son haberler

Oynamıyoruz

Yayınlanma Tarihi: 24 Ağustos 2015 okunma

Ahmet ALTUN bizimahmet52@hotmail.com

CHP ile MHP kurulacak seçim hükümetinde yer almayacaklarmış. İki sayın lidere de şunu söylemekten kendimi alamıyorum maalesef: Bu ne güçlü zekâ, akıllara seza! Oyun oynayan çocukların mızıkçılık yapmak için “oynamıyorum” demesinden ne farkı var bu açıklamanın Allah aşkına? “Kardeşim sen seçim hükümetinde görev almayınca hükümetin kurulamayacağına dair bir yasa maddesi mi var? Girmesen girme hükümete. Canıma minnet, daha iyi… devletten iyice uzak kalır, hiçbir doğru bilgiye ulaşamadan meydanlarda bağırır durursun. Millet de bunlar hükümet olmayı bilmiyor der, bir daha da oy moy vermez sana” demezler mi adama? HDP sizin gibi çocukça oynamıyorum demedi, seçim hükümetine gireceğini açıkladı. Bunu üzerine sosyal medyada Sayın bahçeliye bir vatandaş bakınız ne diyor? “HDP’ye oy verenlere şerefsiz dedin ama şimdi sen bakanlık veriyorsun, bu durumda biz sana ne diyelim?”   Vatandaşın eleştirisindeki mantık ne? Bir takım ilkeler, kurallar yüzünden doğru hareket ettiğini sanma. Olaylar senin kurallarını değiştirmemen yüzünden öyle bir gelişir ki “hata ettim” demeye yüzün de olmaz, halin vaktin de. Sahip çıkmak gerektiğini söylediğin devletin de milletin de şer güçler elinde inim inim inler, sen de karanlıklar içinde ne yana gideceğini bilemez, haykırır durursun. Uzlaşma taviz vermeyle olur, esnek hareket edebilmeyle… Dayatmacılıkla ancak çatışma kültürü doğar, büyür, gelişir. Hatırlasanıza 12 Eylül 1980 öncesini. Niye ders almıyorsunuz? Mızıkçı oyun çocukları gibi iki de bir dilinizde bir söz: Oynamıyoruz!

Lütfen devlet adamı olmaya özenin biraz, olamıyorsanız kurallar içinde boğulmaya mahkûm ettiyseniz kendinizi, bu vasıfta olabilecek dava arkadaşlarınıza devredin görevi, kan gövdeyi götürüyor ülkede. Fransa’da bir terör olayı meydana geldi, bütün dünya oraya üşüştü. Var mı bize gelen giden?

Senin ülkeni ortadoğu batağına saplamak, çatışmalar içine sürüklemek için seferber olmuş bütün dünya. Niçin uyanmıyorsun? Ülke menfaati uzlaşmayı gerektiriyorsa, kurallar-ilkeler dursun yana, fırtınalar dursun yana, yol ver Türk’ün bayrağına(!) Hükümete gir de yol ver!

21 Ağustos tarihli Hürriyette Sayın Kılıçdaroğlu ağır suçladı, kanla besleniyor haberi vardı: Erdoğan yarattığı terör sonucu kanla beslenerek millete başkanlığı dikte ettirmek istiyormuş. Tam 12 Eylül öncesi bir suçlama örneği. Suruç olayları ardından terör örgütleri üstüne devlet gücünün gönderilmesi gerekçesiyle ileri sürülüyor. Bir suçlama da internette okudum, diyor ki bir dernek başkanı: Suruç olayında ölenler zaten kendilerindendi, onlar madurdu. Madur oldukları halde dağları niye bombaladınız ki? Böylece şiddeti yeniden tetiklemiş oldunuz.

12 Eylül öncesinde de böyle olurdu hep. Biri gelir kahve tarar veya kitleleri tahrik edici bir eylem yapar, ardından ortalık karmakarış olurdu. Devletin içine de hassasiyeti olan grupların içine de sızan karanlık güçler bu tür organizasyonları yürütürken politikacılar da birbirini suçlardı. Farkında olmadan taraf olurlar ve kitlelerin üstünde bölünme baskısı kurarlardı. Tarih tekerrür ediyor. Buna sorumluluk sahibi devlet adamlarının izin vermemesi lazım. Suçlama yoluyla ne barışın ne de uzlaşmanın sağlanamayacağını düşünmeleri; akıllıca bütün ilkeleri, prensipleri, kuralları, kırmızı çizgileri bir yana bırakmaları şart. Gün sorumlu davranma, birlikte hareket etme günü!

Çocuk oyunu oynamıyoruz!

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KAZMA KÜREK HAZIR OLSUN

28 Şubat 2020 okunma
Suriye- İdlib’de rejim güçleri Rusya’nın desteğiyle sivillerin üstüne bomba yağdırıyor. Halbuki Rusya, İran ve Türkiye anlaşmışlar orayı güvenli bölge ilan etmişlerdi. Onca uyarılara rağmen sivil kanı akmaya devam ediyor. Rusya sözünde durmuyor.... Devamını Oku

Ah Şu Kapitalizm

31 Ocak 2020 okunma
Rusya’nın dağılmasından sonra Dünya kapitalizmin acımasız kuralları içinde savaşmaktadır. Amerika’nın başını çektiği bu düzen vahşiliğini her yerde her alanda göstermektedir. Artık uygarlık, medeniyet, insan hakları gibi kavramlar malesef tarihin... Devamını Oku

Sana Dua Ediyorum 2020

31 Aralık 2019 okunma
O kadar çok sorunlarla yeni yıla giriyoruz ki dua etmekten başka çaremiz yok. Şayet yeni yılın sonunda başımızdaki sorunların yarısından dahi kurtulmuş olsak bunu mutluluk vesilesi sayarım.  Hadi ondan da vazgeçtim mevcut olana yenileri eklenmesin diye dua... Devamını Oku

Ya Tutarsa…!

29 Kasım 2019 okunma
3 Aralık Dünya Engelliler Günü vesilesiyle çeşitli etkinlikler düzenlenecek. Hükümet yeni vaadlerde bulunacak, çeşitli kişi, kurum, kuruluşlar gönül alıcı mesajlar yayımlayacaktır. Tabiki 4 Aralık günü hayaller yerini gerçek yaşama bırakacaktır. Ben... Devamını Oku

Ses Ver Hanım Abla

13 Kasım 2019 okunma
Kasım ayında olmamıza rağmen bahar havası yaşıyoruz. Sabah akşam serin, geceler ise ayaz geçiyor. Ben de yaz aylarında yazmam gereken yazıyı Kasım ayının bu sıcak günlerinde yazmaya karar verdim. Yazılı ve görsel medyada kadın tacizi, kadına şiddet... Devamını Oku

Harekat Değil Bu Bir Savaş!

25 Ekim 2019 okunma
Hükümet açıklamalarında Suriye’deki fiili durumun savaşa değil terör harekatı veya operasyınu dese de yaşananlara bakınca aynı fikirde olmadığımı belirtmek istiyorum. Görünürde Kuzey Suriye’de operasyondayız ama aynı zamanda Amerika-Rusya İran-Avrupa... Devamını Oku

Ayağınızı Denk Alın!

9 Ekim 2019 okunma
6 Temmuz tarihli “İKİNCİ YARI ZOR GEÇECEK” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Gerçekten de zor geçiyor. Karadeniz Bölgesi’nde hala fındık parasının gölgesi devam ediyor. Ancak son üç ayda onun da etkisi ortadan kalacağı için biraz daha... Devamını Oku

Bayram Müjdeleri

9 Ağustos 2019 okunma
Tabiki ben ekonomi uzmanı değilim ama bu alandaki bazı hassas alanları gayet iyi biliyorum. Öncelikle bütün sektörlerde göstergeler negatif olsa da bankacılık sektörü ayaktaysa biraz dikkatle işler düzelir demektir. İkinci sırada ise inşaat sektörü gelir,... Devamını Oku

ABD’den Yar Olmaz!

31 Temmuz 2019 okunma
Türkiye, Suriye krizi başladığından bugüne kadar sözüm ona stratejik ortağımız ABD ile görüşüyor, çeşitli kararlar alınıyor, sözler veriliyor. Ancak ABD Türkiye’nin yararına olan hiçbir konuda alınan kararlara  uymamış, verilen sözleri... Devamını Oku

İkinci Yarı Zor Geçecek

6 Temmuz 2019 okunma
Temmuz ayı ile birlikte yılın ikinci devresini yaşamaya başladık. İlk altı ayı yerel seçim kampanyalarıyla geçirdik. Bitii gitti ama bu yılın ikinci devresi çok zor ve çetin geçecek. Öncelikle ekonomik sıkıntılar; başta esnaf kardeşlerimiz olmak üzere... Devamını Oku