son haberler

VATANDAŞLIK SORUNU

Yayınlanma Tarihi: 15 Temmuz 2016 okunma

Ahmet ALTUN bizimahmet52@hotmail.com

Türkiye’nin gündemi her zaman yoğundur ama Suriyelilere vatandaşlık verilmesi konusu, çok tartışılmaya başlandı. Bizde kendi görüşlerimizi okuyucularımıza aktaralım. Aslında biz göçmenlere alışkınız ama Güneydoğu da canımız yanarken şehitler verilirken toplum olarak daha hassas bir dönemden geçiyoruz. Bu gayet doğaldır ama işin aslını da kaçırmayalım. Mesela; Mülteci, Sığınmacı ve Göçmen kelimeleri farklı özellikler taşıyor. Örneğin Mülteci global yasalara, Sığınmacı ulusal yasalara tabidir. Biz Suriyelileri sığınmacı olarak kabul ettik önce bunu bilelim.

Suriye’den sığınmacı olarak gelen derken kastedilen Suriye sınırından geçiş yapanlar kast ediliyor ama onların içinde diğer ülkelerden, Afrika’dan, Asya’dan gelenler daha çoğunlukta. Biz Suriyelilere vatandaşlık vereceğiz, bu sayı vatandaşın düşündüğü kadar yüksek bir sayı değil. Rakamla konuşalım, 3 milyondan fazla Suriye’den gelen sığınmacı var, Suriye etiketi taşıyanlar 1 milyon bile zor çıkar. Ayrıca bunların oturma süreleri, iş ve meslek yetenekleri ve teröre bulaşmamış olma gibi şartlarla elediğinizde geriye fazla bir rakam kalmıyor. Vasıfsız işçilerin çalıştığı alanlar ise bizim çalıştığımız alanlar değil. Oralarda Suriyelilerden önce Kürtler ve Kafkasya’dan gelenler çalışıyordu, şimdi Suriye sınırından giriş yapanlarda bunlara eklendi o kadar.

Bana göre asıl sorun Suriyelilere vatandaşlık hakkı verilmesi değildir. Bizim Ege boyları Balkan göçmenleriyle, Doğu Anadolu Güney Asya göçmenleriyle, Güneydoğu Anadolu Arap göçmenleriyle ve Karadeniz Kafkas göçmenleriyle doludur. Bunların hepsi Türk vatandaşıdır. Suriyelilerde vatandaşımız olur kaynaşırız ama gözden kaçan tartışmadığımız bir konu var; yazının başında bunların hepsi Suriyeli değil dedik, bunlar Suriye sınırından giriş yapanlar. İçlerinde kimliği olmayan, kim olduğu belli olmayan bir sürü insan var. Sınırda kendi beyanı esas kabul edilmiş, kampa alınmış veya akrabama gidiyorum diye topluma karışmış. İşte bunları nasıl ayırt edeceğiz? Hani dedik ya doğuda canımız yanıyor, ya bunlardan bir grup P.K.K ya katılırsa veya İŞİD adına bireysel eylem yaparsa ne olacak? Sınırdan geçip dolaşan terörist var mı veya Suriye’de kadın-çocuk öldürüp Türkiye’ye kaçanlar var mı, bunları nasıl anlayacağız, sormaya kalksan adamda kimlik yok, olsa da karşıda soracağın muhatap yok.

Biz genlerimizden gelen açık sofra kültürümüzle 3,5 milyon Suriyeliye bakıyoruz, bakamaya devam edelim sorun yok ama başkalarının huzuru, güvenliği ve mutluluğu benimkini riske sokuyorsa orada biraz düşünmekte yarar var.

Öncelikle hükümetin güvenliğimizi sağlama konusunda daha kapsamlı açıklamalar yapması gerekir, bugüne kadar konuşulanlar doğrusu beni pek tatmin etmedi. Mühendisi, Doktoru, Sermaye sahibini vatandaş yapmışsın bunda tabi ki sorun yok.

Sağlıcakla Kalın…

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KAZMA KÜREK HAZIR OLSUN

28 Şubat 2020 okunma
Suriye- İdlib’de rejim güçleri Rusya’nın desteğiyle sivillerin üstüne bomba yağdırıyor. Halbuki Rusya, İran ve Türkiye anlaşmışlar orayı güvenli bölge ilan etmişlerdi. Onca uyarılara rağmen sivil kanı akmaya devam ediyor. Rusya sözünde durmuyor.... Devamını Oku

Ah Şu Kapitalizm

31 Ocak 2020 okunma
Rusya’nın dağılmasından sonra Dünya kapitalizmin acımasız kuralları içinde savaşmaktadır. Amerika’nın başını çektiği bu düzen vahşiliğini her yerde her alanda göstermektedir. Artık uygarlık, medeniyet, insan hakları gibi kavramlar malesef tarihin... Devamını Oku

Sana Dua Ediyorum 2020

31 Aralık 2019 okunma
O kadar çok sorunlarla yeni yıla giriyoruz ki dua etmekten başka çaremiz yok. Şayet yeni yılın sonunda başımızdaki sorunların yarısından dahi kurtulmuş olsak bunu mutluluk vesilesi sayarım.  Hadi ondan da vazgeçtim mevcut olana yenileri eklenmesin diye dua... Devamını Oku

Ya Tutarsa…!

29 Kasım 2019 okunma
3 Aralık Dünya Engelliler Günü vesilesiyle çeşitli etkinlikler düzenlenecek. Hükümet yeni vaadlerde bulunacak, çeşitli kişi, kurum, kuruluşlar gönül alıcı mesajlar yayımlayacaktır. Tabiki 4 Aralık günü hayaller yerini gerçek yaşama bırakacaktır. Ben... Devamını Oku

Ses Ver Hanım Abla

13 Kasım 2019 okunma
Kasım ayında olmamıza rağmen bahar havası yaşıyoruz. Sabah akşam serin, geceler ise ayaz geçiyor. Ben de yaz aylarında yazmam gereken yazıyı Kasım ayının bu sıcak günlerinde yazmaya karar verdim. Yazılı ve görsel medyada kadın tacizi, kadına şiddet... Devamını Oku

Harekat Değil Bu Bir Savaş!

25 Ekim 2019 okunma
Hükümet açıklamalarında Suriye’deki fiili durumun savaşa değil terör harekatı veya operasyınu dese de yaşananlara bakınca aynı fikirde olmadığımı belirtmek istiyorum. Görünürde Kuzey Suriye’de operasyondayız ama aynı zamanda Amerika-Rusya İran-Avrupa... Devamını Oku

Ayağınızı Denk Alın!

9 Ekim 2019 okunma
6 Temmuz tarihli “İKİNCİ YARI ZOR GEÇECEK” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Gerçekten de zor geçiyor. Karadeniz Bölgesi’nde hala fındık parasının gölgesi devam ediyor. Ancak son üç ayda onun da etkisi ortadan kalacağı için biraz daha... Devamını Oku

Bayram Müjdeleri

9 Ağustos 2019 okunma
Tabiki ben ekonomi uzmanı değilim ama bu alandaki bazı hassas alanları gayet iyi biliyorum. Öncelikle bütün sektörlerde göstergeler negatif olsa da bankacılık sektörü ayaktaysa biraz dikkatle işler düzelir demektir. İkinci sırada ise inşaat sektörü gelir,... Devamını Oku

ABD’den Yar Olmaz!

31 Temmuz 2019 okunma
Türkiye, Suriye krizi başladığından bugüne kadar sözüm ona stratejik ortağımız ABD ile görüşüyor, çeşitli kararlar alınıyor, sözler veriliyor. Ancak ABD Türkiye’nin yararına olan hiçbir konuda alınan kararlara  uymamış, verilen sözleri... Devamını Oku

İkinci Yarı Zor Geçecek

6 Temmuz 2019 okunma
Temmuz ayı ile birlikte yılın ikinci devresini yaşamaya başladık. İlk altı ayı yerel seçim kampanyalarıyla geçirdik. Bitii gitti ama bu yılın ikinci devresi çok zor ve çetin geçecek. Öncelikle ekonomik sıkıntılar; başta esnaf kardeşlerimiz olmak üzere... Devamını Oku