Yayınlanma Tarihi: 20 Ocak 2021 — okunma
Dünyanın neresinde olunursa olunsun doğan her bebeğe isim verilir. Belki “Dünya vatandaşlarının” tek ortak noktası budur.
Bir çocuğun nüfusa dahi verilmediği zamanlar oluyordu ülkemizde. Şayet erkekse askerlik çağında, kız ise evlenirken bir kimliğe sahip olma mecburiyeti vardı.
Her çocuk aynı hayat seyrinde büyümüyordu. Sokağa bırakılanlar, yurtlarda büyüyenler, anne ve babasını aynı anda kaybedenler kimsesizler hükmündeydi.
Ekonomik şartları aynı olmayan çocuklar da vardı ülkelerde. Gecekondu mahallelerinde doğan ile holding sahibi olanların çocukları aynı eğitimi alamadıkları gibi; kılık kıyafet, sürdükleri hayat tarzı yani sosyal ve ekonomik şartları birbirlerine benzemiyordu.
Kısaca ülkemizde ve dünyada tek ortak nokta bir isme sahip olmaktı.
Peki, bu yazı konusu nerden geldi aklıma.
Eğitimci ve araştırmacı yazar Metin Karslı beyin kitaplarını okuduktan sonra. Metin Karslı yapmış olduğu çalışmalarla birlikte kültürümüze hizmet etmiş bir aydındır. Ve yazdıklarıyla dünü yarınlara taşıyan bir kültür insanıdır.
Metin Karslı Tireboluludur ve şu satırları yazıldığı zamana kadar Tirebolu ile ilgili yedi kitaba imza atmıştır. Kendisine bundan sonraki çalışmalarında başarılar dilerim.
Metin Hocanın kitaplarından çok şey öğrendim. Tirebolu için bir şans olduğunu düşünüyorum.
Bütün kitaplarını en az birer kere son sayfasını gördüm. Yer yer birkaç defa okuduğum sayfaları da vardı. Bu arada dikkatimi çeken bazı hususlar da oldu. O da Tirebolu’da ki kadın isimleri.
Bunu araştırmak için dönüp bir defa daha okuduğumda gördüm ki Tirebolu’da kadınların taşıdığı isimle gerçekten ilginç. İlginçliği şu ki adı geçen isimlerin ülke genelinde verilen isimlere göre çok az bulunan isimler arasında olması.
Tespit ettiğim 35 kadına ait isimler arasında ülkede verilen isimlerden ilk bine giren isim yok. Bunlardan sekiz tanesi ülkede her 1050 kişiden bir ile her 1963 kişiden birine verilen isimler arasında. Bunlar: Seher, Tülin, Gülçin, Şükran, Vildan, Servet, Saliha ve Seval.
Feride, Ümran, Güngör, Nigar, Sebahat ve Arife gibi isimler ülkede 3272 ile 5809 kişiden birine verilen isimler arasında. Düşünün bir isim en çok verilen 5800’üncü sırada.
Vesile, Emsâl, Nadide, İlksen ve Azime 14 bin 724 kişiden birine ait. Yani kendi ilçelerinde bir tane daha var veya yok.
Nezire, Cevriye, Muteber ve Tayyibe ise yaklaşık olarak 29 bin 500 kişiden birinde var. Yani belki de ilçelerinde tek.
Yukarıda belirttiğim isimlerin az da olsa ülkedeki kullanılma oranı belli. Ya ülkede kaçıncı olduğu belli olmayan isimler. Araştırdığımda internette karşıma çıkan ifade şu : “Bu isimler veri tabanımızda yoktur!” Ülkede en bilinen 2472 isim arasına girememişler.
Yani ülkede muhtemel kaç kişiden birine verilmiş bir isim olduğu belli değil. İşte o istatistik dışı isimler: Mürvet, Sahure, Zatiye, İğdemen, Sülbiye, Halice, Bensu, Hadiye, Güzel ve Tuğgen…
Üstelik bunlar en küçüğü kırklı yaşlarda. Belki de birçoğu hayatta değil.
Kısaca Tirebolu çok şeyde de olduğu gibi kadın isimlerinde de tarihe geçmiş şehirlerden biri olabilir. Gerisi Tirebolu’yu araştıranlara kalmış artık.