son haberler

SÜMER BANK- ETİ BANK

Yayınlanma Tarihi: 9 Haziran 2022 okunma

Süleyman ERKAN s-erkan-12@hotmail.com

     Kurtuluş savaşından hemen sonra ülkemizi kurtaran kahraman, ekonomimizi de taçlandırmalıydı. “Siyasi, askeri zaferlerle ne kadar büyük olursa olsun ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa kazanılan zaferler kalıcı olmaz. Az zamanda kaybedilir.” M. Kemal Atatürk. 1920 İzmir. İnsanların çalışmaya, üretmeye, teknolojiye ayak uydurması gerekliydi. Geniş bir toprak parçası, üzerinde cahil, bilime inanmayan, okuma yazma bilmeyen toplulukla ulus olup, kalkınmak mümkün olamazdı. Cumhuriyeti kurduktan sonra ilk işi eğitim-öğretim seferberliğini başlatmak olmuştur. Ülkenin dört bir yanında köy enstitüleri açılarak yoksul, fakir milletin çocukları okuma yazma öğrenerek öğretmen oldular.

       Verimli topraklardan ürettiğimiz endüstri ürünleri işleyerek kalkınmanın yolunu açmalıydık. Sümerbank özel bütçenin temelini oluşturan katma bütçeli idare uygulamasının başladığı 1933 yılı kuruluş ticari nitelikli mal üreten kuruluştur.  Tekstil sayısı ile aynı anda banka kanununda 11-Temmuz -1933 tarihinde Atatürk tarafından Sümerbank ismi verildi. İlk büyük tesis, Eylül 1935 de Kayseri de kuruldu.

        Sümerbank holding ( 1933-1935) Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk. Garip oğlu şirketler topluluğuna kurulması için görev verildi. Sloganı; “ Türkiye’yi Sümerbank’ı çok seviyorum. Atatürk savaştan yeni çıkmış Türk milletini kalkındırmak, geliştirmek amacıyla 1933’te Sümerbank,1935’te Etibank’ı kurdu. Anadolu topraklarında ilk imparatorluğu kuran halk; günümüzde ki adı Hititlerdi.”Hitit” sözcüğü Fransızca da söylendiği biçimiyle dilimize “Eti” olarak geçmiştir. Atatürk geçmiş uygarlığa sahip çıkmak için ismini “Eti Bank” koymuştur.

           Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında 1925’te “ Dostluk ve tarafsızlık anlaşması” imzalandı. Anlaşma ile diplomatik temsilciler kurularak, ekonomik ilişkilerimizde gelişti. Ruslar Adana da yöneticileri pamuk üretimine yönlendirdi. Adana da bez fabrikası kurulması için 8,5 milyon liralık kredi verdi. Kayseri de, Nazilli de tekstil fabrikası kurulacak. Bu fabrikalar iç piyasa ihtiyacını ve dış satımını öne çıkaracaktı. Türkiye tekstil yolunda çağdaş adımlarını emin adımlarla atmaya başlamıştı.

       Nazilli Sümerbank basma fabrikası devlet eliyle kurulan ilk basma fabrikasıdır. Tarımda verimliliği artırmak, bilimsel projeler oluşturmak için 1925’te Adana’da tohum ıslah komisyonu kuruldu. Amerika’dan kırk çeşit tohum getirildi. Nazilli de pamuk istasyonu kuruldu. Eğitimini Amerika da yapmış, Celal İğriboz Türkiye’ye getirildi. İstasyonda yapılan çalışmalarda yirmi sekiz adet pamuk çeşidi geliştirildi. Eğe bölgesinde pamuk üretimi yapıldı. Nazilli Sümerbank basma fabrikasının temeli atıldı. Bedeli narenciye karşılığı ödenmek üzere Sovyetler Birliğinden kredi, teknik destek alınarak başlandı. Yüz yirmi Sovyet mühendisi, çevre il, ilçelerden gelen dört bine yakın işçilerle geceli gündüzlü çalışılmaya başlandı. On sekiz ay gibi bir sürede makineler çalışır durumda kuruldu. Fabrika beş milyon liraya mal olması planlanırken sekiz milyon liraya mal oldu. Fabrikanın içine marangoz, dökümhane, kaynak, demirhane, teneke işleri yapan bölümlerle, elektrik-su ihtiyacını karşılamak için elektrik, su santralleri kuruldu. Çevreye binlerce ağaç dikildi.  9-Ekim-1937’de fabrikanın açılışına gitmeyi çok arzuluyordu. Atatürk zor yürüyor, koluna Celal Bayar girerek yürüyordu. Ulu önderin açılışını yaptığı son fabrika Sümerbank basma fabrikası… Atatürk; coşku içinde ki halkı müdüriyet binası balkonundan selamladı. Açılış konuşması bittikten sonra erkekli, kadınlı Atatürk’ün önünden geçit töreni tapıldı. Atatürk kırmızı kurdeleyi kesti. Sarı madenden yapılmış” Sümerbank” harfleri ile yapılmış anahtarla fabrikanın kapısını açtı. Atatürk;” İşte bu bir musiki’dir…” dedi.

         

       Atatürk döneminde demir-çelik tesisleri, çimento fabrikaları, kâğıt- selüloz fabrikaları yapıldı. 14-Haziran-1935 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün girişimiyle Türkiye’nin yer altı kaynaklarını işletmek, değerlendirmek sanayinin ihtiyacı olan, endüstriyel hammaddeleri, enerjiyi üretmek için geliştirip kurdu. Sümerbank’ta, Etibank’ta ayrı, ayrı olması gerekliydi. Sümerbank yatırımlar yapmalı, Etibank yatırımları desteklemeliydi.

      Bir şehre fabrika kuracaksın, iş-aş vereceksin. Çocuklara kreş, okul açacaksın. Fabrikanın bünyesinde kırk yataklı hastane kuracaksın. Çalışanlarına konut, yeni teknolojiyi anlatıp üreteni bilgilendireceksin. O yokluk döneminde bunun adına gelişme, kalkınma denirdi.

        1987 yılında Sümerbank’ın özelleştirilmesi kararı alındı. Sümerbank Kamu Ortaklığı İdaresi’ne devredildi. 1988’de Sümerbank şirketler topluluğu kuruldu. 24 Ekim 1995’te Garip oğlu Şirketler topluluğuna 103,4 milyon dolara satılarak özelleştirildi. Sümerbank 21 –Aralık-1992’de TMSF’ YE devredildi. Daha sonra 9- Ağustos- 2001 tarihinde oyak grubuna satıldı.

        “Tam bağımsızlık ancak ekonomik bağımsızlıkla olur.” Atatürk

          Türk milletinin tüm fertleri mutlaka Sümerbank ürünlerini kullanmıştır. Çizgili pijamasından, klüze önlük olarak tabir edilen ilkokul önlüklerinin kumaşları, deri ayakkabıları, takım elbiselikleri, gömlekleri, kemerleri… Giyimde aklınıza ne gelirse Sümerbank’ta bulunurdu.  Arza Akan, dünya güzeli olduğunda üzerinde Sümerbank’ın ürettiği elbise bulunmaktaydı.

        Atatürk’ün ve arkadaşlarının bin bir emekle kurduğu bu sanayilere neden sahip çıkıp geliştirmedik. Atatürk’ün savaştan çıkmış bir milleti kalkındırıp, gelişmesi için kurduğu fabrikalar, sanayi kuruluşları önce özelleştirilip, sonra kapatıldı. Sizce neden? Kapatma yerine çağın teknolojilerini kullanıp geliştirsek olmaz mıydı? Günümüzün modası özelleştirip, kapatacaksın, dış ülkelerden ürün alacaksın. Pahalı olsun yerli Türk ürünü olsun. “Yerli malı yurdun malı her Türk onu kullanmalı.”

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

ÖĞRENME

3 Mart 2023 okunma
             Ördek Yavrusu           Köylünün birisi tavuğunu kuluçkaya yatırmış. Altına on iki yumurta koymuş. Birkaç gün sonra on iki yumurtanın üç tanesinin ördek yumurtası olduğunun farkına varmış. Varsın olsun üç yumurtadan... Devamını Oku

OYUN

23 Şubat 2023 okunma
      Öğrenmenin temelinde yaparak, yaşayarak, deneyle izleyerek tecrübelenmek vardır. Oyun öğrenmenin en etkili araçlarından biridir. Oyunla çocuklar sosyalleşirler. Karşısında ki arkadaşına saygı duymayı, kurallara uymayı öğrenir. Eşit şartlarda,... Devamını Oku

KEDİ İLE FARE

13 Şubat 2023 okunma
      Fareler evde üremeye başlamış. Evin kedisi ne yapsa fareleri yakalayamıyormuş. Yakaladığı birkaç fareyle de evi temizleyemiyormuş. Kedi; “ ben eskisi gibi avcılık yapamıyorum mu? Yoksa yaşlandım mı? “ diye kendi kendini suçlayıp duruyormuş.... Devamını Oku

DÜĞÜN

11 Şubat 2023 okunma
Çevresinde sevilen sayılan, değer verilen bir adammış. Her sevilen insanında sevmeyeni olurmuş. Bu adama yaşadığı köyden bir aile düşman olmuş. Öldüreceğini, döveceğini her kızmasında söylermiş.    Karşı köyden çok sevdiği bir arkadaşının oğlu... Devamını Oku

   KOZA TIRTIL HİKÂYESİ

1 Şubat 2023 okunma
 “  Ormanda gezinen adamın biri kelebeğin kozadan çıkmaya çalıştığını görürü. Kozadan çıkmaya çalışan kelebeği saatlerce izler. Sonra adam, kelebeğin kozadan çıkmak için çabalamaktan vazgeçtiğini, gücünün kalmadığını düşündü. Kelebeğe... Devamını Oku

  BİZ UYURKEN VÜCUDUMUZDA UYUR MU?

30 Ocak 2023 okunma
      İnsan kendini tanıdıkça, harika bir yaratılışa sahip olduğunu öğrenir. Vücudumuzun organları birbirine bağlı, makine gibi ömrümüz boyunca çalışır durur. Vücudumuzun uyumayan nöbetçileri var.     Gözümüzü yumduğumuzda uyuruz.... Devamını Oku

ŞU METRİSİN ÖNÜ

28 Ocak 2023 okunma
        “ Şu Metris’in önü alan, Bir tek seni sevgim gerisi yalan.”           Enver Karagöz; O bir öğretmendi. Demokrasiden yana, insan haklarını savunan, emekten haktan yana tavır alandı. O devrimciliği savunan insandı. Artvin TÖB-DER... Devamını Oku

YAŞAM SAVAŞCILARI

23 Ocak 2023 okunma
Hayat insanlar için güzeldir. Yaşamak için mücadele verilmelidir. Demirde altında birer madendir. Demir tabiatta bol miktarda bulunur ucuzdur. Altın elementi tabiatta zor bulunur pahalıdır. Yıl 1965 Tokat-Turhal’da Varvara( Manisa) mahallesinde ki Devrim İlkokulunda... Devamını Oku

Dr. ANOOSHİRVAN

24 Aralık 2022 okunma
     Dr. Anooshirvan Miandji ( Anuşirvan Miyancı) İranlı (Güney Azerbaycanlı) kendisi Türk’tür. Önce kimyacı, sonra felsefecidir. Halan Türkiye’de yaşamaktadır. 1995 yılından beri Ankara’da ikamet etmektedir. Gazi Üniversitesinde Eczacılık... Devamını Oku

DEĞMEN BENİM GAMLI YASLI GÖNLÜME

14 Aralık 2022 okunma
       Tokat’ta1910 yıllarında medrese mezunu imaretçi oğullarından Abdullah Sami Efendi nalbantlık yapardı. O yıllarda hayvan gücünden yararlanıldığı için nalbantlık önemli bir meslekti. Yaz aylarında ilçe, ilçe, köy, köy gezerek hayvanları... Devamını Oku