son haberler

İlkçağ’dan Günümüze Ünye Tarihi – III

Yayınlanma Tarihi: 28 Nisan 2015 okunma

M. Ufuk MİSTEPE mistepe@gmail.com

Kaza-i Meydan: Canik Livası’na bağlıydı. Meydan Kazası da günümüzdeki Kumru’nun kuzeyi ve Tekkiraz’ın doğusunu kapsamaktaydı. 1642 yılında Meydan Kazası’na bağlı yerleşkeler ve hane sayıları şöyledir: Karye-i Nefs-i Meydan (13 hane), Karye-i Ali Verası (34 hane), Karye-i Çatak (24 hane), Karye-i Şamlu (14 hane), Mezra’a-i Hatiplü (35 hane), Karye-i Çokdeğirmen (40 hane), Karye-i Hatuncuk (27 hane), Karye-i Erken (12 hane), Mezra’a-i Sadıklu (5 hane), Karye-i Çakallu (5 hane), Mezra’a-i Ballık (4 hane), Karye-i Ağcaalan (13 hane), Karye-i Gökçebel (5 hane), Mezra’a-i Dereköy (4 hane), Karye-i Pencik (8 hane), Karye-i Divane (33 hane), Mezra’a-i Mihmadçukuru (4 hane), Karye-i Tevgör (24 hane), Mezra’a-i Ortaköy (10 hane), Mezra’a-i Okçulu (14 hane), Karye-i Samur (19 hane), Karye-i Kovancılu (14 hane), Mezra’a-i Kömerik (6 hane), Karye-i Mehmedlü (2 hane), Mezra’a-i Gebekilise (6 hane), Mezra’a-i Derzilü (10 hane) ve Mezra’a-i Karacalu (7 hane). (sh. 274)1

Yörede 1864 tarihinde yeni mülkî düzenlemeler yapıldı. Nefs-i Meydan Ünye’ye bağlandı. Kumru yöresi bir ara Fatsa’yla birlikte Ünye Livası’na bağlanmış (1866 – 1871 arası) fakat daha sonra Fatsa’yla birlikte tekrar Trabzon Vilâyeti’ne bağlanmıştır. (sh. 275)1

Bu bahisden itibaren yazarımız Mithat BAŞ, 275 ve 282. sayfalar arasında Ünye Tarihi’ni bazı kaynaklardan alıntılayarak “Nahiye-i Ünye” başlığı altında derleyip, İlk Çağ’dan günümüze özet olarak aktarmıştır. Ünye’nin nahiye olduğu dönemler elbette vardır. Tarihî süreçte ağırlıklı olarak kaza olarak yönetildiği de bilinen bir gerçektir.

1.Yüzyıl’da idarî birim olarak vilâyet, 1565 – 1567 yılları arasında ve 1865, 1866, 1867 yıllarında SANCAK olan, Canik Sancağı’nın Bafra’dan sonra ikinci büyük kazası olarak bilinen, ayrıca hinterlandın en eski prehistoryasına sahip bulunan ÜNYE’nin, 1848’de tarih sahnesinde adı nihayet duyulan Ordu tarihinde NAHİYE olarak zihinlerde yer almasına rıza gösterilmesini doğru bulmadığımı ifade etmek isterim. Madem ki İlkçağ’dan günümüze bir tarihî süreç masaya yatırılıyor ve fotoğrafı çekiliyor, o halde Tarihçe-i Ünye ya da ÜNYE TARİHİ başlığını kullanmak daha şık ve objektif bir yaklaşım olurdu diye düşünüyorum.

NAHİYE-İ ÜNYE1
Ünye tarihi, kuşkusuz Orta Karadeniz tarihinden bağımsız değildir. Bu yörede de Kaşkalar, Hititler, İskitler, Amazonlar, Khalibler, Miletliler, Persler, İskender İmparatorluğu, Pontuslular, Roma ve Bizanslıların izleri vardır.

M.Ö. VII. Yüzyıl’da (sh. 275) Miletliler tarafından bir koloni olarak kurulmuştur. (Karşı tez olarak bkz. MİSTEPE, M. Ufuk – Milet Kolonileri ve Énoé, Ünye Haber Gazetesi, 14.10.2011, Sayı: 1098, Yıl: 9) Antik adı “Oinoe”dir. “Oinoe / Ünye, Luwi dilinin Helen dilindeki Oine’ye köken olmuş wiana (=üzüm, bağ, şarap) sözcüklerinden gelmedir. (sh. 276)12

Anadolu’nun Türkleşme sürecinde Ünye yöresine önce Danişmendliler gelmiştir. Yöre daha sonra onların vasalı olan Hacı Emiroğulları’nın eline geçmiştir. Bölgedeki köylerin büyük bir kısmı da bu sırada kurulmuştur. XIII. Yüzyıl’da bölge tamamen Türkmenlerin hâkimiyetine geçmiştir. 1427 yılında Hacı Emiroğulları’nın Osmanlılara bağlanmasıyla Ünye ve yöresi de Osmanlı topraklarına katılmıştır.

“XV. Ve XVI. Yüzyıllarda Ünye, kaleye sahip bir kasaba ile yakın çevresindeki on köyden müteşekkildi. Nüfusunun azlığı dışında bu küçük kale kasabasında XV. Yüzyıl’da liman, pazar ve boyahane gibi kasabalara özgü sayılan tesis ve kurumlar mevcuttu.”11

1455 yılına ait Tahrir Defteri’nde Ünye merkezde 76 vergi mükellefi gayrimüslim olduğu anlaşılıyor. Bunlardan 20 tanesinin mücerred (bekâr) oldukları belirtilmiş ve 18 de kale görevlisi olduğu açıklanmış. 1485 yılı kayıtlarında ise 56 vergi mükellefi gayrimüslim ve 16 kale görevlisinin olduğu, 3 Türk hanenin de yeni iskân edildikleri belirtiliyor.

1520’ye değin kalesi, pazarı ve limanı olmakla beraber, nüfus itibariyle bölgenin kalabalık köylerine dahi yetişemeyen Ünye, 1520 – 1576 tarihleri arasında nispî olarak önemli bir gelişme göstermiştir. Bu tarihlerde Ünye’de 520 gayrimüslim vergi mükellefi bulunmaktaydı. (sh. 276)1 Bunların 322’si bekârdı. Türk vergi mükellefi ise 27 idi. Türkler’in de 11 tanesi bekârdı. Ayrıca 45 kişilik kale görevlileri de Türkler’den oluşmaktaydı.

1.ve XVI. Yüzyıllarda Ünye köylerini, yerleşkeler olarak ve Tahrir Defterleri’nde vergi mükellefi gösterilenlerin de hane sayılarını verelim (Bu rakamlar ayrıca asker sayılarını da ifade etmektedir).1

Akçakilise Yerleşkesi (1455 Tahriri’nde 64 hane, 1485’te 97, 1520’de 90 ve 1576’da 182), Akkilise (1455 – 32, 1485 – 32, 1520 – 25, 1576 – 96), Cöğden / Cöğri (1455 – 93, 1485 – 98, 1520 – 74, 1576 – 172), Derekale (1455 – 100, 1485 – 124, 1520 – 111, 1576 – 376), İncirlü (1455 – 53, 1485 – 53, 1520 – 47, 1576 – 167), Kurna (1455 – 73, 1485 – 70, 1520 – 84, 1576 – 200), Saylan (1455 – 69, 1485 – 72, 1520 – 71, 1576 – 314), Yavı (1455 – 28, 1485 – 34, 1520 – 36, 1576 – 144), Zara (1455 – 14, 1485 – 19, 1520 – 27, 1576 – 59), Zenbek (1455 – 25, 1485 – 34, 1520 – 35, 1576 – 91).

Nahiye-i Ünye’ye bağlı köyler ise Akçakilise, Akkilise, Göğden, Derekale, İncirlü, Kurna, Saylan, Yavı, Zara ve Zenbek idi. Kırsal kesimdeki bu köylerin tamamında Türkmenler iskân edilmişlerdi. (sh. 277)1

“XVI. Asır ortalarında Kanunî Sultan Süleyman’ın kanunnamelerine göre Ünye’nin dâhil olduğu Canik Livası, Sivas Eyâleti’ne bağlanmıştı. Bu dönemde Ünye Kalesi’nde 32, şehirde 152 asker nüfus vardı. Kalede bulunanların biri dizdar, biri kethüda, biri mehter, 29’u muhafızdı. Belli görevlerden muaf tutulmak kaydıyla 8 nefer, kalenin tamiratı işini üstlenmişlerdi. Aynı haklarla Ünye derbendinde 8 nefer beklemekteydi. Bu dönemde Ünye’nin 70 bin akçeden fazla yıllık geliri vardı. 1576 yılında Ünye’de 1 muhassıl, 1 imam, 1 duagü, 48 küreci ve Terme’de Ünye Kalesi için çalışan 4 marangoz ve 2 tahtacı (Tahtacılar, ormandan kereste çıkarılmasına ve bu kerestelerin kale ve yapılarda kullanılacak hale getirilmesini üstlenen ve genellikle de kırsal kesimde yaşayan Türkmen köylüleriydi) görevli bulunuyordu. Ayrıca şehirde bağ ve bahçe, değirmen, liman, pazar ve meyhane, boyahane gibi yerler vardı. Yine bundan sonraki yüzyıllarda Ünye’de 24 değirmen, 100 âşiyane, boyahaneler, 1 câmi ve 1 hamam bulunmaktaydı.”4

XVI. Yüzyıl’ın ikinci yarısında Anadolu’ya büyük bir Türkmen göçü daha gerçekleşmiştir. Bu göç dalgası bütün Anadolu’daki Türkmen nüfusunun tamamına yakın bir sayıdaydı. Tahrir defterlerindeki kayıtlara göre bu tarihlerde Orta Karadeniz Bölümü’ndeki Türk nüfusunun neredeyse iki katına çıktığı anlaşılmaktadır. Bu göç dalgasından Ünye de nasibini almıştır. “Ünye’ye birçok Türkmen ve Yörük yerleşmiştir. Yörük deyimi iyi ve çabuk yürüyen, göçebe, Anadolu’nun çadırda oturan Türkmenleri, bir yerde yerleşmeyen göçebe halkı anlamına gelir. Bunlar Anadolu’ya oradan Rumeli’ye yayılmış Türkmen topluluklarıdır. Anadolu’nun kuzey taraflarına ekseriyetle on iki Bozok Boyu’na mensup Türkmenler yerleştirildiler. Ünye’ye yerleşen Yörükan ve Türkmenlerden bazıları şunlardır: Almanan, Balağuzlu, Bayramca, Ninis, Corgi, Çakarlu, Çilingir, Eğlence, Milan Aşireti, Göbeğ, Hüsamlu, İncirlü, Kelenegerlü, Kerameddin, Kesten (Kestenlü), Caferlü, Küpelü, Küplü, Mahyalu, Nazırbeğlü, Nazırlu, Söğüdlü, Sürüşlü (Suruşlu), Şahna, Şeyhler, Sülübey, Turmuşlu (Durmuşlu), Yava.” (sh. 278 – 279)13

İkizce İlçesi’ne bağlı Karlıtepe Köyü sınırları içinde bulunan Gençağa Kalesi, adını aldığı Türkmen beyi tarafından XIII. Yüzyıl’da yapılmış olmalıdır.

Devam edecek                                                                                         06 Mart 2015 / Ankara

 

KAYNAKÇA:
1
BAŞ, Mithat – İlkçağ’dan Günümüze Ordu Tarihi, Gece Kitaplığı : 56, I. Basım, Mart 2014, 488 sayfa.

4 DOĞAN, Osman – Karadeniz’de Bir Boğaziçi Ünye, İstanbul, 2006, sh. 32, 62, 65, 70, 74.

11 ÖZ, Mehmet – Canik Sancağı, TTK Yayınları, Ankara, 1999, sh. 27, 32.

12 UMAR, Bilge – Türkiye’deki Tarihsel Adlar, İnkılâp Kitabevi, İstanbul, 1993, sh. 610.

13 DOĞAN, Osman – Tarih Boyunca Ünye, Ünye Belediyesi Kültür Yayınları 3, Samsun, 2003, sh. 137.

1 Yorum

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

Rahmetle Anıyoruz…

12 Ekim 2021 okunma
Merhum Yazarımız M. Ufuk Mistepe’nin Ünye’ye dair yazılarını ve makalelerini yazar arşivinden okuyabilirsiniz. Merhum Yazarımızı rahmetle anıyoruz. Mekanı cennet... Devamını Oku

Canik’te İdarî Yapı ve Osmanlı’da Yenileşme Zarureti (1793 – 1851)

10 Temmuz 2020 okunma
Bu makalede Ünye’nin 1790 – 1850’li yıllardaki idarî yapısı, Doç. Dr. Abdullah SAYDAM’ın 33 sayfalık çalışmasına dayanarak, özet olarak aktarılacaktır. Sultan II. Mahmud, saltanatının sonlarına doğru Orta ve Doğu Karadeniz bölgesindeki idarî... Devamını Oku

Araştırmacılık Terimleri

3 Temmuz 2020 okunma
Ünye hakkında araştırma yapanların ve okuyucularımızın, sıkça karşılaştıkları bazı Osmanlıca Tarih Terimleri’nin anlamlarını bilmeleri, yazılanların anlaşılması açısından önemli bir husustur. Bu itibarla başlangıç olarak ehemmiyet arz eden... Devamını Oku

Ünye Mûsikî Tarihinde Ali Riza Sağman

26 Haziran 2020 okunma
‘Ünye Şarkı ve Türküleri’ kitabımda Ünye Mûsikî Tarihi’ne damgasını vurmuş, tespit edebildiğimiz şahsiyetleri kısaca da olsa tanıtmaya çalışmış idim. Aslında her bir musikîşinasın ayrı ayrı ele alınması icap eder. Başlangıç olmak üzere... Devamını Oku

Satıroğulları Ünyeli Müftü Sülâlesi

19 Haziran 2020 okunma
2017 yılında altı bölüm halinde yayımladığımız “Ünye Müftüleri” adlı yazı dizimizde bir müftü sülâlesinin bu tarihçeye damgasını vurduğunu görüyoruz. Ailenin ahvadlarından Satıroğulları ailesi Keşaplı Sokak’tan komşumuz olurlar. ÖZPAKER... Devamını Oku

Ünye Uğrak Vapurlarını Tanıyalım

12 Haziran 2020 okunma
Su buharı gücüyle çalışan gemileri VAPUR olarak adlandırıyoruz. Önceleri yandan çarklı olarak yaşamımıza giren vapurlar daha sonra günümüzün dizel elektrik tahrik sistemi donanımlı enerji tasarrufu sağlayan modellerine erişinceye değin XIX. yüzyılın... Devamını Oku

Ünye Tarihi, M.Ö. XV Bin Yılına Uzanıyor Mu? – I

5 Haziran 2020 okunma
Kelleroğlu M. Bahattin Bey, kaynak belirtmeksizin; “Ünye, Milât’tan 1270 sene evvel vuku bulan Turuva Muharebe-i Meşhuresi’nden sonra, Karadeniz sahilinde tesis edilmiş müstemlekelerden birisi olup, ismi kadimi (One) veyahut (Oney)’dir.” demişti.1 Ünye’de ilk... Devamını Oku

Kimler Geldi Kimler Geçti ?

29 Mayıs 2020 okunma
Ünye ve hinterlandı tarihî seyir içerisinde birçok kavim ve milletlere ev sahipliği yapmıştır. Muhtelif köşe yazılarımızda dile getirdiğimiz bu kitlesel değişimleri bir arada ve kronolojik düzen içerisinde değerlendirmenin daha uygun olacağını... Devamını Oku

Ünye ve Hinterlandında Oğuz – Türkmen Boyları ve Yer Adları

22 Mayıs 2020 okunma
Makalemizin araştırma konusu 24 ana Oğuz boyu ile Oğuz asıllı Türkmen kabilelerinin Ünye ve hinterlandındaki (Ordu, Fatsa, Terme, Akkuş) bazı yerleşim noktalarıdır. Türkmen boy, bölük, uruk (oymak, öz) ve tirelerinin (oba, aile) adlarını Yrd. Doç. Dr. Aydın... Devamını Oku

Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralamasında Ünye ve Ordu

15 Mayıs 2020 okunma
Ulusal düzeyde ekonomik ve sosyal kalkınma yanında, bölgesel gelişmişlik farklarının giderilmesinde ve ülke genelinde dengeli bir kalkınmanın sağlanmasında il ve ilçeler, temel birimler olarak değerlendirilmek durumundadır.1 İlçelerin, illerin ve bölgelerin... Devamını Oku