son haberler

Şiir Günlüklerinden-27

Yayınlanma Tarihi: 7 Ekim 2016 okunma

Ertan ALP alpertan2006@hotmail.com

Temiz Sığınak

“Gidin ölüme dek şiirler okuyun.Çünkü temiz kalacağınız başka bir olanağınız yok.”(Şükrü Erbaş)

“Şiir Bizde Olandır…”

Bugün okula yeni başlayan 9. sınıf öğrencilerine Behçet Necatigil’in “Resim” adlı şiirini okudum.Çocukluğumda ve gençliğimde süt dişlerimi besleyen iki şair varsa biri Dağlarca,diğeri de Necatigil’dir. Öğrencilerimin duygu dünyasında bir büyü yaratmak mutlu ediyor beni.Şiiri okuduktan sonra şiirle ilgili bir soru gelmese de yıllar önce yine sınıfta bir şiiri bitirdikten sonra ilgili bir öğrenciden gelen “Şiir nedir?” sorusunu hatırladım.Şiire tanım giydirilemez tabi.Bütün kısıtlamaları ve tanımları aşan bir sonsuzluk evrenidir şiir.Bunun yanında Cemal Süreya dürtmüyor değil beni:”Şiir bizde olandır,düz yazı bizde kalandır.”

Gençlere Okula Başlarken İlk Öğüt

“Okuyun!

mürekkebin akmadığı yerde

gözyaşı akar, kan akar…”(Ali Şeriati)

 

Sıfır Göğüs

kara adamların korkusundan memelerini dağlıyor dişil zaman

yara izlerini kaderine eklemliyor uzak nehirlerin düşkün atları

biz de annemize benzerdik daha küçükken atları düşleyip durmadan

işkence duvarlarındaki Türkçeyi silerdik sokaklardan geceyi çiçekleyip

dümdüz bir göğüstü kendini insanlardan kaçıran

iman tahtasında sözlüye kalkan sınıfın eski demircisi

kucaklayıp getirdi bembeyaz bedenine sararak tamtamların dişlilerini

gözlerin gündüze yasak sözlerin infaza sebep çünkü

 

Şiiri Öldürmek

 “Adamı öldürmediler ama içindeki şiiri katlettiler.Ondan sonrasına yaşamak mı denir?”(Yekta Kopan,”Öğretmen” öyküsünden)

 

“Bunlar Sadece Ölüyü Gözlüyorlar… “

 “gülü değil ölüyü gözlüyorlar

ölümle gül kardeştir çünkü bizim şiirimizde

biri öbürüne kan verir

ve ölüm daha büyük ve daha kırmızı olur gülden

ve sığmaz her mezara

bunlar sadece ölüyü gözlüyorlar

gülleri değil” (Turgut Uyar)

 

Yargılama

 beni ellerinin cennetinde yargıladılar

suçum çocuklara aşk şiirleri yazmaktı sadece

 

Şiir,Kadının Yüreğidir

 Haydar Ergülen’den tüm kadınlara:”Öte yandan ,unutulmamalı ki dünyaya en kuvvetli,en hakiki itiraz kadınlardan gelir.Çünkü merhamet de onlardan gelir,merhametin kaynağı da annedir.Ama merhamet,yalnızca yumuşaklık değildir;dayanma,direnme ve değiştirme gücüdür aynı zamanda.Yoksa diğer türlüsü acımak olurdu;acır geçerlerdi dünyaya.Horlanan insana,sokaktaki hayvana ,evsize,yurtsuza,imkansıza acıyıp geçtiğimiz gibi.Şiir işte bu anlamda bir eylemdir,merhamet eylemidir.Annelik de böyle bir eylem değil midir?O yüzden de şiirin bir annelik sanatı olduğunu da evveleski düşünürüm.Size hayat vermiş,hayatını vermiş,sunmuş,bağışlamış bir insandır anne ve ben de onun yerine şiir yazıyorum.”

 

Eşitlikçi Şiir

 “Eşitlikçidir şiir.Dünyadaki her şeyi insanlara bölüştürür.Hayata saygılıdır.”(Veysel Çolak,Şiir Bildirisi-2016-Dünyada Barış,Dünyada Şiir,Şiiri Özlüyorum dergisi)

 

“Tahtanın Nuru…”

Sınıfta kendi yoksulluğunu ve ezilmişliğine yaşayan çocuklar vardır,bilirsiniz.Arka sıra öğrencileridir bunlar.Kendini kuytu evrenine hapsetmiş,kuyunun dibinde umarsızca bekleyen Musa’dırlar.Görmek yetmez onları,içlerine sinmek gerekir.Siz farkında olmasanız da içlerindeki derin acı ve sızı sınıfın her yerine sinmiştir.Ama en çok tahta şahit olur bu çocukların sızısına.Çünkü bizde tahtaya kalkmak demek bilgiden önce hüznü sergilemektir.Unutmayın,çocukların gözlerindeki felsefi ışık önce size,sonra tahtaya yansır:

TAHTA, KÜRSÜ, ÇOCUKLAR

“Tahta sınıfa karşı/Kürsü tahtanın yanında/Sınıfta otuz çocuk vardı.//Tahtanın önünde silgi/Üç dört tebeşir/Öğretmen içeri girdi/İlk ders cebir.//Tahta tahtadır ama/İnsanlardan anlayışlı/Hiç sevmediği halde/Tahta cebiri kavradı.//İkinci dersin öğretmeni/Geçti kürsüye oturdu/Tahta yan gözle ilgili/Öğrendi Auguste Comte’u.//Üçüncü derste tahtaya/Bir öğrenci kalktı fakir/Yaz dedi öğretmen/ yazdı:”Hayata neş’e güneştir/Melal içinde beşer/Çürür bizim gibi…”//Tahta şairin halini/Çocuğunkine benzetti/Üzüntüler, yoksulluklar elinde/Çocuk da çürüyüp gitmişti.//Dördüncü ders boş geçti/Zil çalsın bekle çalmaz/Tebeşiri kaptığı gibi/Bir çocuk geldi haylaz/O canım mısralara/İki çizgi çizdi çapraz/Yazdı iri iri:”Yuha!”/Kayboldu tahtanın nuru/Kayboldu tahta/Sonraki çizgiler altında.(Behçet NECATİGİL)

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

Gökhan Akçiçek’in “Patiska”sından Gül Uğultuları-5

24 Şubat 2017 okunma
XXIII.Patiska,bir babanın daha sonra uçup gitmiş bir öpücüğünün tende uyumasıdır. Baba,ömrün yitiği ise anne bu yitiğin ömür mersiyesidir.Bütün yitikler bir güzü çağrıştırır şaire.Baba giderse sözcüklerin omurgası düşer,giden anne ise eğer... Devamını Oku

Gökhan Akçiçek’in “Patiska”Sından Gül Uğultuları-4

3 Şubat 2017 okunma
XXI.Patiska,bir aile fotoğrafında kardeşini yitiren şiirdir. Akçiçek,kardeş sevgisini varlığının oluşturduğu şiirsel gömleği şiirlerine giydiren ender şairlerdendir.Acıyı şiirin ontolojik sorunlarından ve gerçekliklerinden biri haline getiren... Devamını Oku

Gökhan Akçiçek’in “Patiska”Sından Gül Uğultuları-3

30 Ocak 2017 okunma
XVII.Patiska,yitirdiklerimizin aynasında varlığımıza varlık katan geçmişin anne ve kardeş yüzüdür. Aslında o tükenmez “Şairin hayatı şiire dahil.” sözünün en gerçekçi imgelerinden birini oluşturur Akçiçek.Geçmişin tortusu,kendi... Devamını Oku

GÖKHAN AKÇİÇEK’İN “PATİSKA”SINDAN GÜL UĞULTULARI-2

20 Ocak 2017 okunma
XI.Patiska,doğayı anlamaya çağıran bir şairin gül uğultusundaki dildir. Uğultu belirsiz ve gizemlidir.Yaşanılan gerçekliği tam olarak anlamlandıramamamın yarım sesidir.Onun şiirinde bazen insanlar da uğultuludur.İçimizde edindikleri yer,öznenin... Devamını Oku

GÖKHAN AKÇİÇEK’İN “PATİSKA”SINDAN GÜL UĞULTULARI

13 Ocak 2017 okunma
I.Patiska,sevgilinin “saçlarına dadanan kırlangıç sürüsü”dür. Anıların bireyin iç dünyasında oluşturduğu dinginlik hali…Sevgilinin yaşamı,zamanı ve mekanı güzelleştirme şarkısı…Tematik anlamda yaşadığı ve şiirinin iç... Devamını Oku

ÇOCUKLAR KANAMASIN ALLAH’IM…!

30 Aralık 2016 okunma
Hangi kandan olup olmadığınız kana yüklediğiniz değerlerle doğru orantılıdır… kan ağlamak kan akıtmak kan akmak kan alacak damarı bilmek kan başına çıkmak kan beynine sıçramak kan boğmak kan çekmek kan çıkmak kan dere gibi akmak kan gelmek kan... Devamını Oku

Gençliğin Şiir Algısı Bağlamında Hızla Kana Karışan Bir Seçki:”Gece Uçuşları”-2

30 Kasım 2016 okunma
İshak Reyna, çağdaş şiirin birikimlerini gençler için toplumsallaştırmaya çalışırken özellikle zamanının büyük bir bölümünü okul tipi öğrenme süreçlerinde geçiren gençlerimizin okulda edinemedikleri şiir okuma ve şiir kültürü edinme... Devamını Oku

GENÇLİĞİN ŞİİR ALGISI BAĞLAMINDA HIZLA KANA KARIŞAN BİR SEÇKİ:”GECE UÇUŞLARI”

28 Ekim 2016 okunma
Modern tüketim toplumlarının en gizli öznesi günümüz gençliğinin farklı toplumsal sınıflarda oluşturduğu kültür algısı şiiri nerede konumlandırıyor?Eğer kültürel bağlamda bir post-modernizmden bahsedilecekse modern bireyini dahi bir sanat algısı ve... Devamını Oku

Bakış Dışı

14 Ekim 2016 okunma
tek göz gerçekleri görürü iki göz yalanları bir gözümü çıkardım rüyaya dalmak için ölürken bir gözümü ekledim sancılı yüreğime başka gözler de düştü oradan buradan gözlerimin içine göz okyanus,göz uzak denizleri sessizliğimizin en çok seni... Devamını Oku

Kesme’ce

30 Eylül 2016 okunma
Her gün birbirimizi dünya olarak kesiyoruz zaten.Kurumlardan kesme’yi kaldırsan ne olur? İlişkileri kesiyoruz,toplumdan daha fazla soyutlanıp yalnızlığımıza daha fazla sığınıyoruz.Aileden kesme’yi kaldırsan neye yarar? Bazen sinirden fotoğrafları... Devamını Oku