son haberler

2011 Mehmet Akif Ersoy Yılı

Yayınlanma Tarihi: 13 Haziran 2011 okunma

Misafir Kalem unyetv@unyetv.net

2011 Mehmet Akif Ersoy Yılı olması nedeni ile Mehmet Refik Güven Anadolu Öğretmen Lisesi üç ay hazırlık yaparak çok güzel bir program hazırlamış.

Öğretmenler Fatih Ordu ve Seyfettin Azaklı, görsel zenginliği de olan belgesel gibi çok nefis bir program hazırlamışlar.

Ünye Ticaret Odası Rıfat Hisarcıklı Konferans Salonunda ki programa çok sayıda veli, müdürler, İlçe Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Vahit Duran ve İl Genel Meclisi Üyesi Fahri Şahin katıldılar.

Fatih Ordu yaptığı açılış konuşmasında salondaki konukları sıkmaktan duyduğu endişeyi dile getirdi. Bir nebze de olsa sıkılmaya odaklanan izleyici program sonuna kadar yerinden kımıldamadan adeta Mehmet Akif Ersoy ile yeniden o eski İstanbul ve Anadolu günlerini yaşadı.

Emek verilmiş her şeyi beğenirim fakat öyle kolay kolay da hiçbir şeye hayran kalamam. Gerçekten Ünye’de izlediğim en güzel programlardandı. Ve her zaman ki monotonluk ile tekrarlar yoktu.

Çok iyi hazırlanmış, her şey dozunda ve programda ki herkesin ruhu ile katıldığı bir program olmuş. Acelem vardı yoksa kalıp daha çok tezahürat yapmak isterdim. Öğretmenleri bir kez daha tebrik ederim.

Örneğin, 1002 mısralık uzun bir şiir olan Safahat’ı fonda müzikle birlikte kimse bu kadar dikkatle ve de rehavetle dinlememiştir ki dili de çok ağırdır üstelik.

Mehmet Akif Ersoy, İslam topluluğunun içine düştüğü durumu, bunalımlarının neden ve sonuçlarını incelerken en güzel mısralarla duygularını aktarmıştır.

“…havassın geriden bakmasıdır,

Gemi enginde iken bende de engindir hayaller.

Kevser içmiş sofunun haline benzer bir hal…”

“Gençlerin sorumluluk anlayışı onları heyecanlandırıyor ve bu nedenle hata yapmaktan korkuyorlar.” Diyerek takdim ediyor öğrencilerini Fatih Öğretmen.Öğrenciler sunumlarında o kadar başarılılar ki, dizeler bir bir çakılıyor beynimize onlar müzik eşliğinde okurlarken Bülbül şiirini, Hakkın Seslerini…..

“…

Elinizin tersi ile itemezsiniz,

Mevasız kalan dinler,

İslamın haramgahında namahrem.

……..”

“Hakkın Sesleri”nde, Hz. Muhammedi kuranın yanlış okunması ve yorumlanmasından duyduğu hüzünle yardıma çağırırken, “Asım”da ise görmek istediği Türk Genci örneğini aktarmaktadır manevi evladını siluetiyle.

“Yine hicran çılgınlığı üstümde bu gün” diyerek Balkan Savaşları sırasında Müslüman halkın yaşadığı zulmü anlatmaya çalışmaktadır. Bulgarlar Balkan Savaşları sırasında 225 bin müslümanı katlederken sağ kalanlar da ağaç kabuklarını yiyerek yaşama tutunmaya çalışmışlardır. Ersoy bütün bunlar karşısında ki duygularını,

“Nur istiyoruz, sen bize yangın gönderiyorsun

Yandık diyoruz boğmaya kan gönderiyorsun” dizeleri ile aktarmaya çalışmıştır.

“Umar mıydın?” şiirini çok güzel bir ses tonu ile aktardı bizlere Kamuran Hoca.

Bu arada zamanında Akif’i çok yakından tanıyanlar ve çok sevdiği dostları olmak üzere iki grup ile röportaj yapıldı. İlginçti ve ilgi ile izlendi. Çok değer verdiği dostları arasında Süleyman Nafiz, Mithat Cemal, Neyzen Tevfik, Ahmet Naim’i sayabiliriz.

“Nasıldın ey millet, ne oldu akıbetin?” dizelerinde n anlaşıldığı gibi Balkan Savaşları, Boğaz Harbi(Çanakkale Savaşı) gibi gelişmelere ve sonuçlarına kayıtsız kalamadığı gibi bu olaylar hayatını da etkilemektedir. Hayata bakışında Osmanlı Devleti’nin giderek yok olmasının satır başları vardır. Aynı zamanda dizelerinde de.

Mehmet Akif Ersoy sosyal yaşamda ki sorumsuzlukları da gözlemlemektedir. Çoluk çocukları aç sürünürken kahvehanelerde ki erkekleri de eleştirmektedir. Tevekkülün yanlış anlaşılmasından kaygı duymaktadır.

Akif’in tüm eserlerinde, tarih, günlük yaşam, İslam edebiyatı, içerisinde insan daima ön plandadır.

Bunlardan “Hatıralar” tarihi olayları da edebi bir dille aktarmaktadır.1314 dizeden oluşan, on manzumede özeleştirileri vardır.

Teşkilat-ı Mahsusa tarafından Berlin’e gönderilen Akif orada Almanlar’ın elinde ki Müslüman esirlerin ızdıraplarına tanık olur.Aynı teşkilat aracılığı ile Arap Çöllerinde de dolaşır.Orada ki Müslümanların kaderini paylaşır ve Mısır’da yokluk içinde yaşar.Bütün bu gezi ve gözlemlerinden beslenerek yazdığı eserlerinde nerede ise atasözü niteliğinde ki mısralar dan birisinde belirttiği gibi;

“Gür hisli, gür imanlı, beyinler coşar ancak,

Ben zaten uzun boylu düşünmekten uzaktım” diyerek duygularını aktarır daha birçok dizede.

Akif daha sonra Burdur Milletvekili seçilerek, 5- Haziran-1920’de meclise girer.

“Kurt uzaklardan bakar,

Dalgın görürmüş eşeği” mısralarından da doğayı da izlediğini anlıyoruz.

“KÜFE” şiirinde ise mahallesini, günlük hayatı, sıradan insanları gözlemlediğini de tanık oluyoruz.

Bu arada “KÜFE” şiirini ezbere okuyan kız öğrencimizi takdir etmemek haksızlık olur. “Bizim ev deniz kıyısı demek sokaklarında yürünmez ki yüzme bilmeden”

“Doğrudan doğruya kurandan almalıyız ilhamı” diyor.

Akif ve hayalindeki gençlik modelinin çerçevesini aşağıdaki çerçeve ile çiziyor.

Adil, azimli, marifetli, şahsiyetli, imanlı, irganlı, faziletli, karakterli, ahlaklı, bilgi donanımlı, sorgulayan, hakkını savunan, sorumlu, hisleri aklının önüne geçmeyecek gençlerdir. Hayali ve asım örnek gençtir. “Şarkın yegane dahisi” der bu modele.

Yine Akif’i yakından tanıyanlarla kısa röportajlar vardır. Bu proğramda “Küfe” şiirindeki sahneleri izlediği varsayılan “mahalleli kız” tiplemesi ile çok başarılı ve sempatik sunum yapan kızımızın başarısı da tescilli.

Daha önce Sosyal Bilimler Olimpiyatlarında ikincilik ödülü var.

Son günlerini maddi sıkıntılar içinde istiklal caddesi, mısır apartmanında geçiren Mehmet Akif Ersoy’un cenazesini İstanbul Üniversitesi edebiyat öğrencilerinden bir grup kaldırmıştır ve Edirne Kapı Şehitliğinde çok sevdiği iki arkadaşı ile yanında olmak üzere Ahmet Naim ve Süleyman Nafiz ile birliktedir mezarı. Ünye Mehmet Refik Güven Anadolu Öğretmen Lisesi öğrenci ve öğretmenleri 2011 yılı Mehmet Akif yılı adına mezarını ziyarete gitti.

Emeği geçen herkese bu proğram için hepsine çok teşekkürler.

 

 

 

 

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

Nerde O Eski Dünler

31 Ağustos 2023 okunma
Kızlar erkekler zayıflar şişmanlar zenginler fakirler dostlar akrabalar dinli dinsiz yeni doğan ya da ölümüne az kalan bizler ne yapıyoruz? Son birkaç senede, kızlar firikik ustası oldu beğeni yapana özel şovlar yapıldı ve artık mahremiyet meşrulaştı ya da... Devamını Oku

ÜNYE-AKKUŞ-NİKSAR KARAYOLU

26 Ekim 2021 okunma
    Yollar bir memleketin can damarlarıdır. Hasretlikleri bitiren, kültürleri harmanlaştıran, ekonomimizi canlandıran birlik ve beraberliğimizi sağlayan yollarımızdır. Ünye- Akkuş- Niksar yolunu kullananlar nostaljiyi, heyecanı birlikte yaşarlar. Yıllara... Devamını Oku

  NASIRLI ELLER

21 Ekim 2021 okunma
           Süleyman Erkan      Türkiye’nin güzel bölgelerinden Karadeniz’i gezip görenlerin hafızalarında mutlaka iz bırakmıştır. Karadeniz’in girintili çıkıntılı kenarları, geceleri gelinlik kızın boynuna takılı beşi birlik gibi parlar... Devamını Oku

Geçmişten Günümüze

16 Ekim 2021 okunma
Süleyman Erkan     Yaşam var oldukça hırslar, öfkeler, kinler, var olacaktır. Bu savaşı tetikleyen en önemli unsur beğenilmek, üstün olmak, başkalarından daha fazla mala mülke sahip olmaktır. Söz sahibi olmanın malla, mülkle, parayla olunamayacağını... Devamını Oku

İnsan

13 Ekim 2021 okunma
TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Temel içgüdü ve duygularla hareket eden, yeteri kadarını alan, psikolojik ve sosyolojik açıdan baskı uygulamayan, vicdansız ve çıkarcı yaklaşmayan, kötü gözle bakmayan, çalmayan, savaşmayan,... Devamını Oku

Zaman

7 Ekim 2021 okunma
  TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Neydi zaman? Doğduğum an ile öldüğüm an arasındaki yaşantım mı? Unutmak için verilen bir ilaç mı? Suratımı kırıştıran ya da saç rengimi benden alan… Neydi zaman! Babam öldüğünde... Devamını Oku

İhtiyaç Meselesi

27 Eylül 2021 okunma
TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Çok çeşitli ihtiyaçlarımız var. Hatta bazen neye ihtiyacımız var diye market ve mağazaları gezmeye başlayanlar bile var. Babaannem lüzumsuz bir şey almamamı çok söylerdi işte onlarda top balon... Devamını Oku

F-N-D-K-Ç  Ş-H-P

10 Eylül 2021 okunma
  TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Türkçe’de bir sözcük f,s,t,k,ç,ş,h,p harflerinden biriyle bitiyorsa ve ek kelimenin baş harfi d,c harfi ile başlıyorsa! Ortalık bir anda sertleşir. d=t olur t=ç olur sıkı durun bu matematiği... Devamını Oku

İş-Sizsiniz

6 Eylül 2021 okunma
  TOLGA ÖZSOY İNŞAAT TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com Neden işsiz kaldığımızı bulalım. İşsizlik yaşınız en az 24! Bunu biliyor musunuz? Temel eğitim 1 yıl, ilk eğitim 4 yıl, Orta eğitim 4 yıl, lise eğitimi 4 yıl, hazırlık 1 yıl, üniversite... Devamını Oku

Alçak Alçak Dere Yataklarına Ev Kurmasınlar

19 Ağustos 2021 okunma
  Tolga Özsoy İnşaat Teknikeri tolgahanozsoy.52@gmail.com     Hepimizin malumu olduğu Candan ERÇETİN’in “yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar” şarkısı; doğaya, doğanın tabiatına karşı gelmekten ve gelin kızlarımızı ağlatmaktan başka bir... Devamını Oku