son haberler

BİR KÜLTÜR TEMSİLCİSİ: AHMET SOYLU

Yayınlanma Tarihi: 2 Aralık 2023 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

 

Kendisi ile tanışmadan önce ismini duymuştum.

Ne zaman arkadaşlarla kültürel bir araştırmadan bahsedilse bana “Siz Ahmet Soylu’yu tanıyor musunuz” sorusunu sorarlardı. Ben de il zamanlar “hayır” cevabı versem de zamanla “İsmini sık duyuyorum” diye cevaplardım.

Ülkemiz tarihi, coğrafi ve kültürel yönden neredeyse sınırsıza yakın hususiyetler taşıyan bir ülke. Bir gün büyük şair Yahya Kemal Beyatlı’ya ülkemizin nüfusu 15 milyon iken yabancı biri sormuş: “Türkiye’nin nüfusu ne kadar” diye. Yahya Kemal Beyatlı “50 milyon” demiş. Soruyu soran şaşırmış Yahya Kemal “Bunda şaşılacak ne var biz ölülerimizle yaşarız” demiş.

Bizim ölülerimiz yoktur. Mazimiz vardır, tarihimiz vardır. Ancak onları her dem taze tutamaz unutur ve unutturursak, biz de yaşıyor sayılmayız.

Konunun Ahmet Soylu ile ne alakası var?

Ahmet Hoca gümüz tabiriyle “Yerel Tarihçi” dedikleri sınıftan sayılırsa da bence o ifadeden daha fazla. Çünkü şeklen ve cismen aramızdan ayrılmış değerlerimizi ruhen ve ilmen yaşatmaya çalışıyor da ondan. Elbette bu işleri kısıtlı imkânlarla yapıyor. Ben Kültür Bakanlığında yetkili ve etkili biri olsam her ilçeden Ahmet Soylu gibi kişileri kültürel değerleri araştırma için vazifelendirir, ülkemizin en az yüzyılını kurtarmış olurum.

Ancak bu hususta ancak şahsi gayretlerle bazı değerlerimiz gün yüzüne çıkabiliyor. Her gün aramızdan ayrılan bizi terk eden değerlerimiz var ki değil ölülerle yaşamak dirilerle yaşamaya bile vaktimiz olmuyor.

Kendi anlayışıma göre basit çalışmalar yapan biri olarak Ahmet Soylu’nun çalışmalarını takdir ediyorum. Çünkü bu tür çalışmaları yapmak için, sağlığın dışında; zaman, lojistik destek, teknolojik destek, maddi imkân ve ilmi doküman lazım. Tabii bazı bilirkişi de…

Ülkemiz dışında bütün dünyanın geçmişi bir ülkenin saysak bile yekûnu bir asrımıza bile yetişemez. Bir Amerikan şirketi temsilcisi “ Osmanlının beş yılı bizde olsa yüz yıl film çekeriz” demişti.

Ahmet Soylu ve arkadaşları şimdi bir dergi hazırlığında. Bir derginin vücuda gelmesi kolay değil. Emek ister, imkân ister, bilgi ister. Hâsılı fedakârlık ister. Ne için? Gelecek nesiller için. Tıpkı Yahya Kemal’in dediği gibi…

Yukarıda bir cümlede bahsettiğim gibi basit sayılabilecek bazı kültürel çalışma yapmakta olan biri olarak benim yaptığım çalışmaların fevkinde ve bir o kadar da yarınlara vesika teşkil edecek çalışmaları olan Ahmet Soylu’yu anlayabiliyorum. Ancak onu sadece benim değil, bazı güç sahiplerinin de anlaması lazım. İşte o zaman Ahmet Hoca yeni nesillere kültürel bir servet bırakacaktır.

Ben inanıyorum ki Ahmet Soylu sağlığı ve imkânları yettiği müddetçe bu çalışmaların içinde olacaktır. Kimseler duymasa da görmese de. Yazının tam burasında aklıma Namık Kemal’in “yere düşmekle cevher sakıt olmaz kadr-ü kıymetten.” Mısraı geldi. Günümüz söyleyişi ile mücevher yere düşmekle kıymetinden kaybetmez demek.

Ahmet Soylu şimdilik ayakta. Ayakta olduğu müddetçe de üretmeye devam edecektir. Biz de onun çalışmalarından örnekler alıp kendi sahamızda ne yapılacaksa onu yapacağız.

Ahmet Soylu’yu yapmış olduğu çalışmalardan dolayı tebrik ediyorum. Yarınlarımızı düşündüğü için de teşekkür ederim.

 

 

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

DERNEKPAZARI’NA GÖNÜL ZİYARETİ

24 Temmuz 2024 okunma
Karadeniz’i karış karış dolaşmaya karar vermiştim. Bölgeye ait bütün ilçeleri gezip görmeye karar verdiğim günden beri, önce bir ili programıma alır sonra o ilin bütün ilçelerini görmek için yola çıkardım. Yolculuğu önceden planlar, sonra yola... Devamını Oku

GÜL YÜREKLİ İNSANLAR ŞEHRİ: GÜLYALI

2 Temmuz 2024 okunma
Mayıs ayının son haftasıydı. Yine yollardaydık. Karadeniz’i karış karış karış gezmeye karar vermiştik bir kere. Her seferinde bir ili programıma alıp çıkardım sefere. Tabii evden yola çıkıp gitmeyi planladığım ile varana kadar bazı ziyaretlerim... Devamını Oku

İLKÜVEZ’İN GÖNÜL SICAKLIĞI

6 Haziran 2024 okunma
İlküvez… Ordu’nun Çaybaşı ilçesine bağlı bir mahalle. Ünye’den yaklaşık olarak 50 km uzaklıkta bir yerleşim yeri. Bundan takribi on gün önce gelen bir telefonda İlküvez’de yapışacak olan bir şenliğe benim de katılıp katılamayacağımı sordular.... Devamını Oku

20 TEMMUZ ÇAY EVİNDE BİR YUDUM SOHBET

31 Mayıs 2024 okunma
Kim ne derse desin çay evleri ülkemizin en önemli mekânlarındandır. Daha çok şehrin ana caddesi dışında kalan yerlerde, ya bir merdiven altında, ya çıkmaz sokakların sonunda ya da birkaç adımda diğer caddelere geçilecek sokak aralarında kendine yer... Devamını Oku

YUNUS EMRE İLKOKULU ZİYARETLERİM

27 Mayıs 2024 okunma
Okul ziyaretleri alışkanlığım daha emekli olmadan önce başlamıştı. Dersimin olmadığı zamanlar öncelikle yakın okulları ziyaret ederdim. Böylece hem bazı konular üzerinde bilgi alışverişinde bulunur hem de farklı kişilerle tanışmış olurdum. Öğretmen... Devamını Oku

KORGAN’DA BİR ŞELALE

7 Mayıs 2024 okunma
Bir yeri ziyaret ettiğinizde öncelikle karşılaşacağınız şeyler şunlardır: Tarihi doku, coğrafi yapı ve insan… Tarihi doku o yerde daha önce yaşamış kavim ve devletlerin günümüze kadar gelmiş “Fiziki imzaları”dır. Yani geçmişten günümüze... Devamını Oku

KÜÇÜK KALEMLER BÜYÜK HAYALLER

30 Nisan 2024 okunma
Atalarımızın “Ağaç yaş iken eğilir” sözü hayatın her sahasında bize rehber olmuştur. Olmalıdır da… Küçük yaşlarda verilen eğitim, ileri yaşlarda bize hem temel, hem de rehber olacaktır. Her bina sağlam temel üzerine konulmalıdır ki uzun süre... Devamını Oku

EL ÜCRA’DA ALUÇ ARAMAK

28 Nisan 2024 okunma
Bazen oturup araştırma yapmak bir yeri tanımak için yetmeyebiliyor. Eskilerin “Aynel yakin” diye adlandırdıkları şey öğrenmek istediğin neyse onun yakınında bulunmaktır. Alucra Giresun’a bağlı sahile uzak bir ilçe. Zaten Anadolu’da denize komşu olan... Devamını Oku

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku