Her Şeye Rağmen Bahar Geliyor

Misafir Kalem unyetv@unyetv.net

Sadece doğada dört mevsim yok. İnsanların kaderi, insanların da dört mevsimi var. Ülkelerin kaderi, ülkelerinde dört mevsimi var.

Doğa üstüne düşen görevi hiç aksatmıyor. Hamsin(şiddetli soğuktan) ile yaşanan karakış birden bire gelmediği gibi, birdenbire de gitmiyor. Ülkelerin dört mevsimi de öyle, birden bire değişimler olmuyor. Ama bahar karakışa rağmen geliyor. Doğada önce havaya cemre düşüyor.

Ülkemde siyasetin karakışı, hamsin soğukları, partiler arası, uluslar arası çekişmeler ile sürüyor. Doğada ikinci cemre suya düşüyor. Hamsin soğukları bitmeye başlıyor.

Ülkemde açılımlar var. Taraf buluyor, taraf bulmuyor. Ama bir şeyler eskisinden çok konuşuluyor. Doğada üçüncü cemre toprağa düşüyor. Artık bahar yavaş yavaş geliyor. Kış bitiyor.

Ülkemde kürtler var, ülkemde aleviler var, ülkemde Ermeniler var, ülkem Türk ülkesi… Her şeye rağmen her şey konuşuluyor.

Doğada su toprağa, köklere yürüyor. Bahara hazırlık başlıyor.

Ülkemde kökler konuşuluyor. Etnik kimlikler tartışılıyor. Bu ülkedeki milliyetçilik, asker, askerlik, geçmiş sorgulanıyor. Perde açıldı bir kere, mevsim, sahne, dekor, oyuncular, diyaloglar değişiyor.

Doğada haşere topraktan, ayılar inlerinden çıkmaya, dallar tomurcuklanmaya başlıyor.

Göçmen kuşlar, kırlangıçlar geliyor. Leylekler geldi. Çaylaklar zamanı. Bahar top, tüfek, mızıka geliyor.

Ülkemde asker sorgulanıyor. Çoğu çocuk taş atanlar, kaçıp gidenler, darbeciler, tehcirler konuşuluyor. “Soykırım” sözde demek demode oluyor. Konuşuluyor. Aslında çoğu susuyor. Aslında çoğu dinleniyor. Kim dinleniyor, herkes. Kim dinleniyor herkes. Herkes konuşmaya korkuyor. Herkes “Konuşalım” diyor.

Sabahlara kadar tartışmalar, sayfalarca röportajlar, herkes toptan sahnede, herkes bir açılım. İnsanımızda bir bahar telaşı, bir yandan Mart soğukları. Yıllar öncenin düşünceleri mi ne sorgulanıyor.

Narin mi narin, pembe, beyaz bahar dalları masmavi göklere uzanıyor. Kışın delici soğuklarını savuşturmuş kuru dallar üzerinde, yapraklardan önce müjdeliyorlar baharı.

“Açmasalar” diyesi geliyor insanın. Biraz daha bekleseler. “Kozkavuran fırtınası” var daha. Yanıp kavrulacaklar, öyle de oluyor, her bahar meyvesiz kalıyor ağaçlar.

Ülkemde yıllar önce açan bahar dalları, şimdi kozkavuran fırtınası ile kah donuyor, kah susuyor, kah soluyor. Kalanlardan işte ne oluyor, ne olmuyor…?

Bahar geliyor, güller filiz verdi, laleler açtı, sümbüller kokular saçtı, bülbül zamanı bile geldi. Koyunlar yavruladı, ak koyun, kara koyun bir bir seçiliyor. Ak koyun, kara kuzu doğurmuyor. Kara koyun da, ak kuzu doğurmuyor.

Ülkemde bahar geliyor, siyasette, mecliste dört mevsim iç içe yaşanıyor. Bir gün yaz, bir gün bahar, bir gün kış, bir gün yine bahar değil. Bir günde dört mevsim yaşanıyor. Bir saat yaz, bir saat kış, arada bahar, baharımsı yazımsı, kışımsı saatler.

Doğa her enlemlerde ayrı baharı yaşıyor, kıyıda deniz sahil, yaylada kır çiçekleri, yüksek dağlarda karlar eriyor. Dağın başında cam gibi durup, berrak insansız mekanlarda kirlenmemiş göler, alabalıklar nehirlerde sıçrıyor.

Ülkemiz dış siyaset enleminde bize karışmadan duramayan ülkeler fetva veriyor, “Çok askersiniz”, “Kürtlere haklar verin”, “Ermeni soykırımını kabul edin”.

Ama bizim ülkemiz bir jeopolitik harikası, Sevr’de hepinizin ağzının suyu akıyordu, pay pacak ettiniz savaşmadığımız anavatan topraklarımızı.

Ama bizim ülkemiz, sizin ülkenizdeki etnik grup haklarına karışıyor mu, bizden size ne… Siz unuttunuz mu yaptıklarınız, sizinde huzursuz gruplarınız var.

Ama biz hiç değilse fırınlarda insanlar yakmadık, hem bu konuları ne zaman tartıştık, siz ne kadar biliyorsunuz.

Baha geliyor, ülkemde güzelim boğazda erguvan ağaçları pespembe rüya gibi. Bahar ülkem de bir başka yaşanıyor. Anadolu’nun çayırları zümrüt halı gibi. Çağlayanlar bol köpüklü, çağıl, çağıl. Yaylalarda yaban güller, bulutlar akşamüstleri pamuk şekeri gibi. Ülkemde anayasa değişikliği, tartışmalar, Atatürk filmleri, Eşref Paşalılar, Mesir Macunu Şenlikleri, Kaçak Ermeniler, çocuklar, şehitler, sınırdan gelen PKK’lılar, geçici maddelerin kaldırılması, kokainden yakalanan sanatçılar, YGS, KPS, SBS, ALES, KPSS sınavları, işsizler, hortumlar… Umutlar, umutlar.

Bahar her şeye rağmen geliyor. Üstelik ardında yaz var.