Türklerin İslamiyeti kabulünden sonra tarih sahnesindeki yeri farklılık arz etti. Artık savaşlar “kuru bir cihangirlik davası” değildi. “Küffar” ile yapılan mücadelelerin bir anlamı vardı. Mizan dindi yani İslamiyet’ti. Din, kendisine inanan insanların dünya ve ahret hayatı için gerekli kaideleri peygamberler ve ilahi kitaplarla bildirmiştir. Son […]
Bir görüş olarak “Kitap okumak gereksizdir” diyecek olsam sureti haktan görünmek için önce kitap okumayanlar itiraz eder. Kime sorsan kitap okumanın faydasından dem vuracaktır. Hatta okumayanlar bile. İlkokulu bitireli yarım asrı geçti hala çocuklara ve “büyüklere” nasıl okuturuzun hesabı içindeyiz. Niye diye soracak olursak, hiç […]
Eskiden haberleşme bu kadar olamıyordu. İmkânlar buna müsait değildi. Ülkemizde en yetkili haberleşme mektupla oluyordu. Her köyün bir postacısı bir de posta günü vardı. O gün geldiğinde potacı köyü dolaşır hangi aileye mektup yani gurbetten bir haber gelmişse bildirirdi. Zamanlar PTT Acenteliği adı altında yürütüldü […]
Önce şunu belirtmek isterim ki isimlendirilmiş günleri samimi bulmuyorum. Çünkü o neyin günü ise sadece senede bir defa anılıyor sonra kayıplara karışıp gidiyor. İsimlendirilmiş o günler piyasaya biraz hareketlilik getiriyor o kadar. Biz dönelim mevzuumuza. Bir “Anneler günü”nü daha geride bıraktık. Herkes kendince bir şeyler […]
-Kamile Yiğit’e ithaf- Yine güz gelmişti. Hazan yeli hüzünlü hüzünlü esmişti. İçimize bir sızı düşmüştü derinden. Bir feryat yükselmişti derinden… Yine güz gelmişti. Bir “Eylül vurgunu” daha yaşmıştık. Bir bozlak, bir hoyrat, bir maya ve bir barak daha “havalanamamıştı” yerinden. Bir acı hissetmiştik derinden… “Gönül […]
Ülkece bayramı bekliyoruz. Her bayram öncesi bazı temennilerde bulunuruz. Öncelikle ülkemiz ve dünyamızın huzurlu olması diler hep birlikte kardeşçe yaşamayı arzu ederiz. Olur mu? Ne gezer. Peki biz hiç rahat yüzü göremeyecek miyiz? İnsanlık insanlıktan uzaklaştıkça rahat yüzü görmek pek kolay değil. Önce birbirimize saygımız […]
Nefes almak istiyorum. Her mesleğin bir inceliği bir de sırrı vardır. İncelini herkes görür ama sırrına vakıf olmak zordur. Eskilerin maharet, beceri veya ustalık olarak adlandırdığı şeyler kolay elde edilmiyor. Bilginin tecrübeyle bir araya gelmesi, yeniliklerin takip edilmesi, sonra bunların uygulamaya geçilmesi lazım. Yanlışlardan ders […]
İmkânınız ne olursa olsun her yeri gezip görme imkânımız yoktur. Özellikle tatil amaçlı seyahatler farklı mekânları görmekten öteye geçmez ve birkaç gün sürer. Gezilerde asıl maksat farklı yerler görmek, uzun süre yaşadığımız yerden biraz uzaklaşıp tabiri caizse ‘kafa dinlemek’tir. Büyüklerimiz “Tebdili mekânda ferahlık vardır” sözünü […]
Aslında biz ona “guzine” deriz. Çok yakına kadar evlerimizin vazgeçilmez eşyalarından biriydi. Yaz kış yakılırdı. Hem ısınma için kullanılır hem de bir nevi ocak görevini görürdü. Her ne kadar yazın fazla itibar görmese de ara sıra hatırı sorulurdu. İlk evlerimizde, ocaklık olarak kullanılan yer ısınma […]
Ne zaman temmuz ayı yaklaşsa Karadenizlinin gündeminde fındık taban fiyatları olur. Öyle ya ağustos ayı girmesiyle bahçelerin durumuna göre fındık toplama işi başlar. Senede bir defa hasat edilen bu mahsul bölge ahalisi için bir nevi gelir hükmündedir. Gerçi söz zamanlarda mirasçıların artmasıyla dededen kalan yerlerde […]