son haberler

Şu Katsayı Meselesi

Yayınlanma Tarihi: 23 Aralık 2009 okunma

Misafir Kalem unyetv@unyetv.net

O kadar çok genç bu konuda mağduriyet yaşıyor ki anlatmakla bitmez. Ülkemizde Milli İstihbarat Teşkilatı ve Milli Eğitim Sistemi olmak üzere devletin üstlendiği iki önemli teşkilat vardır. Bu iki sistemden kısaca MİT olarak adlandırılanı hakkında pek bir şey bilemeyiz ama Mili Eğitim Teşkilatı denince tabanında yıllarımız geçmiş ve birçok aksaklığın bizzat gözlemcisi olmuşuzdur.

Bizler hasbelkader bir meslek sahibi olurken, ne bir rehberlik, ne danışmanlık, ne koçluk, ne dershane ne de yardımcı kitap desteği aldık.

Bir de toplumun kız çocuklarının okutulmamasına sıcak bakmama engelini eklersek, neyse… O günler geçti. Şimdi aynı toplum aynı yerde kız çocuklarının eğitimini nerede ise daha çok önemsemektedir. Aynı toplum eğitimi gün be gün yaşamın en önemli unsuru kabul etmektedir.

Ama o kadar çünkü eğitim konusunda halkın bilinçlendirilmesi diye bir seferberliğe ihtiyaç vardır. İşte tam burada, Milli Eğitim Teşkilatının halen rayına oturtulamamış sitemi, kendi içindeki hatalarında, hatalı uygulamalarında birçok gencin geleceğine yanlış yön vermektedir.

Ailelerin bilinçsiz olması, zaman zaman denenen uygulamalar ve olumsuz sonuçları binlerce öğrencinin farkında olmadan, farkına vardıklarında değiştiremeyecekleri yanlış meslekler veya mesleksizliklere neden olmaktadır.

Üniversiteler de uygulanan ve orta öğretimde denenen “kredili sistemi”nin o dönemin öğrencilerin hem okurken hem de ileriki hayatları onda ki hasarları anlatmakla bitmez. Sonuçta uygulamadan vazgeçildi. Peki ya harcanan gelecekler, eğitim hakları.

Sadece neden sonuçları uygulama yapılmadan hesaplanamadı diye sormakla bırakalım bu konuyu. Ama daha sonra devletin kendisini koruma refleksi ile eğitim alanında aldığı kararlardan birisi ola katsayı uygulamasına bakalım.

Bu konuda devletin kendisini korumak konusunda aldığı karalarda pek çok eleştiriler olur, sonra sorgulanır, var olan sistemin korunmasından yanayım ama karaların hayata geçirilmesinden önce bilinçlendirme çalışmaları gerekir.

Hem okullar, hem öğrenciler hem de veliler. Özellikle veliler. Çünkü çocuklarının eğitimini nerede ise kendi hayatlarının önüne koyan veliler katsayı konusunda ne kadar bilinçliler.

Çocuklarını okullara yazdırırken ne kadar biliyorlardı bu uygulamayı ve sonuçlarını, hiç bilmiyorlardı.

Şimdi artık biliyorlar ama önceleri hiç bilinmiyordu. Diyelim ki veli inancı doğrultusunda öğrencisini İmam Hatip Lisesi’ne yazdırdı. Çocuk o eğitimi almak istemiyor, ya da tamam ailem istedi liseden sonra ben istediğim meslekte eğitim alırım dedi. Bu uygulama ile mümkün olmuyor.

Ya da aile çocuğum hem meslek öğrensin hem lise okusun dedi, Ticaret Meslek lisesi’ne kaydetti çocuğunu, çocuk bilinçsiz, ailenin kararına uyuyor, daha sonra bu alanda ki meslekte çalışmak istemediğini anlıyor, ama kaderini değiştirmesi nerede ise imkansız, aynı sınava girecek, aynı sayıda soru çözecek ve aynı puanı alamayacak, aynı puanı alsa da istediği yere tercih yapamayacak.

Çünkü kendisi meslek lisesinde okuduğu için aldığı puan, 0,2 ile çarpılırken, düz lise mezununun puanı 0,5 ile çarpılacak.

Ticaret Meslek Lisesinde olağan üstü mükemmel meslek dersleri eğitimi alan bir çocuk hadi sevdi bu işi diyelim ve her işletme, maliye, iktisat bölümlerinde beş taş oynayarak okuyabilecekken bu bölümleri tercihine yazamaz. Kendilerine ayrılan alanları yazabilir, yok illa yazacaksa ceza gibi puanı 0,2 ile çarpılır. Diğerlerinin arasından sıyrılması mümkün değildir. Oysa hiç muhasebe okumamış lise mezunları bu okullarda belki de çok zorlanarak okuyacaklardır, beklide sadece puanları tuttuğu için sevmeden okuyacaklar, yıllarca da sevmedikleri meslekte çalışacaklar.

Şimdi diyeceksiniz ki bu devirde meslek sahibi olmuşlar varsın çalışsınlar. Çocuklar daha yol ayırımında iken bu konuda ailelerle birlikte bilinçlendirilmeli. Ailelerde rehberlerin tespitini dikkate alıp lise seçiminde ilerisini de hesap ederek karar verilmeli ve öğrencini yetenekleri ile kararı da önemsenmeli.

Sonuçta aileler kendi istedikleri alanda çocuğuna eğitim aldırmak keyfiyetinden de vazgeçmeliler. Çocuklar bilinçsizken verilen keyfi kararlar daha sonra ağır faturalara neden olmaktadır.

Katsayı meselesine sadece İmam Hatipler meselesi olarak ön yargılı bakmamalı. Tüm Meslek Lisesi Öğrencileri bu işin mağdurlarıdır.

Aslında Meslek Lisesi Eğitimi en önemli ve uygulanması gereken bir sistemdir. Ülkemiz gibi genç nüfusu çok, işsiz üniversite mezunlarını azabı anlatılamayacak, giderilemeyecek durumda ise. Vehbi Koç’un ve Koç Topluluğu’nun özellikle destekledikleri bu eğitim sisteminde öğrencilerin bilinçli istekli seçimleri ile alınan eğitim ve edinilen meslekler ancak mutluluk getirir ve kendi kararı ile Üniversite eğitiminden vazgeçmiş olmak üzmez insanı.

Düşünün, çocuğunuzu eğer üniversiteyi kazanamazsa elinde bir meslek bulunsun diye bu okullara vermişsiniz, çocuğunuz da ne istediğini henüz bilemediğinden size uymuş, okulda sizi kaydetmiş. Sonra bir kara bu uygulama ile eğitim hakkınız hatta anayasamız ile desteklenen hakkınız kısıtlanıyor. Düşününki öğrencisiniz ve bu uygulama son senenizde başlıyor. Siz meslek lisesinde çok başarılı ve tüm gücü ile üniversiteye hazırlanan birisisiniz. Böyle bir karar ile karşılaşırsanız ne yaparsınız?

Bu karar uygulanmadan önce meslek liselerinde okumaya başlamış öğrenciler için geçiş süresi tanınmalıydı. Tanınmadı. Karar çıktı tüm öğrenciler kapsama alanında idi. Ticaret Lisesi öğrencilerimin ne kadar çırpındıklarını biliyorum, imzalar toplayıp, davalar açmaya kadar mücadele verdiklerini biliyorum. Ki meslek liselerinde de çok başarılı öğrenciler vardı ve Anadolu Ticaret Meslek Lisesi’nden Boğaziçi Üniversitesi’ne dahi öğrenci gönderdiğimizi biliyorum. Bu katsayı uygulaması çıkınca bıçak kesilir gibi kesildi canım öğrencilerimin üniversite eğitim hakkı.

Ben endüstri meslek lisesinde de çalışmıştım çok zeki öğrenciler, o kadar teknik eğitim den sonra harika mühendis olabilecek, mühendislikleri güle oynaya bitirebilecek öğrenciler kalifiye eleman olmaktan öte geçemediler.

İmam hatip lisesi ilk çalıştığım okuldu. Ünye çevresindeki tüm imamlar nerede ise öğrencim. Hepsini çok çok iyi tanır ve severim. Ne olduğunu anlamadan ailelerin isteği ile bu okula kaydolmuş çok çok zeki ve hatta kuranı ezberlemiş hafız öğrencilerimin derslerinde de son derece başarılı olduklarına şahidim, birçoğu da sadece imam olmak istemiyordu.

Katsayı ağına takılan tüm bu başarılı öğrencilerim hayat boyu önce ailelerine ve uygulamaya kızacaklar. Ölene kadar bu haksızlığı içlerine sindiremeyecekler.

Bu uygulama son bulmalı. Geçiş süresi tanınmalı ve mesleki eğitim daha cazip uygulamalarla hem veliye hem de öğrenciye sunulmalı bilinçli bir şekilde tercih edenlerin iş imkânları tercihi olmalı. Veli en başından daha ilköğretimden bilinçlendirilmeli.

Bilinçli veliler bu uygulama başladığında da vardı. Durumu kavrayıp çocuklarının bir yılını yakmak pahasına geleceklerini daha bilinçli şekilde inşa ettiler. Çocuklarını meslek lisesinden alıp liseye verdiler. Mesleki eğitim kötümüydü onlara göre. Hayır değildi. Ama başarılı öğrencisi için akademik eğitim daha da geçerliydi. Uygulamaları da isabetli oldu. Yanlış bir uygulamanın dişlisi arasında çocuğunun geleceğinin parçalanmasına engel oldular.

Peki ya velisi bilinçli olmayanlar, kendisi akıl edemedi, bir türlü yerleşememiş ve hızla artan nüfus ile yükü daha da ağırlaşan eğitim sisteminin sadece katsayı dişlisinde kaç başarılı gencin geleceği parçalandı bilmenize imkân yok.

Şu katsayı meselesine bir de bu taraftan bakmalıyız. Sadece İmam Hatip tarafından değil.

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

Nerde O Eski Dünler

31 Ağustos 2023 okunma
Kızlar erkekler zayıflar şişmanlar zenginler fakirler dostlar akrabalar dinli dinsiz yeni doğan ya da ölümüne az kalan bizler ne yapıyoruz? Son birkaç senede, kızlar firikik ustası oldu beğeni yapana özel şovlar yapıldı ve artık mahremiyet meşrulaştı ya da... Devamını Oku

ÜNYE-AKKUŞ-NİKSAR KARAYOLU

26 Ekim 2021 okunma
    Yollar bir memleketin can damarlarıdır. Hasretlikleri bitiren, kültürleri harmanlaştıran, ekonomimizi canlandıran birlik ve beraberliğimizi sağlayan yollarımızdır. Ünye- Akkuş- Niksar yolunu kullananlar nostaljiyi, heyecanı birlikte yaşarlar. Yıllara... Devamını Oku

  NASIRLI ELLER

21 Ekim 2021 okunma
           Süleyman Erkan      Türkiye’nin güzel bölgelerinden Karadeniz’i gezip görenlerin hafızalarında mutlaka iz bırakmıştır. Karadeniz’in girintili çıkıntılı kenarları, geceleri gelinlik kızın boynuna takılı beşi birlik gibi parlar... Devamını Oku

Geçmişten Günümüze

16 Ekim 2021 okunma
Süleyman Erkan     Yaşam var oldukça hırslar, öfkeler, kinler, var olacaktır. Bu savaşı tetikleyen en önemli unsur beğenilmek, üstün olmak, başkalarından daha fazla mala mülke sahip olmaktır. Söz sahibi olmanın malla, mülkle, parayla olunamayacağını... Devamını Oku

İnsan

13 Ekim 2021 okunma
TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Temel içgüdü ve duygularla hareket eden, yeteri kadarını alan, psikolojik ve sosyolojik açıdan baskı uygulamayan, vicdansız ve çıkarcı yaklaşmayan, kötü gözle bakmayan, çalmayan, savaşmayan,... Devamını Oku

Zaman

7 Ekim 2021 okunma
  TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Neydi zaman? Doğduğum an ile öldüğüm an arasındaki yaşantım mı? Unutmak için verilen bir ilaç mı? Suratımı kırıştıran ya da saç rengimi benden alan… Neydi zaman! Babam öldüğünde... Devamını Oku

İhtiyaç Meselesi

27 Eylül 2021 okunma
TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Çok çeşitli ihtiyaçlarımız var. Hatta bazen neye ihtiyacımız var diye market ve mağazaları gezmeye başlayanlar bile var. Babaannem lüzumsuz bir şey almamamı çok söylerdi işte onlarda top balon... Devamını Oku

F-N-D-K-Ç  Ş-H-P

10 Eylül 2021 okunma
  TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Türkçe’de bir sözcük f,s,t,k,ç,ş,h,p harflerinden biriyle bitiyorsa ve ek kelimenin baş harfi d,c harfi ile başlıyorsa! Ortalık bir anda sertleşir. d=t olur t=ç olur sıkı durun bu matematiği... Devamını Oku

İş-Sizsiniz

6 Eylül 2021 okunma
  TOLGA ÖZSOY İNŞAAT TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com Neden işsiz kaldığımızı bulalım. İşsizlik yaşınız en az 24! Bunu biliyor musunuz? Temel eğitim 1 yıl, ilk eğitim 4 yıl, Orta eğitim 4 yıl, lise eğitimi 4 yıl, hazırlık 1 yıl, üniversite... Devamını Oku

Alçak Alçak Dere Yataklarına Ev Kurmasınlar

19 Ağustos 2021 okunma
  Tolga Özsoy İnşaat Teknikeri tolgahanozsoy.52@gmail.com     Hepimizin malumu olduğu Candan ERÇETİN’in “yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar” şarkısı; doğaya, doğanın tabiatına karşı gelmekten ve gelin kızlarımızı ağlatmaktan başka bir... Devamını Oku