son haberler

Bankalar “Sabrımız gaçii ama”

Yayınlanma Tarihi: 3 Aralık 2009 okunma

Misafir Kalem unyetv@unyetv.net

Devlet bankalarından birisinin dışındaki maaş kuyruğunda sıcaktan ve saatlerce beklemekten bel fıtığı ağrımaya başlayan yaşlı bir emeklinin sarf ettiği sözlerdir yukarıda ki başlık.

Günümüzün zor yaşamı, her alanda ki teknolojik donanımlar sayesinde hayli kolaylaşmaktadır. Bankalar ve resmi kurumlarda ki işlerimiz teknoloji marifeti ile daha da çabuk yürütülmektedir. Bunun yanı sıra o teknolojik donanımların ülkemizde ki yetersiz alt yapıları nedeni ile ufacıkmış gibi görünen ama sık sık dayanılmaz sorunlar yaşanmasına neden olmaktadır.

Ancak ülkemizde nüfus artış hızı çok yüksek ve dolayısı ile Ünye’de de öyle. Ayrıca yıllar içerisinde nüfus çok arttığı gibi Ünye’de nüfus yoğunluğu da var, tüm Karadeniz kıyılarında olduğu gibi.

Banka sayısı da arttı ancak bankalar yüksek nüfus artışını ne kadar hesaplıyor. Eski bankalar, artan müşteri sayısı karşısında bekleyenler için dekorlarına oturma yerleri eklediler o kadar. Gişe sayıları nerede ise aynı. Yeni açılanlarda gişe sayıları fazla imiş gibi duruyor ama çoğu kez gişeler elemansız ve kuyrukta bekleyen onca insan varken maalesef kapalı duruyorlar. Yeniler, şube açtıkları ilin, ilçenin nüfusunu hesap ederek mi şube açıyorlar? Ya da eskiler yıllar içindeki artışı hesaplayarak yeni eklemeler yapıyorlar mı?

Bankalar kar amaçlı kuruluşlar ancak insana hizmet vererek gelişen, kar eden kuruluşlar. Tabi ki büyük hesaplar bankaların asıl beklentileridir ama küçük hesaplar ve bunların trafiğinin önemi hiç de göz ardı edilemez. Küçük işlemlerin hem banka için hem müşteri için en büyük yardımcıları bankamatikler.

İlçemizde her bankanın en az üç bankamatiği olmalı. Sonra bunların yeni ve hızlı işlem yapıyor, para yatırılabiliyor olması hatta bazı bankalarda ki gibi bozuk para bile kullanılabilmesi gerekir.

Maalesef bir sürü emeklinin memurun aylıklarını aldıkları kalabalık bankaların hatta devlet bankalarının dahi bazen tek bankamatiği ve önünde emeklileri yazın sıcağından, kışın soğuğundan hasta eden uzun kuyrukları var.

Ayrıca bazı bankamatikler kendi hesabınızdan bile para çekecek olsanız “bu bankamatikten şu anda 50 TL ve katları, 20 TL ve katları çekebilirsiniz diyor. Bu bir dayatmadır.

Bazen de hesabınızdan 50 TL çekildiğini görüyorsunuz, efendim “yıllık işlem parası” imiş. Kredi kartlarından kesilenler artık “üyelik masrafı” oldu.

Kredi alacaksınız düştünüz ayaklarına, “sigorta parası, çok fahiş masraf parası, ödeme talimatı istekleri, kredi kartı almak zorunluluğu vs…

Allahtan şimdilik bankalarda çalışanların insanlık yönleri güzel, ileride o da olmayacak, hatta bankalarda insanla dahi muhatap olamayacağız ve teknolojik seslerle esaretimiz daha bir ruhsuz olacak.

Çok basit ayrıntılar ama insanları çileden çıkartan durumlar yaşanabiliyor. Teknolojik donanımlı tüm güzel hizmetler yanında.

Banka ve hastanelerin işsiz insanlar için sosyal mekânlar haline geldiğini biliyoruz. Bankalar genellikle müşterileri bekleterek işlem yapabiliyorlar.

Oturma düzeni, sıcak aydınlık ortamlar, adaletli uygulama için numaratörler, çok iyi, bankamatikler de çok kısa sürede alıştığımız kolaylıklar. Ama bizim bankalarda numaratörler durur yandan yaklaşan tanıdık çalışana işini gördürür, numaratör yarım saat aynı sayıda yanar. Bazı devlet bankalarında da numaratörler bozuktur. Eski usül sıraya, sıra tartışmasına devam…

Bir kere teknoloji bir harika. Ama bazen aksayabiliyor. Çok acele işiniz var(genelde işler aceledir)vaktiniz sınırlı, karşınızda ki memur kollarını bağlayıp oturabiliyor, işinizi yapmak yerine. “sistem çalışmıyor” diyor çaresizce, birazda umursamaz, “ne zaman çalışır?” diyorsunuz, “bilemeyiz” ,”!!!!” yapacak bir şey yok, şansınıza, teknoloji size gülecek.

Bazen de bankamatikte dakikalarca sıra bekliyorsunuz, tam size sıra geliyor “bu bankamatik geçici süre işlem dışıdır “diyor. Sabırla bekliyorsunuz. Mesai günlerinde Allahı var, çalışanlar para ekleyip ve ya sorunu giderip devreye sokuyorlar bankamatiği ama ya hafta sonuna rastlarsa bu sorun, sizinde işiniz acele vaktinizde darsa? Yapacak bir şey yok bekleyin teknoloji yüzünüze gülsün.

Bankamatikler de yaşanan teknik sorunlar bir yana insandan kaynaklanan sorunlar da bir başka. Bir kaç tane örnek

Bankamatiklerde numaratör yok, maaş günleri bir facia. Sıra kaptırmamak, sırada yaşlılar var, bankamatik kullanmayı bilmiyorlar, bunlara yardımcı olmak istiyor insan ama birde çok meraklılar var. Sıra sizde. Sizden daha çok ekranın içinde arkanızda ki. Ekranda ki yazıları faltaşı gözlerle okuyacak. Rahatsız oluyor ve bunu belli ediyorsunuz ama o ya aldırmıyor, ya da yaptığının farkında değil.

Bankamatikler ya minik kapalı bir mekanda olmalı yad a işlem yapan kişiyi diğer insanlardan ayıran bir tente olmalı. Bazı bankamatikler ışığa karşı kurulmuş ve güneşli günlerde işlem yapmak mümkün değil. O nedenle sözünü ettiğimiz tenteler bu soruna da çözüm olacaktır.

Bu arada bankamatiklerde öyle insanlar var ki, siz yardım istemeden her işinize karışıyor, bu insanlık filan değil, arsızlık. Hatta kendini tutamayıp sizin ekranınıza tuşlara basarak müdahale edenler bile oluyor. İnanılır gibi değil ama oluyor.

Bazı bankamatikler gerekli önlemi almışlar ama bazılarında önlem yeterli değil ki her taraf işlem kâğıtları ile doluyor.

En önemlisi de bankamatikler insanları bankanın dışına taşıyor. Sıra beklemek içeride daha kolay, yazın güneşten yanmıyorsunuz, kışında, kar yağmur ve rüzgâra maruz kalmıyorsunuz. Üstüne üstlük içeri de oturabiliyorsunuz.

Maaş günleri çok kalabalık olan resmi bankaların, bankamatik sayısını artırmaları gerekiyor. Para yatırma özelliği olanlar bilhassa.

Bankamatiklerde maaş alan herkes bunlarla uğraşamıyor. Bilmiyor. Bir devlet bankasının, şimdi emekli olan bir banka görevlisi bu durumda ki kimselere gönüllü olarak hizmet veriyordu, böylece işlemler hızlanıyor ve kuyruklar hızla eriyordu.

Yine çok ama çok sıcak bir yaz günü resmi bankalardan birisinin önünde ki tek bankamatik kuyruğu giderek kısalacağı yerde durmadan uzuyordu. Ve güneş gerçekten yaşlı insanlar için bırakın rahatsızlığı hayati tehlike arz ediyordu.

Bankamatik de çok yavaş işlem yapıyordu o gün. Sırada önceleri neşeli bir şekilde sohbet edip şakalaşan emekliler yavaş yavaş bunalmaya başladılar. Biryandan terleyen, bir yandan kızaran hallerine baktıkça ben bunalıyordum ve bir tanesi başındaki kasketten terlemeye başlayıp iyice bunalınca, kasketi ensesine doğru başının arkasına atarak çok azalmış ama bembeyaz ve yapış yapış saçlarını karıştırıp, başını mendille silerek dertli bir şekilde, “hanıma söz verdim bu gün kuyrukta kavga etmicem deyin emme bankalar, sabrımız gaçiii yav” derken çok dertliydi ve bankamatik kuyruklarında yaşanan sıkıntıları en güzel şekilde özetliyordu.

Bankalar, ya bankamatik sayısını artırmalı, ya kapalı mekanlar oluşturmalı (bankamatik için, büyük şehirlerde ki gibi) ya da hiç değilse güneş ve yağmurdan koruyan tenteler asılmalı bankamatikler üzerine. Ziraat Bankasında ki gibi.

Bankamatiklerde işlem gören insanlarda genellikle dertlerini, içeri girip bir yetkiliye aktarmıyor, sadece bankamatik kuyruğunda söylenmekle kalıyor, sırası gelince çektiklerini unutuyor, derdini dile getirmeden çekip gidiyor ve öteki ay aynı sorunları yeniden bir ay daha yaşlanmış olarak yaşıyor yine söylenmeler, yine söylenmeler ama bakıyorum kuyruktan çıkıp da içeri giden yok.

Söylenerek hiçbir sorun çözülmez, sadece yetkili kişilere söyleyerek hak aranır bıkmadan usanmadan.

Kriz döneminde batan banka duymadık. Demek ki iyi kazanıyorlar velinimetlerine de bakmaları, hatta çok iyi bakmaları gerekir ki, reklâmlardaki gibi mutlu mudilerle dolup taşsın banka kuyrukları baştan aşan kredi kartı borçlarına rağmen.

Sözün özü, işimizi çok kolaylaştıran bankamatikler için bankaların da önlemleri gerekiyor, insanlarında bunlara uyum sağlamaları gerekiyor ki sorunlar en aza insin.

 

 

 

 

 

 

 

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

Nerde O Eski Dünler

31 Ağustos 2023 okunma
Kızlar erkekler zayıflar şişmanlar zenginler fakirler dostlar akrabalar dinli dinsiz yeni doğan ya da ölümüne az kalan bizler ne yapıyoruz? Son birkaç senede, kızlar firikik ustası oldu beğeni yapana özel şovlar yapıldı ve artık mahremiyet meşrulaştı ya da... Devamını Oku

ÜNYE-AKKUŞ-NİKSAR KARAYOLU

26 Ekim 2021 okunma
    Yollar bir memleketin can damarlarıdır. Hasretlikleri bitiren, kültürleri harmanlaştıran, ekonomimizi canlandıran birlik ve beraberliğimizi sağlayan yollarımızdır. Ünye- Akkuş- Niksar yolunu kullananlar nostaljiyi, heyecanı birlikte yaşarlar. Yıllara... Devamını Oku

  NASIRLI ELLER

21 Ekim 2021 okunma
           Süleyman Erkan      Türkiye’nin güzel bölgelerinden Karadeniz’i gezip görenlerin hafızalarında mutlaka iz bırakmıştır. Karadeniz’in girintili çıkıntılı kenarları, geceleri gelinlik kızın boynuna takılı beşi birlik gibi parlar... Devamını Oku

Geçmişten Günümüze

16 Ekim 2021 okunma
Süleyman Erkan     Yaşam var oldukça hırslar, öfkeler, kinler, var olacaktır. Bu savaşı tetikleyen en önemli unsur beğenilmek, üstün olmak, başkalarından daha fazla mala mülke sahip olmaktır. Söz sahibi olmanın malla, mülkle, parayla olunamayacağını... Devamını Oku

İnsan

13 Ekim 2021 okunma
TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Temel içgüdü ve duygularla hareket eden, yeteri kadarını alan, psikolojik ve sosyolojik açıdan baskı uygulamayan, vicdansız ve çıkarcı yaklaşmayan, kötü gözle bakmayan, çalmayan, savaşmayan,... Devamını Oku

Zaman

7 Ekim 2021 okunma
  TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Neydi zaman? Doğduğum an ile öldüğüm an arasındaki yaşantım mı? Unutmak için verilen bir ilaç mı? Suratımı kırıştıran ya da saç rengimi benden alan… Neydi zaman! Babam öldüğünde... Devamını Oku

İhtiyaç Meselesi

27 Eylül 2021 okunma
TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Çok çeşitli ihtiyaçlarımız var. Hatta bazen neye ihtiyacımız var diye market ve mağazaları gezmeye başlayanlar bile var. Babaannem lüzumsuz bir şey almamamı çok söylerdi işte onlarda top balon... Devamını Oku

F-N-D-K-Ç  Ş-H-P

10 Eylül 2021 okunma
  TOLGA ÖZSOY İNŞ. TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com   Türkçe’de bir sözcük f,s,t,k,ç,ş,h,p harflerinden biriyle bitiyorsa ve ek kelimenin baş harfi d,c harfi ile başlıyorsa! Ortalık bir anda sertleşir. d=t olur t=ç olur sıkı durun bu matematiği... Devamını Oku

İş-Sizsiniz

6 Eylül 2021 okunma
  TOLGA ÖZSOY İNŞAAT TEKNİKERİ tolgahanozsoy.52@gmail.com Neden işsiz kaldığımızı bulalım. İşsizlik yaşınız en az 24! Bunu biliyor musunuz? Temel eğitim 1 yıl, ilk eğitim 4 yıl, Orta eğitim 4 yıl, lise eğitimi 4 yıl, hazırlık 1 yıl, üniversite... Devamını Oku

Alçak Alçak Dere Yataklarına Ev Kurmasınlar

19 Ağustos 2021 okunma
  Tolga Özsoy İnşaat Teknikeri tolgahanozsoy.52@gmail.com     Hepimizin malumu olduğu Candan ERÇETİN’in “yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar” şarkısı; doğaya, doğanın tabiatına karşı gelmekten ve gelin kızlarımızı ağlatmaktan başka bir... Devamını Oku