son haberler

“Türk Medyasının Birliğe İhtiyacı Var”

Yayınlanma Tarihi: 6 Mayıs 2016 okunma

“Türk Medyasının Birliğe İhtiyacı Var”
Gündem
0

“AB Konularında Etkin İletişim için Diyalog Çalıştayı”nda konuşan Türkiye İletişim ve Medya Federasyonu (TİMEF) Genel Başkanı Şakir Gürel, “Türk Medyasının içinde bulunduğu özgürlük, bağımsızlık veya sınırsız özgürlük ve içinde bulunduğu diğer karmaşalardan kurtulması için Barolar Birliği, Türk Tabipler Birliği veya Odalar ve Borsalar Birliği gibi bir yapılanmaya ivedilikle gitmesi şart” dedi.

Avrupa Birliği Bakanlığı tarafından yürütülen Sivil Toplum Diyaloğu Programı kapsamında, medya, sivil toplum ve kamu kuruluşu temsilcileri “AB Konularında Etkin İletişim için Diyalog “Türk Medyasının Birliğe İhtiyacı Var” 3Çalıştayı”nda bir araya geldi. İki gün süren, Brüksel’den ve Türkiye’den uzmanların katılımıyla AB konularında güçlü iletişimin sağlanması için medyanın, sivil toplum kuruluşlarının ve kamunun rolü ele alındığı çalıştayda, Sivil Toplum Diyaloğu kapsamında iki ayrı AB projesi uygulayan Türkiye İletişim ve Medya Federasyonu Genel Başkanı Şakir Gürel, bir sunum yaparak Türkiye’de medya ve AB ilişkilerini değerlendirdi.

Lokalde Ünye-Ordu Medyasını, Genelde ise Anadolu Medyasını kapsayan, ÜNYE’DEN DÜNYA’YA AB ile MEDYA AÇILIMI, ANADOLU’DAN AVRUPA’YA MEDYA AÇILIMI başlıklı iki ayrı proje uyguladıklarını belirten TİMEF Genel Başkanı Şakir Gürel, “30 yılı aşkın bir süredir Medya sektörünün her alanında çalıştım. Bunun bir gereği ya da sonucu olsa gerek, 2012 yılında kurulan İletişim ve Medya Federasyonu Başkanlığına seçildim. Kuruluşundan itibaren Federasyon olarak sektörün içinde bulunduğu durum, özellikle Anadolu Medyasının sorunları ve çözüm önerileri konusunda yapılması gerekenlerle ilgili çalışmalara öncülük etmek adına bir çok çalışmaya imza attıktan sonra gördük ki, Medya alanında yaşadığımız bir çok sorun var ve bunu sektördeki sivil toplum kuruluşlarından biri olarak bizim kendi kaynaklarımızla, Dünyayı ve Avrupa’yı da görmeden, oradaki uygulamaları, yenilikleri incelemeden aşmamız mümkün değil. En azından Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Bunun üzerine Anadolu Medyası ile Avrupa Medyasını buluşturmak, entegrasyonu sağlamak gerektiği düşüncesinden hareketle, bir AB Projesi yazmaya karar verdik. Lokalde Ünye-Ordu Medyasını, genelde ise Anadolu Medyasını kapsayan, ÜNYE’DEN DÜNYA’YA AB ile MEDYA AÇILIMI, ANADOLU’DAN AVRUPA’YA MEDYA AÇILIMI başlıklı iki ayrı proje uyguladık” dedi.

“Türk Medyasının Birliğe İhtiyacı Var” 2Proje kapsamında bir çok etkinliğe imza atıklarını ifade eden TİMEF Genel Başkanı Şakir Gürel, “Proje kapsamında gerçekleştirdiğimiz eğitim, seminer ve forumlardan sonra elde ettiğimiz çıktıları bir kaç ana başlıkta topladığımızda; Medya’da teknolojiden önce bilgi ve habercilik anlamında kaliteli içeriklerin oluşturulması gerektiği, Bugün Türkiye’de her ay ortalama 25 bin euro ödeyerek uydu teknolojileri ile yayın yapmanın veya bunu hedef olarak koymanın Anadolu Medyası’nı kelimenin tam anlamı ile batırdığı, bunun yerine kaliteli içerikle mobil teknoloji veya IP üzerinden yayın yapmanın ekonomik anlamda çok daha uygun olduğu, kaldı ki yayıncılığın artık mobil teknolojiye ve elektroniğe çevrildiği, Türk Medyasında özürlük ve bağımsızlık sorunları kadar tanımsız, sınırsız bir özgürlük ve karmaşa yaşandığı, bununla ilgili bir düzenleme/tedbir/çözüm, adı her ne olursa olsun bir çare bulunmadığı takdirde önümüzdeki süreçte medya özgürlüğü veya medyaya baskı başlıkları ile şikayetlerin çok daha artacağı gibi sonuçlar, durum tespitlerinde bulunduk” dedi.

ÜNYE’DEN DÜNYA’YA AB ile MEDYA AÇILIMI projesi kapsamında yurt dışındaki eş başvuranımızın faaliyet gösterdiği Hollanda Amsterdam’a, ANADOLU’DAN AVRUPA’YA MEDYA AÇILIMI projesi kapsamında da, yurt dışındaki eş başvuranımızın bulunduğu Belçika Brüksel’e çalışma ziyaretleri gerçekleştirdiklerini belirten Gürel, “Bu ziyaretler, görüşmeler, incelemeler ve toplantılardan sonra elde ettiğimiz çıktıları ise, Özellikle Anadolu Medyasında, başta ekonomik olmak üzere çeşitli nedenlerle teknolojiyi yeterince kullanmadığımız, bunun yerine emek yoğun çalışmalarla bu açığı kapatmaya çalıştığımız, Avrupa insanının ve Türk insanının olduğu gibi medya kuruluşlarının ve mensuplarının da birbirlerine karşı önyargılarının bulunduğu, ancak bu önyargıların karşılıklı ziyaretler, görüşmeler ve işbirlikleri ile aşılabildiği, 10-15 milyon nüfuslu olan, her geçen yıl nüfusları azalan ve bu duruma/nüfusa göre şekillenen söz konusu ülkelerin, nüfusu 80 milyona dayanan ve her geçen yıl artan Türkiye’deki bazı uygulamaları anlamakta, bizim onları anlamakta zorlanmamızdan daha çok zorlandıkları ve bunun doğal karşılanması gerektiği, Türk Medyasının Avrupa’daki haber ve faaliyetlerinin, olması gerektiğinden çok az olduğu, bunun bir şekilde artırılması için yol ve yöntemlerin geliştirilmesi gerektiği, Türk Medyasının içinde bulunduğu özgürlük, bağımsızlık veya sınırsız özgürlük ve içinde bulunduğu diğer karmaşalardan kurtulması için Esnaf ve Sanatkarların yapılanmaları, Barolar Birliği, Türk Tabipler Birliği veya Odalar ve Borsalar Birliği gibi bir yapılanmaya ivedilikle gitmesinin, olmazsa olmaz olduğu gibi tespitlerde bulunduk. Şimdi geldiğimiz noktada, yukarıdaki tespitlerimizden yola çıkarak, kanunla ama gerçek anlamda özerk ve bağımsız TÜRK MEDYA BİRLİĞİ kurulması için çalışmalarımıza başladık. Ve bununla ilgili de bir proje hazırlığı yapıyoruz” diye konuştu.

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.