son haberler

Ünye’de Sanatla İç İçe Yaşayanlar – XI

Yayınlanma Tarihi: 12 Mayıs 2015 okunma

M. Ufuk MİSTEPE mistepe@gmail.com

Daha önce yaşam öyküsünü detaylandırdığımız Ali SOYTÜRK (Dondurmacı Ali Baba)12 gibi Yeşilçam’da isim yapmış ve saygınlığında bu mesleği geride bırakmış sahne sanatçılarımızdan bir diğer ikisi de Fahri DİNÇ ve Hasan KIRTEN’dir (Hurdacı Hasan).

1941 yılında Samsun’un Terme İlçesi’ne bağlı Evci Beldesi’nde doğan ve kan davası nedeni ile 12 yaşında iken ailesi ile Ankara’ya taşınan Fahri DİNÇ; İzmir, Isparta illerinde inşaatlarda başlayan çalışma hayatında, 1963 yılında İstanbul Sağmalcılar’da cezaevi inşaatında çalışmaya başladı. Gönlünde Yeşilçam’ın olduğunu ve Beyoğlu’ndaki Yeşilçam Sokağı’na sık sık gittiğini anlatan DİNÇ, “Orada ‘Artistler ve Figüranlar Kahvesi’ vardı. Kılık kıyafetimiz düzgün olduğu için ben Artistler Kahvesi’ne giderdim. Bir gün rahmetli Ayhan IŞIK beni yanına çağırdı. 1954 yılında çekilen ancak sonra tekrarı yapılan Şimal Yıldızı’nda Ayhan IŞIK’ın sevgilisinin kuryelik yapan erkek kardeşi rolünde oynadım. Böylece Yeşilçam hayatım başladı ve inşaat işçiliğini bıraktım. Türk Sineması’nda ‘kavgacı’ rolündeydim. Figüranlık yapmadım.” dedi.13

1969 yılında Ünye’den Meral Hanım ile evlenen Fahri DİNÇ, oynadığı filmlerle Yeşilçam’a alıştığı bir dönemde, 1970 yılında Ankara’ya dönmek zorunda kaldığını, ancak dayanamayıp, 7 yıl sonra eşini de alarak İstanbul’a yerleştiğini söyledi. Yeşilçam’ın kabadayılarından DİNÇ, “Kayınpederim 1973’te vefat edince Ünye’ye dönmek zorunda kaldım. Ama ara ara Yeşilçam’a gidip geldim. Kavga Hocalığı yaptım. Yine filmlerde oynadım. 1985’te tamamen Yeşilçam’dan koptum. Halen özlüyorum!” diye konuştu.

Sinemada yaptıklarının gerçekçi olduğunun altını çizen DİNÇ, “Biz gerçekten ağlıyorduk. Dört çocuğum vardı. 16 yaşındaki bir çocuğumu kaybettim. O zaman nasıl ağlıyorsam, sahnelerde hisleniyordum, düşünüyordum, ağlıyordum. Soğanla, sarımsakla ağlamıyorduk. Bugünküler de gerçek oynasınlar. Ama artık teknoloji var.” şeklinde konuştu.13

İyi paralar kazandığını, Yeşilçam’da oynayıp da bugün durumu kötü olanlara üzüldüğünü belirten Fahri DİNÇ şöyle devam etti : “Ben şu an mutluyum. Çocuklarımla otoparkçılık yaparak yaşamımı sürdürüyorum. 276 filmde yer aldım. Şimal Yıldızı, Yıldırım Ajan, Ölüm Saçtı, Şeytan Buradan Geçti, Güneş Tekrar Doğacak, Kan İzleri Örttü, Yılmaz Güney ile Umut, Ağıt, Büyük Bela, Cihangir Gaffari ile Batıdan Gelen Adam gibi filmler. En çok Ayhan IŞIK ve Yılmaz Güney ile aynı seti paylaşmaktan mutlu oldum.

Ünye’de 12 bölümlük bir dizi çekmeyi plânladıklarını da söyleyen DİNÇ, bu konuda yetenekli Ünyeliler’in müracaatını bekliyor. DİNÇ, dizinin konusunun Kan Davası olduğunu söyledi. Projeyle ilgili yaptığı açıklamada; “Benim çok zamandan beri düşündüğüm, idealimde olan bir şeyi Ünye’de düşünüyoruz. Anatomisi kan davası. Ünye’de yetenekli kişileri biz seçerek daha sonra kamuoyuna bildireceğiz.” diye konuştu ve projeye ilgi duyanların DİNÇ Otopark’a başvuruda bulunabileceklerini söyledi.13

Ünye Haber Gazetesi’nin “Ünyeli Müslüm’e Reis Erdoğan Desteği” konu başlıklı 31 Mart 2015 tarihli haberi şöyle : “Cumhurbaşkanı R. Tayyip ERDOĞAN’ın amcaoğlu Ahmet ERDOĞAN; sesi ve yorumu ünlü sanatçı rahmetli Müslüm GÜRSES’e benzeyen Ünyeli Sanatçı Kâzım ŞENER’in piyasaya çıkaracağı albümüne destek için Ünye’ye geldi.”14

Ünye ve çeşitli illerde ünlü sanatçıların müzisyenliğini yapan Kâzım ŞENER, Müslüm Gürses’i andıran sesi ve yorumuyla 15 yıllık birikimini kendi albümünde topluyor. Ünye’de Ankara Otel’in misafiri olan Ahmet Erdoğan, çıktığı Karadeniz turunda eski dostları olan Atilla ATABEK ve Mustafa SAĞLAM’ın konuğu oldu. Kâzım ŞENER’i uzun süredir tanıdığını belirten ve kendisine destek vermek amacıyla Ünye’ye geldiğini söyleyen Ahmet Erdoğan; “Kâzım, kişiliğiyle ve karakteriyle çok sevdiğim bir kardeşim. İcra ettiği sanatında farklı bir tarzı var. Bana göre Müslüm Gürses’ten sonra aranan isim olabilir. Kâzım kardeşimizin yeni albüm çıkaracağını öğrendim ve kendisini memleketinde ziyâret etmek istedim. Çıkmış olduğu bu yolda kendisine başarılar diliyorum ve bu sanatçılık heyecanını kaybetmeden yoluna doludizgin yürümesine ben ve arkadaşları destek olacağız” dedi.

Ahmet Erdoğan’ın Karadeniz gezisine, bir dönem Müslüm Gürses’in çalışmalarını yürüttüğü Kadırga Prodüksiyon’dan Yusuf Ziya da eşlik etti. “Yeni Müslüm Gürses’i Ünye’de Buldum” diyen Yusuf Ziya; “Öncelikle Ahmet Erdoğan, Kâzım kardeşimizin çalışmalarını yakından takip ediyor ve bizzat kendisiyle görüşmek istedi. Bu nedenle çıktığı Karadeniz ziyâretlerinde Ünye’ye geldi. Tabi buraya gelmişken eski dostumuz olan Atilla Bey’in yanına uğramadan gidemezdik, kendisine çok teşekkür ediyoruz misafirperverliği için. Tabiri caizse biz aradığımız Müslüm Gürses’i Ünye’de bulduk. Kâzım kardeşimizin albümü yakında tüm müzik marketlerinde ve Avrupa’da yerini alacak. Çalışmalarımızın sonuna geldik. Ünye’den böyle bir sanatçı kardeşimizin Türkiye ve dünyaya açılması da gurur vericidir. Ben bu albümün yapımcısıyım. Albümde çok güzel 12 – 13 parça kullanıldı. Türkiye’nin en büyük yönetmenlerinden Ceyhun Çelik de albümün yönetmenliğini yapmakta.

Müslüm Gürses’in Son Sesi, Bu Albümde : Rahmetli Müslüm Gürses ağabeyimiz ölmeden önce Kâzım kardeşimizin albümü yapım aşamasındaydı ve Müslüm ağabeyimiz bu albümde bir parçaya düet yaptı. Bu da çok önemli bir şey ve bugüne kadar herkese kısmet olmadı. Onun için bu albüm çok kıymetli bir albüm. Kâzım kardeşimizin çok kısa sürede önemli mesafe kat edeceğini düşünüyorum; çünkü Ahmet Erdoğan gibi bir ağabeyi var. Müslüm Bey kendisinin yerini alacağına inanmasaydı, düet yaparak Kâzım’ın yanında olmazdı. Çünkü Müslüm Ağabeyimiz çok ketum bir adamdı, hak edene hak ettiği kadar değer verirdi. Kâzım’ın tavrını, tarzını ve müzisyenliğini çok beğenmişti. Albümde de göreceksiniz, Müslüm Gürses’in son sesi sadece bu albümde” diye konuştu.

Ünyeli Sanatçı Kâzım ŞENER ise kendisini ziyârete gelen ve destek olan Ahmet Erdoğan’a ve birlikte çalıştığı prodüksiyoncu Yusuf Ziya’ya teşekkürlerini iletti. Eski dostlarıyla Ünye’de hasret gideren Ahmet ERDOĞAN, daha sonra Karadeniz ziyâretlerini sürdürmek amacıyla ilçeden ayrıldı.14

1945 Ünye doğumlu beyaz perde sanatçılarımızdan biri de Ünye’de Hurdacı Hasan olarak tanınan Hasan KIRTEN’dir. Ankara AŞTİ Güvenlik’te iştigal eden oğlu Mehmet KIRTEN’den edindiğim bilgileri sizlerle paylaşmak isterim.

KIRTEN, İnkur Beldesi’nin Eyüplü Mahallesi’nde dünyaya geldi. Dört çocuklu Ahmet ve Hanife çiftinin en küçük evlâdıdır. Büyük ablası Ünye eşrafından zahireci Kadir GÜNHAN ile diğer ablası da Alucra’da Mehmet YURT ile evli.

Ağabeyi Mehmet KIRTEN, o yıllarda vatanî görevini yapmak üzere askere gider. Hasan Bey, ilkokul üçüncü sınıfta okumaktadır. 1950 yılında köyde yaşadıkları evde yangın çıkar. Yangın akabinde babası ve annesi bir yıl aralığı ile Hak’kın rahmetine kavuşurlar. Sanatçımız, eniştesi Kadir GÜNHAN’ın yanında yaşamaya başlar. Ağabeyi Mehmet de askerde iken vefat etmiştir. Bu haberin ardından eniştesinin yanından ayrılır ve tahsil hayatına nihayet verip Samsun’a gider.

Samsun’daki eniştesi Mehmet YURT himayesindeyken gençliğe merhaba der ve iş hayatına atılır. Sırasıyla; simitçilik, ayakkabı boyacılığı, balonculuk, minibüs ve otobüs muavinliği yapar. Önce Ünye’deki ve akabinde Samsun’daki ablasını yitirir ve kimsesiz kalır. Yaşam mücadelesini sürdürmek üzere 1958 yılında İstanbul’a gider. Kasımpaşa’ya yerleşir. Orada ayak işleri yapmaya başlar. Beyazıt’ta iken aldığı Askerî Celp Kâğıdı üzerine vatanî görevini yapmak üzere askere gider. Onun için askerlik dönüşü Ünye artık ikinci plânda kalmıştır.

1961’de Kasımpaşa’da serbest çalışırken tanıştığı biri tarafından Taksim Devlet Opera binasında bir göreve başlar ve orada beş yıl çalışır. Yapılan bir gala gecesinde görevli olduğu sırada boy, fizik ve tip olarak Osman Faik SEDEN’in dikkatini çeker ve ondan iş teklifi alır. Karmaşık duygular içerisinde bir müddet düşündükten sonra kararını verir ve Osman Faik SEDEN’in yolunu izler. Tepebaşı, Tozkoparan Caddesi’nde Kemal Film Şirketi’ne geçer.

Devam edecek                                                       15 Nisan 2015 / Ankara

KAYNAKÇA :

13 HABER Ordu – Dizi Filmde Oynayacak Ünyeliler Aranıyor, 12 Bölümlük Kan Davası Dizisi, 17.01.2010 http://www.haberordu.com/dizi-filmde-oynamak-unyeliler-araniyor-1254h.htm

14 ÜNYE Haber Gazetesi – Ünyeli Müslüm’e Reis Erdoğan Desteği, 31.03.2015, Yıl : 12, Sayı : 2156, http://www.unyetv.net/14182-unyeli-muslume-reis-erdogan-destegi.html

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

Rahmetle Anıyoruz…

12 Ekim 2021 okunma
Merhum Yazarımız M. Ufuk Mistepe’nin Ünye’ye dair yazılarını ve makalelerini yazar arşivinden okuyabilirsiniz. Merhum Yazarımızı rahmetle anıyoruz. Mekanı cennet... Devamını Oku

Canik’te İdarî Yapı ve Osmanlı’da Yenileşme Zarureti (1793 – 1851)

10 Temmuz 2020 okunma
Bu makalede Ünye’nin 1790 – 1850’li yıllardaki idarî yapısı, Doç. Dr. Abdullah SAYDAM’ın 33 sayfalık çalışmasına dayanarak, özet olarak aktarılacaktır. Sultan II. Mahmud, saltanatının sonlarına doğru Orta ve Doğu Karadeniz bölgesindeki idarî... Devamını Oku

Araştırmacılık Terimleri

3 Temmuz 2020 okunma
Ünye hakkında araştırma yapanların ve okuyucularımızın, sıkça karşılaştıkları bazı Osmanlıca Tarih Terimleri’nin anlamlarını bilmeleri, yazılanların anlaşılması açısından önemli bir husustur. Bu itibarla başlangıç olarak ehemmiyet arz eden... Devamını Oku

Ünye Mûsikî Tarihinde Ali Riza Sağman

26 Haziran 2020 okunma
‘Ünye Şarkı ve Türküleri’ kitabımda Ünye Mûsikî Tarihi’ne damgasını vurmuş, tespit edebildiğimiz şahsiyetleri kısaca da olsa tanıtmaya çalışmış idim. Aslında her bir musikîşinasın ayrı ayrı ele alınması icap eder. Başlangıç olmak üzere... Devamını Oku

Satıroğulları Ünyeli Müftü Sülâlesi

19 Haziran 2020 okunma
2017 yılında altı bölüm halinde yayımladığımız “Ünye Müftüleri” adlı yazı dizimizde bir müftü sülâlesinin bu tarihçeye damgasını vurduğunu görüyoruz. Ailenin ahvadlarından Satıroğulları ailesi Keşaplı Sokak’tan komşumuz olurlar. ÖZPAKER... Devamını Oku

Ünye Uğrak Vapurlarını Tanıyalım

12 Haziran 2020 okunma
Su buharı gücüyle çalışan gemileri VAPUR olarak adlandırıyoruz. Önceleri yandan çarklı olarak yaşamımıza giren vapurlar daha sonra günümüzün dizel elektrik tahrik sistemi donanımlı enerji tasarrufu sağlayan modellerine erişinceye değin XIX. yüzyılın... Devamını Oku

Ünye Tarihi, M.Ö. XV Bin Yılına Uzanıyor Mu? – I

5 Haziran 2020 okunma
Kelleroğlu M. Bahattin Bey, kaynak belirtmeksizin; “Ünye, Milât’tan 1270 sene evvel vuku bulan Turuva Muharebe-i Meşhuresi’nden sonra, Karadeniz sahilinde tesis edilmiş müstemlekelerden birisi olup, ismi kadimi (One) veyahut (Oney)’dir.” demişti.1 Ünye’de ilk... Devamını Oku

Kimler Geldi Kimler Geçti ?

29 Mayıs 2020 okunma
Ünye ve hinterlandı tarihî seyir içerisinde birçok kavim ve milletlere ev sahipliği yapmıştır. Muhtelif köşe yazılarımızda dile getirdiğimiz bu kitlesel değişimleri bir arada ve kronolojik düzen içerisinde değerlendirmenin daha uygun olacağını... Devamını Oku

Ünye ve Hinterlandında Oğuz – Türkmen Boyları ve Yer Adları

22 Mayıs 2020 okunma
Makalemizin araştırma konusu 24 ana Oğuz boyu ile Oğuz asıllı Türkmen kabilelerinin Ünye ve hinterlandındaki (Ordu, Fatsa, Terme, Akkuş) bazı yerleşim noktalarıdır. Türkmen boy, bölük, uruk (oymak, öz) ve tirelerinin (oba, aile) adlarını Yrd. Doç. Dr. Aydın... Devamını Oku

Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralamasında Ünye ve Ordu

15 Mayıs 2020 okunma
Ulusal düzeyde ekonomik ve sosyal kalkınma yanında, bölgesel gelişmişlik farklarının giderilmesinde ve ülke genelinde dengeli bir kalkınmanın sağlanmasında il ve ilçeler, temel birimler olarak değerlendirilmek durumundadır.1 İlçelerin, illerin ve bölgelerin... Devamını Oku