Fanatik Sevgi

Ahmet ALTUN bizimahmet52@hotmail.com

Sevmek sanatı insanın en güzel meleklerinden biridir. Hayatın olmazsa olmazlarındandır. Ancak her şeyde olduğu gibi burada da ölçü ve ayar önemlidir. Zira aşırısı sizi fanatizme götürür bu da duymanız gerekenleri duymamaya, görmeniz gerekenleri görmemeye götürür. Tabiri caizse gözünüze perdeler iner, kalbiniz mühürlenir, artık doğal olma şansını kaybedersiniz.

Karşı cinsten birini çok severseniz, onun kötü ve çirkin yanlarını göremez olursunuz, hatta size gelen uyarılar dahi duymaz geçersiniz. Yıllar sonra belki bir şeyler fark edersiniz. Futbol fanatiği de öyledir. Penaltı kendi takımına verilmişse doğru karardır, ama karşı tarafa verildiyse hakem satılmıştır. Yalvar yakar onu ikna edemezsin, işi kavgaya kadar götürürler ama asla ‘sende haklısın’ dedirtemezsiniz.

Siyaset ise bütün fanatik sevgilerin ağa babasıdır, onun için en doğrusu kendi siyasi liderinin söylemleridir. Onun siyasi lideri her şeyin en iyisini söyler, en iyisini yapar asla hata yapmaz. Sanki insan değil bir melektir, bazıları uğruna kavga eder, cinayet bile işler. Siyasi liderler geldikleri makamı korumak uğruna her türlü hileye başvurur. Geçer oturur ama yandaşları onun için kendini parçalar. Şimdi birkaç örnek vermek istiyorum, lütfen bunları siyasi olarak yorumlamayın, sadece işin doğasını anlatmaya çalışıyorum. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın yapımına başladığı günden beri muhalefetin eleştiri konusu olmuştur. Odasından çatısına korumasından harcadığı enerjiye kadar tartışılıp duruyor, nihayetinde burası Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Sarayı eleştirilerinde haklı yanları mutlaka vardır. Ama burayı eleştiren siyasi liderler Amerika’daki süper malikâneyi asla ağızlarına almazlar. Müftü beyin makam aracını eleştirenler kendi yandaşlarının araçlarını görmezler. Bunun tek sebebi doğruyu yanlışı bilmediklerinden değil oy kaygısından yaparlar. İktidardakiler ise çevrelerinin etkisiyle yaptıklarının hep doğru ve hatasız olduğunu kabul ederler. Çünkü sürekli “bravo, aferin” diyenleri eksik olmaz.

Netice olarak cinsel sevgi, futbol sevgisi ve siyasi sevgiler kendi alanında kalmalıdır. Bu konudaki tartışmalar asla o alanın dışına çıkmamalıdır. Seçime çok az bir süre kala bir kez daha kaleme alma gereği duydum. Bilhassa siyaset uğruna arkadaşlığınıza ve dostluğunuza zeval getirmeyin. Herkesin fikrine saygı gösterin. 7 Haziran ile 8 Haziran aynı kişi olanlar bana göre en çok kazananlardır.lıcakla Kalın…