son haberler

Gönül ile Söyleşmek

Yayınlanma Tarihi: 23 Ekim 2020 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

İki kız arkadaştılar. Mahalle ve ilkokuldan beri arkadaştılar. Arkadaşlıkları lise son sınıfa kadar aynı çatı altında geçti.

Önceleri aynı mahallenin sakinleri iken zaman içinde arkadaşlıkları dostluğa dönüştü. Yaşları ve tahsil seviyeleri yükseldikçe dostluğun ne olduğunu daha iyi anlamaya başladılar.

Kendi evlerinde çok özel bir durum olmadığı müddetçe beraber oluyorlardı.

Çocukluklarına ait bazı alışkanlıkları yaşlarıyla bağlantılı olarak değişiyordu.

Lise çağlarına gelince hayata dair hayaller kurmaya başladılar.  Hayalleri hayata geçirmenin planlarını yapıyorlardı. Bir yandan da okuyorlardı.

Yıllar yılları kovaladı. Artık iki yetişkin olmuşlardı. Çıkan kanuna göre oy kullanma haklarına sahiptiler. Yani ülkenin geleceğine dair görüşlerini sandıkta şekillendirebilirlerdi.

Yetişkin birer ferttiler artık. Hayata dair hayaller hakikat dairesinde oluyordu.  Ayrıca hayallerine dair yapılması gerekenler imkân dairesinde yapılıyordu.

Gayret ediyorlardı. Kader insana meçhul bir kavramdı. Sebepler âleminde, sebeplere sarılıyor, gerisi ilahi takdire aitti.

Ülkede kendi yaşıtları gibi milyonlar vardı.

Milyonlarca hayat, milyonlarca hayal…

Milyonlarca beklenti…

Milyonlarca umut…

Günlerden bir gün yine buluştular.  Birbirleriyle sohbet etmek için bir “kafeterya” ya gittiler. Kafeterya denilen nevzuhur mekanlar günümüzde arz-ı endam etmiş ve bir o kadar da yaygınlaşmıştı. Kısaca “Kafe” diyenler de vardı.

Müdavimleri cinsiyet seçmiyordu.

İşte öyle bir mekâna vardılar. Bir masaya yüz yüze gelecek şekilde oturdular. Biri sustu diğeri anlattı. Diğeri anlattı biri sustu.

Bazen ikisi de aynı anda sustu…

Önlerindeki çaylar tükenince gelen görevliye yenilemesi için işaret ediyorlar, bütün süreyi sohbet ediyorlardı.

Sesleri yükselmiyordu…

Bazen beraber sustukları da oluyordu.

Kalkmaya karar verdiler. Hesap ödemek için kasaya vardılar ve hesabı ödediler. Vakur halleri devam ediyordu.

Tam ayrılacaklarken kasadaki görevli:

“Size bir şey sorabilir miyim?” dedi.

İkisi birden “buyur” dedi aniden.

Görevli kısa bir duraklamanın ardından “Siz diğer müşterilere benzemiyorsunuz. Oturduğunuzdan beri sizi takip ettim. Birbirinizin gözlerine bakarak konuşuyordunuz” dedi.

İki arkadaş biraz şaşırsa da aralarındaki dostluğun bağını bildikleri için normal geldi. Teşekkür ederek çıktılar.

Belki sureta göz ile dünyayı görüyorlar, ağız ile kelimeleri telaffuz ediyorlardı. Ancak bir birleriyle gönül ile söyleştiklerini kim bilebilirdi ki?

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

ANKETÖRLER NEDEN YANILDI?

26 Mayıs 2023 okunma
  Aslında ülkedeki anketörler seçim hariç diğer sahalarda oldukça başarılılar. Genel olarak yapılan bir araştırmada şayet konu siyaset değilse doğruya yakın bir sonuca ulaşabilmeniz mümkün. Ülkenin nasıl beslendiği, eğitim durumu, gelir durumu,... Devamını Oku

BOYNUMUZUN BORCU

13 Mayıs 2023 okunma
  “Geç kalmış adalet adalet değildir” sözünü bilmeyenimiz yoktur. Haklının hakkını alması için gecikme olmaması lazım. Bu hususta söylenmiş birçok söz vardır. Yazının girişine bakarak birilerini eleştireceğim sanılmasın. Eleştireceğim şey... Devamını Oku

ÇAKIRTEPE MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ İFTARI

14 Nisan 2023 okunma
Milletçe güzel hasletlerimiz vardır bizim. Zor günlerde yardımlaşmayı seven, oran itibariyle bütün devirlerde aynı olmasa da düşkünleri koruyan ve onlara sahip çıkan bir yönümüz vardır. Güzel anlarımız, kötü zamanlarımızda yanımızda bulunan... Devamını Oku

HAYATA DAİR YAZILAR

8 Nisan 2023 okunma
Ne zaman okumaya dair bir konu olsa; her ağzını açan “Okumayan bir toplum” olduk diye başlıyor ancak bu sözü söyleyen de okumuyor. Konuşurken sanki kendisi hariçmiş gibi anlaşılıyor. Yıllar önce bir veli toplantısına katıldım. Bu sefer toplantıda... Devamını Oku

ÜLKENİN AHLAK YOKSUNLUĞU İLE İMTİHANI

11 Şubat 2023 okunma
Ülkemiz muhtelif zamanlarda mühim badireler atlatır. Çünkü hamurunda zor zamanlarda birlik olma hususiyeti vardır.  Zaten onu dünya coğrafyasında bir adım öne çıkaran tarafı da budur. Felaketler her ülkenin başına gelebilir. Dünyada yanardağ patlamaları,... Devamını Oku

ÇAYA KAR SUYU KAÇINCA

3 Şubat 2023 okunma
Her bölgenin, her ilin hatta her ilçe ve köyün kendine has bazı sözleri vardır. Bunlardan bir kısmı ülkenin her yerinde bilinirken bazıları da değişerek anılır. Bu değişiklik yanlış olmasına rağmen vatandaş tarafından kabul görür. Yıllarca “Burası... Devamını Oku

Yunus Emre Ünye’de Mi?

13 Nisan 2022 okunma
Herhangi bir Ünyeliye “Yunus Emre Ünye’de mi” diye soracak olsak alacağınız cevap “evet” olacaktır. Yunus Emre bu milletin ruh hamurunu yoğuran mümtaz şahsiyetlerden biridir ve manevi alanda herkesindir. Ülkenin muhtelif yerlerinde “makamı” olduğu gibi... Devamını Oku

Ali Dayı

31 Mart 2022 okunma
Atalarımız “Yiğit namıyla anılır” dememiş boşuna. Bazı isimler vardır ki kimlikte yazanın önündedir. Ali Dayı’da öyle. Kendisini şahsen epey geç tanıdım. Bugünkü Sağlık Ocağı karşısında mütevazı bir dükkânı vardı. Her kahvaltıda namını... Devamını Oku

Meydan Simitçisi

28 Şubat 2022 okunma
Siz karanlığı bilir misiniz? Sokak lambaları hayatımıza girdiği günden beri “zifiri karanlık” hayatımızdan çıktı. Bütün lambaları kapatsak bile hareketli olan her şeyi siluet halinde görebiliyoruz. Zifiri karanlık hayatımızdan çıktığı günden beri,... Devamını Oku

Bir Şehir Nasıl Bozulur?

15 Şubat 2022 okunma
Meşhurdur, “Bülbülü altın kafese koymuşlar, ah vatanım” demiş. Bundan dolayı her köy, ilçe, il diğerlerinden hep güzeldir. Kime göre? Orada yaşayanlar veya oralı olanlara göre. Her yerin güzelliği kendine göredir. Yeryüzü yaratıldığından beri... Devamını Oku