son haberler

Kitlelerden Doğru Bilgiye…

Yayınlanma Tarihi: 23 Ekim 2015 okunma

Ahmet ALTUN bizimahmet52@hotmail.com

Bugüne kadar kitle partisi kuramadık. Bunu yapamadığımız için de birlik siyasetini
yani iki ana partide çok çeşitli fikirleri kümelendirmeyi başaramadık. Fikir
özgürlüğü adına küçük küçük birçok parti kuruluyor belli kadrolarla ve bekliyorlar
tabelalarının altında. Fikirleri kenarlarda köşelerde kalakalıyor insanların.Niye? Çünkü iki
büyük partinin köşebaşı kadrolarına kendilerini kabul ettirmeleri zor, hatta mümkün değil.
Oysa kitlelerin oyuyla karar veren iki büyük partinin temel ilkelerine göre tercih yapsa
çeşitli fikir sahipleri; birlik siyasetiyle adalet sağlanır, dedikodu ortadan kalkar, doğru bilgi
akışına yol açılır. Kadro partilerinin en büyük handikapı dedikoduyla parti genel
merkezlerine hatalı bilgi akışı, bunun sonucu da yanlış tercihlerin yapılmasıdır. Yanlış
tercih ve kararları ancak kitlelerin oy çokluğu engeller, böylece ileri demokrasiye ulaşırız.
Manas Destanı’nda dedikodunun etkisi bakınız nasıl anlatılıyor? Manas’ın oğlu Semetey
babasının gücüne ulaşıp birliği dirliği sağlamaya çalışırken kuzeninin düşmanlığıyla
karşılaşır. O kuzenin anası Akerkeç bunu önlemek için oğluna şöyle seslenir:
“Ey oğlum, Semetey senin kardeşindir. Analarınız aynı babanın kızlarıdır. Siz kardeş
çocuklarısınız. Çarpışırsanız âlem ne diyecek? Oğlum, bu yapacağın iş akıl işi değil. Sen
onun üzerine ordu sevk edeceğine, armağanlarla yanına git. “Yuvamız bir kardeşim”,
“bölem”  deyip onu ziyaret et. O zaman sana istediğini verecektir. Semetey’e karşı
düşmanca hareketine hiç razı değilim.” Oğul Ümetey’in cevabı da şöyledir:
“Kulağıma çalındığına göre halk ‘Ümetey, babasının hakkını aramadı.” diye dedikodu
yapıyormuş. Kimse “Babasının dökülen kanının değerini aramadı.” dememeli. Babamın
hakkını aramaya karar verdim anne!”
Dikkat ederseniz ana öğüdünü verirken “Alem ne der?” diyor. Oğul da kendini haklı
çıkarmak için dedikodu baskısını diye dile getiriyor. Demek ki dedikoduya yol açacak gizli
kalmış ilişkiler varmış. Halk önünde şeffaf olunamamış. Bu nasıl rehber olmalı bize?
İki ana partide toplanan kitlelerin oyuyla doğru bilgiye ulaşmalıyız. Tepeden inme kararlar
dedikodu zemini oluşturuyor. Kararlar, tercihler şeffaflıkla kitle oyuna sunulursa millî irade
tecelli eder. Kimse onlar hakkında dedikodu üretemez.  Gerçeğe dayanmayan kötü niyetli
dedikoduların dalga dalga yayılması söz konusu olamaz. Dedikodu süzgecidir
çoğunluğun iradesi, yararlanmak gerekir.İki ana partide özgür fikirlerle birlik siyaseti
için, gerçek demokrasi için kitlelerden doğru bilgiye ve doğru yönetimlere diyor, halkın
nabzını tutan partisiz muhtarlardan bu konuda yararlanabileceğimizi düşünüyorum. Muhtar
temelli yönetim modeli oluşturarak kitle partilerine ulaşabiliriz. 19 Ekim onların günü ilan
edildi, bundan çok etkilendim ve kendilerinin yakından bildiğim derdini dile getirmek için
yazdığım şiiri onlara armağan ediyorum:
Muhtarın derdi
Halkın derdi bende… Gamı,  kederi…
Sorarlar ki işin ne, hangi seferi yaptın bizim için de yaktın feneri?
Ey devletim, milletimin kaderi madem ki senin elinde, dinle sesimi,
Lütfen…  Dinle tasamı, kıvancımı, sevincimi…
Halkın ışığıyım ben, yanmaktayım  bak, dinleye dinleye dertleri.
Sen de dinle beni, ey devletim, sen de dinle…
Dalga dalga… Işık ışık yüreğim
Biliyorsun ki…hırsız önce ışığı söndürür, sonra çalar!
Biliyorsun ki…çalmak istiyorlar  demokrasiyi,
Çalmak istiyorlar cumhuriyetimizi…
Yönetimde söz hakkı ver bana, güç ver  ki…
Halkıma açık kollarım kapanmasın hiç,
Sözüm söz, ben sönmeyeceğim hiç,
Devletim, milletim için susmayacağım hiç…
Verdiğin güçle çözmek isterim  her derdi,
Güç ver bana ey devletim,
Başımın tacı milletim!

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KAZMA KÜREK HAZIR OLSUN

28 Şubat 2020 okunma
Suriye- İdlib’de rejim güçleri Rusya’nın desteğiyle sivillerin üstüne bomba yağdırıyor. Halbuki Rusya, İran ve Türkiye anlaşmışlar orayı güvenli bölge ilan etmişlerdi. Onca uyarılara rağmen sivil kanı akmaya devam ediyor. Rusya sözünde durmuyor.... Devamını Oku

Ah Şu Kapitalizm

31 Ocak 2020 okunma
Rusya’nın dağılmasından sonra Dünya kapitalizmin acımasız kuralları içinde savaşmaktadır. Amerika’nın başını çektiği bu düzen vahşiliğini her yerde her alanda göstermektedir. Artık uygarlık, medeniyet, insan hakları gibi kavramlar malesef tarihin... Devamını Oku

Sana Dua Ediyorum 2020

31 Aralık 2019 okunma
O kadar çok sorunlarla yeni yıla giriyoruz ki dua etmekten başka çaremiz yok. Şayet yeni yılın sonunda başımızdaki sorunların yarısından dahi kurtulmuş olsak bunu mutluluk vesilesi sayarım.  Hadi ondan da vazgeçtim mevcut olana yenileri eklenmesin diye dua... Devamını Oku

Ya Tutarsa…!

29 Kasım 2019 okunma
3 Aralık Dünya Engelliler Günü vesilesiyle çeşitli etkinlikler düzenlenecek. Hükümet yeni vaadlerde bulunacak, çeşitli kişi, kurum, kuruluşlar gönül alıcı mesajlar yayımlayacaktır. Tabiki 4 Aralık günü hayaller yerini gerçek yaşama bırakacaktır. Ben... Devamını Oku

Ses Ver Hanım Abla

13 Kasım 2019 okunma
Kasım ayında olmamıza rağmen bahar havası yaşıyoruz. Sabah akşam serin, geceler ise ayaz geçiyor. Ben de yaz aylarında yazmam gereken yazıyı Kasım ayının bu sıcak günlerinde yazmaya karar verdim. Yazılı ve görsel medyada kadın tacizi, kadına şiddet... Devamını Oku

Harekat Değil Bu Bir Savaş!

25 Ekim 2019 okunma
Hükümet açıklamalarında Suriye’deki fiili durumun savaşa değil terör harekatı veya operasyınu dese de yaşananlara bakınca aynı fikirde olmadığımı belirtmek istiyorum. Görünürde Kuzey Suriye’de operasyondayız ama aynı zamanda Amerika-Rusya İran-Avrupa... Devamını Oku

Ayağınızı Denk Alın!

9 Ekim 2019 okunma
6 Temmuz tarihli “İKİNCİ YARI ZOR GEÇECEK” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Gerçekten de zor geçiyor. Karadeniz Bölgesi’nde hala fındık parasının gölgesi devam ediyor. Ancak son üç ayda onun da etkisi ortadan kalacağı için biraz daha... Devamını Oku

Bayram Müjdeleri

9 Ağustos 2019 okunma
Tabiki ben ekonomi uzmanı değilim ama bu alandaki bazı hassas alanları gayet iyi biliyorum. Öncelikle bütün sektörlerde göstergeler negatif olsa da bankacılık sektörü ayaktaysa biraz dikkatle işler düzelir demektir. İkinci sırada ise inşaat sektörü gelir,... Devamını Oku

ABD’den Yar Olmaz!

31 Temmuz 2019 okunma
Türkiye, Suriye krizi başladığından bugüne kadar sözüm ona stratejik ortağımız ABD ile görüşüyor, çeşitli kararlar alınıyor, sözler veriliyor. Ancak ABD Türkiye’nin yararına olan hiçbir konuda alınan kararlara  uymamış, verilen sözleri... Devamını Oku

İkinci Yarı Zor Geçecek

6 Temmuz 2019 okunma
Temmuz ayı ile birlikte yılın ikinci devresini yaşamaya başladık. İlk altı ayı yerel seçim kampanyalarıyla geçirdik. Bitii gitti ama bu yılın ikinci devresi çok zor ve çetin geçecek. Öncelikle ekonomik sıkıntılar; başta esnaf kardeşlerimiz olmak üzere... Devamını Oku