AB Yolunda Türkiye -15

Yazı Dizisi Aynur52tan52@hotmail.com

KENT İÇİ YAYALARINDIR
AB ülkelerinde ve tüm dünya ülkelerinde otoyollar vardır ve kullanılıyorlar. Ancak diğer ulaşım yolları ile karşılaştırıldığında durum son derece dezavantajlıdır.

Otoyol ve yolların genişlemesi gibi alışılmış otomobil odaklı yatırımlardan, en az yoksullar yararlanabiliyorlar.

Toplu taşıma imkânı olsa bile, bu ulaşım türü çoğunlukla güvensiz ve pahalıdır. Karma trafik şeritlerindeki özel araçların neden olduğu tıkanıklık sonucu, hızlı olunamıyor.

Kent içlerinde ise; var olan yolların genişletilmesi ve bina kapasiteleri çok maliyetlidir. Yapılan çalışmalarla; her şehirde kara araçları ile nüfus, orantılı arttığı için ancak birkaç yılı kurtarabilecektir.

Hükümetler; kaliteli, sürdürülebilir ulaşıma yatırım yaparak; yürümeye, bisiklete binmeye ve toplu taşımaya öncelik vererek, toplumsal ve ekonomik eşitliği artırabilir ve yoksuların yaşamasını iyileştirebilir.

Yoksul ve gelişmekte olan ülkelerin çalışan nüfusunun 3-4 saatleri işten eve gidiş-dönüş yolunda geçiyor.

KADINLARDA ULAŞIM GÜVENLİĞİ
Kadınlar da ulaşım sistemleri nedeniyle toplumsal dışlanma yaşıyorlar. Gitmek zorunda oldukları yerler ana yoldan uzak oldukça; bu durum zaman ve para açısından daha maliyetli oluyor.

Ayrıca, kültürel ve güvenlik etkenleri, kadınların bisiklet gibi bazı ulaşım araçlarını kullanmalarını ya da hava karardıktan sonra toplu taşıma araçlarına binmelerini engelliyor.

Halen dünya genelinde yollarda 1.2 milyondan fazla insan hayatını kaybediyor. 50 milyon kişi yaralanıyor. Bu ölümlerin % 90’ından fazlası, dünya genelindeki karayollarının yarısından azını barındıran gelişmemiş ya da gelişmekte olan ülkelerde yaşanıyor.

Günümüzde trafik kazalarında ölüm oranı Dünya’da 9. sırada; 2030 yılında ise 5.liğe çıkması bekleniyor.

Kanserden fazla ölüm nedeni olan karayolları kazalarının küresel maliyeti 518 milyar dolardır. Öyle ise; tek çözüm, kent içinde bisiklet, toplu taşıma, kentler arası raylı sistem, uluslararası hava ve deniz yolları ulaşımlarının teşvik edilmesidir.

Aynur Zeren Tan