son haberler

Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Mustafa Irmaklı ”İslam toplumu, hukuk toplumdur”

Yayınlanma Tarihi: 17 Kasım 2022 okunma

Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Mustafa Irmaklı ”İslam toplumu, hukuk toplumdur”
Gündem
0

İlçe Müftülüğünce her ay gerçekleştirilen din görevlileri istişare toplantısına katılan Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Mustafa Irmaklı, ”Vahyin ışığında hayatı yeniden inşa etmek” konulu konferansında önemli hususlara dikkat çekti.

Saraçlı Mahallesi Kabakçı Camii Müezzin Kayyımı Nuri Cennetoğlu’nun kur’an tilaveti ile başlayan programın açılış konuşmasını Ünye İlçe Müftüsü Hüseyin Okuş yaparak, katılımlarından dolayı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Mustafa Irmaklı’ya ve bütün katılımcılara teşekkür etti.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Mustafa Irmaklı konuşmasında, “İslam, en açık ve yalın ifade ile bir bölümü bir zamanı değil, hayatın tamamını inşa eden bir dindir. Hayatın içerisinde bir aksesuar değil, hayatın ta kendisidir. İslam yeni bir hayat inşa eden, bütün insanların huzurla onurla güvenle yaşadığı bir dünya inşa eden dindir. Sadece Kandil gecelerinde caminin içerisinde, sadece cenaze merasimlerinde değil, hayatın tamamında var olan ve hayatın tamamını iyilikle merhametle kuşatan bir dindir. Biz şimdi bunu konuşmak durumundayız” dedi.
Nasıl bir cahiliye toplumundan dünyanın en güzel toplumu inşa edildi?
Irmaklı konuşmasını şöyle sürdürdü; “Allah resulü Efendimizin hayat mücadelesini biliyoruz. Mekke’de geçen zorlu yıllar, hicret, Medine ve 630 yılına geldiğimizde adeta dünya her açıdan değişmişti. 630 yılında bir cahilliğe toplumunun yerinde dünyanın en güzel toplumu vardı. Allah resulü bir cahiliye toplumundan dünyanın en güzel toplumunu inşa etmiştir. Cehaletin içerisinde yaşayan cahiliye toplumunun bir tarafında kaybolan insanlar asr-ı saadette insanlığın önderleri olmuşlardı. Her açıdan insani erdemler, ahlaki değerler açısından insanlığın yıldız şahsiyetleri oldular. Nasıl bir cahiliye toplumundan dünyanın en güzel toplumu inşa edildi? Peygamber aleyhisselatu vesselam bunu nasıl başardı? Biz bunu konuşmak ve yapmak durumundayız. 630 yılında müslümanların devlet sınırı 3 milyon kilometre karedir. 610 yılında İslam Mekke’de bir sokakta nazil olmaya başladı. Bir sokaktan 20 yılda bir devlet inşa edildi. Bir cahiliye toplumundan asr-ı saadet inşa edildi ve ardından büyük bir medeniyet inşa edildi. İslam bütün insanlığın kaderini tarihini değiştirdi. Dört halife döneminin sonunda 660 yılında Müslümanların coğrafi sınırları 9 milyon kilometre kareye ulaşmış, İslam üç kıtaya yayılmıştı. Yani yüzyılda bir asır içerisinde bütün dünyayı güzelleştiren bir dinden bahsediyoruz. Endülüste 800 yıl, Afrika’da 600 yıl, Maveraünnehir havzasında, Anadoludan başlayan Fergana vadisinden yüzlerce yüzyıla kadar. 18. yüzyıldan sonra işler değişti.
18. yüzyıldan sonra kurulan Batı Merkezli dünya hayatı
Bu yüzyıldan sonra dengeler değişir ve yeni bir dünya düzeni kurulur. Batı merkezli bir hayat tarzı, küresel sistemler, bunalımlarla kuşatılmış bir dünya. Bireysel bunalımlara hapsolmuş, geleceğinden emin olmayan, yarınını kestiremeyen bir insanlık var bugün. Yeryüzü İslam’ın o rahmet ilkelerine, merhamet mesajlarına İslam’ın inşa ettiği bir hayata muhtaç hale gelmiştir.
3,5 saniyede açlıktan ölen bebeklerin olduğu bir dünya
Her yıl dünyada insani gelişim raporları yayınlanır. Birleşmiş milletlerin araştırma kuruluşları insanlığımızın tablosunu yayınlar her yıl. Bu insani gelişim raporlarına baktığımızda yeryüzündeki insanlığın %80’inin mutsuzluk umutsuzluk karamsarlık ızdırap içerisinde olduğunu görüyoruz. Yaklaşık bir milyar insanın akşam yiyecek hiç bir şeyi yoktur. İki milyar insan günde bir dolar gibi bir parayla ayakta durmaya çalışıyor. İnsalığın %60’ı antidepresanlarla hayata tutunur, temel gıda maddesi gibi antidepresan tüketen bir insanlık var bugün. Temel gıda maddesi gibi antidepresan ilaç kullanan bir insanlık var bugün. Bir buçuk milyar insan sağlıklı içme suyuna sahip değildir. 3,5 saniyede bir bebek açlıktan ölmektedir. Ayda otuz bin çocuk basit ilaçlar bulamadığı için hayatını kaybeder. Yani insanlık bugün adeta yeniden bir cahiliyye ile kuşatılmıştır” dedi.
İslam toplumu, hukuk toplumdur
Peygamber efendimizin ve Peygamber mücadelesinin ikinci başlığı ve İslam’ın hayatı inşasında ikinci boyutu adaletin tesisi için mücadele etmektir. İslam adaletle bir toplum inşa eder. İslam’ın yer yüzüne vaadi adil bir hayattır esasında. Bugün dünyada 8 milyar insan var. 2 milyarı Müslüman, 6 milyar insan değişik inanç ve düşüncelere mensup. Bu 6 milyar insana İslam dini ne vadediyor. İslam hayatı inşa eden bir dindir. Hayatı güzelleştiren bir dindir. İslam Dünya için gelen bir dindir. Ahiret bunun sonucudur. İşte o anlamda İslam yer yüzünde adil bir hayat vadediyor. Adalet dediğimiz şey herkesin hakkına razı olması, herkesin hakkını sahiplenmesi demektir. İslam toplumu, hukuk toplumdur ve adaletin tesisi için mücadele etmeliyiz. Tevhidin teklifi yapılır, adaletin mücadelesi yapılır.
Üçüncüsü güzel ahlakın temsilidir. İslam’ın ışığında, hayatın inşası yolunda bizim üç vazgeçilmezimiz, üç kırmızı çizgimiz var. Tevhidin tebliği, adaletin tesisi ve güzel ahlakın örnekliğidir.” diye konuştu.
İslam’ın tevhid anlayışı özgürlüğün zirvesini teklif eder
Bugün bizim gençlik faaliyetlerimiz, gençlerimize rehberlik çalışmalarımızda esasında İslam’ın tevhid anlayışı, yeni neslin gençliğin İslam’a tabi olmasının en müsait alanıdır. Bugün en popüler kavramlardan bir tanesi özgürlük kavramıdır. Özellikle gençlerin dünyasında özgürlük kavramı tartışılmazdır, idealdir. İslam’ın tevhid anlayışı özgürlüğün zirvesini teklif eder. İnsanı eşyaya, insanı nefsine kul olmaktan kurtaran ve onu en büyük özgürlüğe taşıyan anlayıştır tevhid. Biz gençlik hizmetlerimizde tevhidin özgürlük boyutunu gençlerimizle buluşturduğumuzda onları daha kolay bir şekilde İslam’a koştuğunu görüyoruz. Tevhidin teklifi yapılır, teklifi yapılır. İnanç dikte edilmez. Tevhid zorla empoze edilmez. İnsanlar bunu tercih eder ya da etmez.”

Programa Ünye Kaymakamı Ayhan Işık, Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Belediye Başkan yardımcısı Orhan Gürel, İkizce Müftüsü Recep Unutmaz, Kurum amirleri, Din Görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri, vatandaşlar ve basın mensupları katıldı.

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.