son haberler

FEYZİYE MEKTEBİ’NDEN ÜNYE ANAFARTA OKULU’NA – II

Yayınlanma Tarihi: 12 Ağustos 2016 okunma

M. Ufuk MİSTEPE mistepe@gmail.com

Bin sekiz yüzlü yılların sonunda Selanik’te yaşayan Türk aileleri, çocuklarını eğitecek, onlara gelişme ve yetişme imkânı sağlayacak bir Türk okulu arayışı içinde IŞIK OKULLARI’nın öncüsü, Mekteb-i Feyz-i Sıbyân’ı 13 Aralık 1885 (1 Kanûn-u evvel 1301 Pazar) yılında Selanik’te Mümeyyiz Tevfik Efendi önderliğinde kurdular.6

Kurucular arasında oluşan ihtilâf dolayısıyla bazı kopmalar yaşanır ve Şemsi Efendi arkadaşı Derviş Efendi (Kapancı bir Nakşibendî) ile Yadigâr-ı Terakki Mektebi’nde kalır. Ayrılan kurucular ise İstanbul’a gelerek Şems’ül Maarif adında yeni bir okul kurarlar. Şemsi Efendi bir müddet idaresinde yalnız kaldığı okulun idaresini devama çalışır; daha sonra da İstanbul’a gelerek buradaki heyetle anlaşıp 1917 senesinde bir özel okul olan FEYZİYE Mektebi’ni kurar.8

Kolayca anlaşılacağı üzere Selânik’te 1872/73’te kurulan Şemsi Efendi Mektebi ve kurucusu Şemsi Efendi vasıtasıyla 1879 senesinde Yadigâr-ı Terakki ve 1885 senesinde Mümeyyiz Tevfik Efendi önderliğinde Feyz-i Sıbyân kurulur ve 1900 yılında adı Feyziye Mektebi olur.8

Mehmed Cavid Bey, Şemsi Efendi tarafından Selânik’te kurulan Mekteb-i Feyziye’nin ilk müdürü oldu (Yalçın, 2005: 43). İttihatçıların ünlü Maliye Nâzırı Cavid Bey, 08 Temmuz 1911’de Lloyd Kumpanyası’nın Galiçya (veya Gülcemal) gemisiyle İstanbul’dan hareket etti. Sırasıyla Samsun, Terme ve Ünye’yi ziyâret edip halkla diyalog kurdu. Daha sonra gemiyle yoluna devam etti. Ordu’da eşraf ve halkla – gemide – imkânlar nispetinde görüşüp Giresun’a geçti ve buradan 18 Temmuz’da yine deniz yoluyla Trabzon’a ulaştı (Eroğlu, 2008: 49).

Selânik Türkleri göç ettikleri İstanbul’da pek çok özel okul varken, Feyziye Encümeni’nin girişimleriyle önce 1915’te “Yeni Mekteb”, ardından 1917’de Feyziye Mektebi’ni kurarlar. Bunu 1919’da “Şişli Lisan Mektebi” adıyla Terakki ve son olarak 1921’de Feyz-i Âti takip eder.21

1873 yılında Selânik kentinin ilk özel Müslüman – Türk İlkokulu olarak eğitim hayatına başlayan Şemsi Efendi Mektebi, kentin kozmopolit yapısı içinde “usul-i cedid” ile eğitim yapan bu eğitim kurumlarının ilk öncüsüydü. Okul daha sonra yaygın olarak bilinen adıyla Selânik Terakki Mektebi olarak anılacaktı.18

Babası Ali Rıza Bey, annesi Zübeyde Hanım’ın mahalle mektebinde din ağırlıklı bir eğitim görmesini istemesine karşın, Mustafa’yı 1886-87 yıllarında Şemsi Efendi’nin okuluna (Şemsi Efendi Mektebi) göndermiş, böylelikle 1852 doğumlu Şemsi Efendi Atatürk’ün ilk öğretmeni olmuştur.21 ATATÜRK’ün ilk öğretmeni olan ve onun NUTUK’unda adı geçen Şemsi Efendi, devrinin yalnız büyük bir eğitimcisi değil, aynı zamanda siyasî yönleri de olan bir kabalistiydi.

ORTAYLI’ya göre Şemsi Efendi modern fikirleri ve iki Sabetaycı muhalif grubu birleştirme gayreti yüzünden cemaat tarafından aforoz edilmiş, sonra İstanbul’a göçmüş (1912) ve 1917’de orada ölüp Üsküdar’da defnedilmiştir.8

13 Aralık 1885 tarihinde Selânik’te Feyz-i Sıbyân Mektebi ile hizmet vermeye başlayan kurum; Osmanlı İmparatorluğu’ndanTürkiye Cumhuriyeti’ne uzanan döneme; ulusal egemenliğe, Atatürk İnkılâpları’na tanıklık etmiştir. Bu okul, “IŞIK OKULLARI” uluslararası bir değişim çalışmaları tarihidir.12

XIX. yüzyılın sonuna gelindiğinde imparatorluğun en “Avrupaî” şehri olan Selânik’in önemli siyasetçileri, tüccarları, memurları, askerleri, iş adamları, eğitimcileri ve gazetecilerin büyük bölümü DÖNME kökenli kimselerden müteşekkildi.20

Feyz-i Sıbyân’dan Işık’a, Feyziye Mektepleri’ne : Feyz-i Sıbyân kısa zamanda Selâniklilerin sevgilisi oldu. Hızla gelişiyordu. Kısa zamanda ortaokul ve lise sınıfları açıldı. 27 Aralık 1900’e (R. 1315 – H. 1317) gelindiğinde artık yuvadan liseye, modern binalarda eğitim veren tam teşekküllü bu okulun adı “Mekteb-i Feyziye – Echole Féizié” olarak değiştirilmişti. Bu arada Şemsi Efendi de kendi okulunu kapatıp Feyziye ile birleşmişti. Feyziye mezunları bir süre sonra çok önemli görevlere gelmeye başladılar, ülke yönetiminde söz sahibi oldular.8

Bir encümen teşkîliyle meşhûr Terakkî Mektebi tesîs edildi. Hoca Derviş, Hoca Rakım, Hoca Şevkî efendiler himemât-ı Hüdapasendâneleriyle ve mektebin esaslı programları sâyesinde artık bütün Selânik gençleri bir mektebin rahle-i tefeyyüzüne koştu. Ve yetişti. Mekteb-i Terakkî mezûnları mekâtib-i âliyyeye bilâ-imtihân (sınavsız) kabul ve Avrupa’da hususiyle Fransa’da bile bu mektep mezunlarına müstesna bir muamele icrâ ediliyordu. Binaenaleyh, perde-i cehâlet yırtıldı. Artık hurâfâta inanacak kafalar kalmadı. Birkaç sene sonra Karakaşzâdelerin himmeti ile Mekteb-i Feyziyye tesîs edildi. Leylî (gececi) ve nehârî (gündüzlü) ve zükûr (erkekler) ve inâsa (kadınlara) mahsûs olan bu mekteblere Anadolu’nun memâlik-i Osmanîyyenin her tarafından akın akın talebeler gelmeğe başladı. El-yevm İstanbul’da ve elhâsıl umum Türkiya dâhilinde yetişen binlerce tabîb, avukat, mühendis, tüccar, kumandan hep bu mekteplerin rahle-i tedrisinde iktisâb-ı ilm ve irfân etmişlerdir.20 (Ebu’l-mecdet 2 Türk Sesi, nr. 203, 15 Cemaziyelahir 1342–22 KS 1340–1924.)

Bu okulun yetiştirdiği bilinen şahsiyetler arasında şehit gazeteci Hasan TAHSİN Recep de (1888 – 1919) bulunmaktadır. “Eğitime katkı”nın Selânik Türk’ünün “hayr yapmak” anlayışında da özel bir yeri vardır. Amaç gençlerin iyi bir eğitim görmeleri ve ülkelerine yararlı aydın kişiler olarak yetişmeleri doğrultusunda ileriye dönük bir yatırım yapmaktır. “Bu konuda kendi ailemden bir örnek verebilirim.” diyor Mert SANDALCI. İzmir’de düşmana karşı ilk kurşunu sıkarak ölümsüzleşen şehit gazeteci Hasan TAHSİN’in (Osman NEVRES) son derece zeki, başarılı ve parlak bir genç olmasından ötürü, Feyziye’yi bitirdikten sonra kendileri de Feyziye’nin ilk mezunlarından olan dönemin zengin tâcirlerinden babaannemin babası Tevhidi ve kardeşi Macid Karakaş Bey’lerin maddî katkılarıyla Siyaset Bilimi okuması için Paris’e gönderildiğini biliyorum.21

Balkan Savaşı nedeniyle önce Koska’da bir binaya sonra da Teşvikiye’ye taşınan okul, ülkenin en güç dönemlerinde üstlendiği misyondan ödün vermeden, her türlü çaba ve özveriyi sergileyip, ülkenin eğitim ve öğretimine katkıda bulunarak her geçen gün daha da büyüdü.6 İstanbul’daki Feyziye 1927 yılında kurulmuş, Selânik Feyziyesi İstanbul Feyziyesi’ne bağımlı olarak bir süre çalışmıştır. Nihayet Nişantaşı’nda Naciye Sultan Konağı diye anılmakta olan bina kiralanarak Koska’dan buraya taşınılmış, 1927 yılında da bu yer satın alınmıştır.29

Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki vakıfların Cumhuriyet Dönemi’ne taşınmasında önemli bir payı olan ve Türkiye’deki en eski vakıflardan biri olan okul, 17 Aralık 1934 tarihinde Büyük Ata’mızın da onayıyla kuruluşunun 49. yıl dönümünde IŞIK LİSESİ adını aldı.6 (Büyük Atamıza arzedilen bu isim değişikliği kendilerince tasvip görmüştür.)29

“Okul” ellinci yılına girerken yaşanan en önemli olay “Feyziye Mektebi” isminin “Işık Lisesi” olarak değiştirilmesi olmuştur. Okul yönetimi 1934 Aralığında Taksim âbidesine çelenk koyarak 50. yıl kutlamalarını başlatmış, bu törenin ardından toplanan Cemiyet Yönetim Kurulu okulun adını “Işık Lisesi” olarak değiştirmiştir. Ulu Önder Atatürk, kendisine gönderilen telgrafa gönderdiği cevabî telgrafta “Okulunuzun ellinci kuruluş yıldönümü günü yapılan toplantıda beni andığınızdan dolayı teşekkür eder ve yeni adı kutlularım.” demiştir.21

Devam edecek

05 Nisan 2016 / Ankara

KAYNAKÇA :

6 FMV Fevziye Mektepleri Vakfı 1885 – Asırlık Eğitim Çınarı; Feyziye Mektepleri Vakfı Işık Okulları, 7’nci Satranç Takım Yarışması 2012, Işık Okulları, http://www.fmv.edu.tr/i/assets/data/files/brosur_fmv7.pdf

8 CANMEHMET.COM – Dini ve “Kabalist” Siyasal Görüşleri ile “Atatürk’ün Hocası” Sabataist Şemsi Efendi (2), 26 Ağustos 2014, http://www.canmehmet.com/dini-ve-kabalist-siyasal-gorusleri-ile-ataturkun-hocasi-sabataist-semsi-efendi-2.html

12 T Osmanlı’da Önemli Bir “Yabancılaşma Kurumu”.. Feyz-i Sıbyan Mektebi -14 Aralık 1885, Selanik. http://turkbilimi.com/osmanlida-onemli-bir-yabancilasma-kurumu-feyz-i-sibyan-mektebi-14-aralik-1885-selanik.html

18 ALKAN, Mehmet Ö. – İmparatorluk’tan Cumhuriyet’e Selanik’ten İstanbul’a Terakki Okulları (1876 – 2000), İstanbul, 2000.

20 BAER, Marc – Globalization, “Cosmopolitanism and The Dönme in Ottoman Salonica and Turkish Istanbul”, Journal of World History, Vol. 18, No. 2 (2007), s. 141 – 161.

21 SANDALCI, Mert – Feyz-i Sıbyân’dan Işık’a Feyziye Mektepleri Tarihi, FMV Feyziye Mektepleri Vakfı, I. Basım, Eylül 2005, İst., 341 sh.

29 FEYZİYE Mektepleri VAKFI Hazırlama Komitesi – Işık Liseleri ’96 / ’97, Model Matbaa A.Ş., 544 sh.

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

Rahmetle Anıyoruz…

12 Ekim 2021 okunma
Merhum Yazarımız M. Ufuk Mistepe’nin Ünye’ye dair yazılarını ve makalelerini yazar arşivinden okuyabilirsiniz. Merhum Yazarımızı rahmetle anıyoruz. Mekanı cennet... Devamını Oku

Canik’te İdarî Yapı ve Osmanlı’da Yenileşme Zarureti (1793 – 1851)

10 Temmuz 2020 okunma
Bu makalede Ünye’nin 1790 – 1850’li yıllardaki idarî yapısı, Doç. Dr. Abdullah SAYDAM’ın 33 sayfalık çalışmasına dayanarak, özet olarak aktarılacaktır. Sultan II. Mahmud, saltanatının sonlarına doğru Orta ve Doğu Karadeniz bölgesindeki idarî... Devamını Oku

Araştırmacılık Terimleri

3 Temmuz 2020 okunma
Ünye hakkında araştırma yapanların ve okuyucularımızın, sıkça karşılaştıkları bazı Osmanlıca Tarih Terimleri’nin anlamlarını bilmeleri, yazılanların anlaşılması açısından önemli bir husustur. Bu itibarla başlangıç olarak ehemmiyet arz eden... Devamını Oku

Ünye Mûsikî Tarihinde Ali Riza Sağman

26 Haziran 2020 okunma
‘Ünye Şarkı ve Türküleri’ kitabımda Ünye Mûsikî Tarihi’ne damgasını vurmuş, tespit edebildiğimiz şahsiyetleri kısaca da olsa tanıtmaya çalışmış idim. Aslında her bir musikîşinasın ayrı ayrı ele alınması icap eder. Başlangıç olmak üzere... Devamını Oku

Satıroğulları Ünyeli Müftü Sülâlesi

19 Haziran 2020 okunma
2017 yılında altı bölüm halinde yayımladığımız “Ünye Müftüleri” adlı yazı dizimizde bir müftü sülâlesinin bu tarihçeye damgasını vurduğunu görüyoruz. Ailenin ahvadlarından Satıroğulları ailesi Keşaplı Sokak’tan komşumuz olurlar. ÖZPAKER... Devamını Oku

Ünye Uğrak Vapurlarını Tanıyalım

12 Haziran 2020 okunma
Su buharı gücüyle çalışan gemileri VAPUR olarak adlandırıyoruz. Önceleri yandan çarklı olarak yaşamımıza giren vapurlar daha sonra günümüzün dizel elektrik tahrik sistemi donanımlı enerji tasarrufu sağlayan modellerine erişinceye değin XIX. yüzyılın... Devamını Oku

Ünye Tarihi, M.Ö. XV Bin Yılına Uzanıyor Mu? – I

5 Haziran 2020 okunma
Kelleroğlu M. Bahattin Bey, kaynak belirtmeksizin; “Ünye, Milât’tan 1270 sene evvel vuku bulan Turuva Muharebe-i Meşhuresi’nden sonra, Karadeniz sahilinde tesis edilmiş müstemlekelerden birisi olup, ismi kadimi (One) veyahut (Oney)’dir.” demişti.1 Ünye’de ilk... Devamını Oku

Kimler Geldi Kimler Geçti ?

29 Mayıs 2020 okunma
Ünye ve hinterlandı tarihî seyir içerisinde birçok kavim ve milletlere ev sahipliği yapmıştır. Muhtelif köşe yazılarımızda dile getirdiğimiz bu kitlesel değişimleri bir arada ve kronolojik düzen içerisinde değerlendirmenin daha uygun olacağını... Devamını Oku

Ünye ve Hinterlandında Oğuz – Türkmen Boyları ve Yer Adları

22 Mayıs 2020 okunma
Makalemizin araştırma konusu 24 ana Oğuz boyu ile Oğuz asıllı Türkmen kabilelerinin Ünye ve hinterlandındaki (Ordu, Fatsa, Terme, Akkuş) bazı yerleşim noktalarıdır. Türkmen boy, bölük, uruk (oymak, öz) ve tirelerinin (oba, aile) adlarını Yrd. Doç. Dr. Aydın... Devamını Oku

Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralamasında Ünye ve Ordu

15 Mayıs 2020 okunma
Ulusal düzeyde ekonomik ve sosyal kalkınma yanında, bölgesel gelişmişlik farklarının giderilmesinde ve ülke genelinde dengeli bir kalkınmanın sağlanmasında il ve ilçeler, temel birimler olarak değerlendirilmek durumundadır.1 İlçelerin, illerin ve bölgelerin... Devamını Oku