Yayınlanma Tarihi: 31 Ağustos 2015 — okunma
5 Eylül 2015 Cumartesi günü Ankara’da Muhtarlar Konfederasyonu Genel Kurulu var. Epey zamandan beri Ordu bölgesinde sürekli iletişim halinde olduğum muhtar dernekleri mensubu dostlarım ve şimdiki Konfederasyon Başkanı Sayın Hüseyin Akdeniz’in konuğu olarak aralarında olacağım. Bu nazik davetlerine teşekkür ediyorum. Onlarla ilgili birkaç yazı kaleme almıştım. Genel Kurullarına da katılıp sorunlarını burada bir kez daha dinleme imkânı bulacağım.
Demokrasi sancılarımızın yeniden başladığı bu günlerde önemli bir kongre. Siyasette meydanı boş bulup köşe kapmaca oynayanların da yakından takip etmesini öneriyorum bu önemli toplantıyı. Konuşulanların iyi değerlendirilmesi gerek. Demokrasimizi yüceltmenin en önemli yollarından biri, muhtarlarla muhtar yürüme gücümüzü artırmaktır bana göre.
Muhtar yürümek adlı makalemde seçilmiş, seçkin, davranışlarında özgür olan, dilediğini yapan anlamlı muhtar sözcüğünden muhtariyet verme kavramı üretildiğini açıklamıştım. Bunun da anlamı seçilmişliğiyle seçkinleşmiş olanlara davranışlarında özgür olabilme, dilediğini yapabilme hakkı vermekti. Ancak muhtarlar bu açıklamanın gerçek hayatta doğru olmadığını, siyasetçilerimizin kendilerini oy alma aracı gördüklerini, kendilerinin dar bölgelerde halka hizmet götürmek için yeterince özgür bırakılmadıklarını söylüyorlar. Çoğu zaman belediye başkanlarından, mülki amirlerden yakın ilgi görmediklerini, isteklerinin ve önerilerinin hiç ciddiye alınmadığını bu nedenle özgürce halka hizmet götürme sorunlarının olduğunu sürekli dile getiriyorlar.
Sayın Cumhurbaşkanımızın davetlerine giden muhtar dostlarımla görüştüm. Başlangıçta davet edilmelerinden çok memnundular. Devletin zirvesi kendilerini önemsemişti. Onlara hitap etmişti. Bunu her yerde dile getiriyorlardı. Ancak oraya gidip hitabet dinlemek, resim çektirmek dışında bir şey yapmadıklarının farkına varmışlar sonra. Şimdi kendilerinin de memleket sorunlarıyla ilgili seçtikleri temsilciler aracılığıyla açıklama yapmak istediklerini, bunların da gündeme verilmesi gerektiğini ileri sürüyorlar. Ayrıca muhtarlardan veya onların tercih ettiği kimselerden de milletvekili adayı olması için partilerin hiçbir çalışması olmadığından yakınıyorlar.
Haklı buluyorum onları, onların baştacı edilmesi demokrasi muhtariyeti oluşturacaktır. Yani demokrasi seçkinleşmiş duruma yükselecektir. Özgürleşmeyi kitleler muhtarlar eliyle kolay kazanır çünkü. Bir mahalle sakini, derdini gelip muhtara çok rahat yanabiliyor. Yüzyıllar içinde bu kültür oluşmuş bizde. Bu önemli bir birikim. Neden yararlanmayalım ki? Halkın nabzını ölçme, dolayısıyla demokrasiyi yüceltme kaynağıdır muhtarlıklar. Gerçekten onlara muhtariyet vermek lazım. Söz gelimi tekrar seçim kararı almadan önce onlara bir şey soran oldu mu? Kendilerine herhangi bir anket formu doldurtan siyasetçi oldu mu? Ben sordum bir çok muhtar dostuma. Bu seçim sonuçlarında kayda değer bir değişiklik olmayacağı kanısındalar. 53 binin üstünde muhtar var ülkemizde, bunlara sık sık anket formu doldurtmanın maliyeti ne ki? Anket şirketleriyle iş yapacağınıza, millî iradeyi muhtarların nabzından ortaya çıkarın. Bütün memleket sorunları hakkında sık sık görüşlerini alabileceğiniz bir iletişim sistemiyle siyasî hatalarınızı da önlemiş olursunuz. Böylece demokrasiye muhtariyet verir, millî iradeye göre yönetiminizi şekillendirirsiniz. Demokrasi muhtariyeti muhtarların birikimlerini değerlendirmeden geçiyor. Onları halk seçiyor, halkın temsilcilerine niye güvenmiyoruz ki? Bütün sivil toplum kuruluşlarıyla bu iletişim ağı kurulmalı bence ama muhtarların yeri çok başka. Bunun bilincinde olmalı siyasetçiler.
170 üzerinde muhtar dostumla Ünye’de bir toplantı yapmıştık. Bütün yöneticileri de davet ettim, kimse katılmadı. Ünye muhtarlar Derneğinin Genel Kuruluna katıldım, ne bir vekil gördüm ne yönetici(!) Böyle demokrasi gelişmez. Kitlelere açılmanın yolu muhtarları söz sahibi yapmaktan geçer, bırakalım şu dar kadroculuk anlayışını, köşe kapmaca oynamaktan vaz geçelim artık, muhtar yürümek, muhtarlarla yürümekle mümkündür, kuralım artık demokrasi muhtariyetini!
Bu duygu ve düşüncelerle Muhtarlar Konfederasyonu Genel Kuruluna ve dostum Sayın Akdeniz’e başarılı çalışmalar diliyor, her zaman ve her yerde yanlarında olacağımı arz ediyorum. Saygılarımla…