son haberler

İsmail Hakkı Efendi Hazretleri

Yayınlanma Tarihi: 15 Aralık 2020 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Kendi halinde bir esnaftı. Dükkânın bir yerini gelenler sohbet etmeye ayırmıştı. Esnaflığının temelinde ticari bir anlayıştan çok; hem boş durmamak,  hem de yanında birini daha çalıştırarak bir kişi de olsa birine yardımcı olmaktı.

Dükkânın kendisine ayırdığı odaya gelen misafirlerle sohbet eder, çırak ise satış işleriyle uğraşırdı.  Soğuk kış günlerinde çoğu zaman çırağa “Artık sen evine git, bu saatten sonra müşteri gelmez; gelse de ben ilgilenirim” der onu yollardı.

Baba adamdı İsmail Efendi.

Herkes onu İsmail Efendi olarak bilir, soyadını ise resmi işlerde kullanırdı.

Daha çok kendi yaşıtları onu ziyaret ederdi. Yaklaşık 50 yaşlarında iken namı komşu ilçelere de yayılmıştı.

Münakaşayı sevmezdi.  Ona muhalif fikir ileri sürenlere  “Siz daha iyi bilirsiniz efendim” der münakaşayı keserdi. Çok şeyde sonradan haklı çıkar; ona “Bu konuda da haklı çıktınız” dediklerinde konuyu kapatır, “Kul yanılabilir” derdi.

Mütevazı biriydi.

Küçücük dükkânında olmayan şey yoktu. Eskiden kalma alışkanlıkla akide şekeri ve leblebi tozu bile bulundururdu. Çoğu zaman satılmasa bile zamanı geçmiş olanları imha eder, yerine yenisi koyardı. “Bunlar dükkânımın bereketi, bir çocuk gelse nasıl bende yok derim” derdi.

Sevgi doluydu.

Namı her geçen gün artmaya başladı. Hatta İsmail Efendi’den İsmail Efendi Hazretleri payesi bile verdiler. O ne kadar “Benim adım İsmail, hadi efendisini saygıdan sayalım ‘hazretleri’ de ne oluyor “ derdi. Derdi demesine de kimse dinlemezdi. O artık İsmail Efendi Hazretleri’ydi.

İlk günkü duruşunu ve vakarını hiç kaybetmedi. Aldığı unvanlar onu şımartmadı. Parası olmayana bile mal verdi. Veresiye defterini akşam silerdi. Kimse bunun farkında olmazdı.

Günlerden bir gün İsmail Efendi hastalandı. Önce yakın yerdeki bir doktora gitti. Ona “ Sen büyük şehirler gitmen lazım” dediler. Demek ki hastalığı ciddiydi.

Bir gün karısını da yanına alarak büyük şehir olarak bilinen yerlerden birine doktora gitti. Kaydını yaptırıp sırasını beklemek için koridorda bir koltuğa oturdu. Karsı da yanındaydı. Yaşlı ve uzak yerden gelmesine rağmen sırasını bekliyordu. Ömür boyu adaletten hiç şaşmamıştı.

Adil adamdı…

Yanında sıra bekleyen diğer hastalarla muhabbete tutuştular. Bir ara yanında sıra bekleyenlerden biri “Nerelisiniz” dedi.  İsmail Efendi “Filan yerliyim” diye memleketini söyledi. Yanındaki adam “Siz İsmail Efendi Hazretlerini tanıyorsunuz o zaman” dedi. O da “Tanıyorum” dedi. Adam “Gidince bizden selam söyle, bize dua etsin” dedi. İsmail Efendi “Peki” dedi.

Sırdaş biriydi.

Yanındaki kişi muayene olma sırası gelince içeri girdi. Karısı İsmail Efendi’ye “O benim niye demedin” dedi.

İsmail Efendi “Hanım; onun hayalinde nasıl bir İsmail Efendi var bilmem. Şimdi beni ceket pantolon görünce belki de hayali yıkılır. Buna hakkım yok” dedi.

Tuhaf adamdı…

Tuhaf…

Not: Gerçek hayat hikâyesinden yer ve kişi ismi verilmeden kaleme alınmıştır.

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku

ÇATALPINAR’DA BİR GÜZ VAKTİ

4 Ocak 2024 okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı... Devamını Oku

İSLİ DEMLİK ÇAYEVİ

22 Aralık 2023 okunma
  Her ne kadar “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var” denişe de çayın yeri bir başladır. Çay; dost ile de içilir düşman ile de… Kalabalıkta da içilir, yalnızken de… Evde, parkta, piknikte, lokantada ve buna benzer yerlerde içilen sıcak bir... Devamını Oku

KÜRTÜN

11 Aralık 2023 okunma
Karadeniz’e yüksekten bakan bir vatan toprağı. Tarihi de coğrafyası da incelemeye değer. Geçmişi bazen hazin, bazen göğüs kabartan bir özelliğe sahip. Biz tarihine ve coğrafyasına teferruatlı bir şekilde girmemiz mümkün değil. Hani “Geçiyordum... Devamını Oku