göz yalanları bir gözümü çıkardım rüyaya dalmak için ölürken bir gözümü ekledim sancılı yüreğime başka gözler de düştü oradan buradan gözlerimin içine göz okyanus,göz uzak denizleri sessizliğimizin en çok seni... Devamını Oku

Şiir Günlüklerinden-27

7 Ekim 2016 okunma
Temiz Sığınak “Gidin ölüme dek şiirler okuyun.Çünkü temiz kalacağınız başka bir olanağınız yok.”(Şükrü Erbaş) “Şiir Bizde Olandır…” Bugün okula yeni başlayan 9. sınıf öğrencilerine Behçet Necatigil’in... Devamını Oku