son haberler

KÜMBET

Yayınlanma Tarihi: 26 Eylül 2023 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Karadenizli olup da Kümbet ismini duymayan olan var mı bilmiyorum. Karadeniz’in bilinen yaylalarından biri. Giresun’un dereli ilçesine bağlı bir yer.

Bir yerleri ziyaret etmek için yola koyulduğunuzda, seyahat esnasında geçtiğiniz ve iyi ki bu güzergâhı seçmişim dediğiniz yeler olabilir. Ben de Gümüşhane ve Bayburt illerinin bütün ilçelerini dolaşmak için yola çıktığımda bu seyahate Dereli’den başlamıştım.

Dereli ilçesinde planladığım çalışmaları yaptıktan sonra Şebinkarahisar ilçesine uğramak için yola çıktım. Yapılan tavsiyeler üzerine Kümbet’ten de geçen bir güzergâhı tarif ettiler. 18 Temmuz 2023 tarihinde yaptığım bu seyahatte notlarımda ve hafızamda kalanları zaman içinde kaleme almaktayım.

Mevsimin yaz ve aylardan Temmuz olması Karadeniz’de tabiatın en canlı olduğu zaman olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Yeşilin ne kadar tonu var bilmem ama bu coğrafyada bunun sayısını tespit etmek o kadar kolay değil. Bazen ağız alışkanlığı olarak “Yeşilin bin bir tonu var burada” sözü sadece bir dil alışkanlığı bence. Yeşilin binlerce tonuna sahip olan bir coğrafyadan bahsediyoruz. Çünkü burası Karadeniz…

Dereli’den çıktıktan sonra bazen derin vadiler, bazen karşı tepeler selamlıyor bizi. Yer değiştiren beyaz bulutlar ise bulunduğumuz mekâna ayrı bir güzellik katıyor. Nadir de olsa bir yerlerde birkaç avuç toprak görüyoruz ve kahverenginin de ne kadar güzel bir renk olduğunu anlıyor. Malum bu coğrafyada kahverengine rastlamak pek mümkün olmuyor.

İki taraf yeşil, üst taraf beyaz bulutlu mavilikler içinde yol alırken karayolu ise benim rengimi de hesaba katmadan geçmeyin der gibi oluyor sanki. Ara sıra durup fotoğraf çekiyoruz. Sonradan baktığımız da sanki fotoğraflar aynı yerden çekilmiş gibi.

Böyle asude mekanlardan geçip giderken yolumuzun doğru olup olmadığına dair şüpheler hâsıl oluyor. Biz de “Sora sora Bağdat bulunur” sözü mucibince yolda gördüklerimize soruyoruz. En hoşumuza giden cevap ise “Korkmayın, doğru yoldasınız beyim” oluyor.

Ah! Doğru yolda olabilsek hep!

Yol boyu köylülerin kurduğu küçük “işletmeler” var. Mevsim meyvelerinde tutun da hediyelik eşyalara kadar. Tabi çay Karadeniz’in olmazsa olmazlarından…

Karadeniz sahilinde ikamet eden biri olarak havanın daha serin olması hoşumuza gidiyor. Güneş tepede ısıtmaktan çok ışıtma vazifesi görüyor. Biz, bir günlük de olsa nemin verdiği o ağır baskıdan kurtulmuş oluyoruz.

Sonra bir yerleşim yerine rastlıyoruz. Burası Kümbet’in; merkezi, çarşısı, toplanma yeri gibi bir şey. Sahilden epey uzak. Kimin gurbetçi, kimin gezmek için geldiği belli değil. Özellikle otomobil plakalarının muhtelif illerden olması ortama renk katmış. Tabii insanlar da hareket…

Bir çay ocağının önüne oturuyorum. Kendime bir çay söylüyorum. Bu arada geleni gideni takip ediyorum. Yerli oldukları belli olanlar ile misafir olanlar ayırt ediliyor zaman içinde. Çay ocaklarının önünde çay eşliğinde yapılan muhabbetleri duymasanız da hissediyorsunuz samimiyeti. İnsanın saatlerce oturası geliyor.

Mevsim yaz ve kıyafetler ona göre seçilmiş. Ben bir sonraki ilçeye nasıl gideceğimi düşünürken birine soruyorum. Bana “Beyim sakın bu taraftan gitme şaşırırsın. Ben buranın insanıyım bazen karıştırıyorum. Bazen de yol bozuk oluyor hepten zorluk yaşarsın. Sen şu taraftan git” diyor. Son dere samimi ve içten anlatıyor.

Ve çayların ücretini vermek için ocağa uğruyorum. Bir de ne göreyim? Önünde odunlar olan bir soba. Ocakçıya soruyorum: “Sobayı niye kaldırmadınız” diye. Sorduğum kişi “Sabahları bir defa yakıyoruz. Bazen akşam da yaktığımız oluyor” diye cevap veriyor. Bu cevabı beklemiyorum. Temmuz ayının ortalarında ısınmak için soba yakmak.

Sonra gideceğim yeri tarif eden adamın gösterdiği yöne doğru hareket ediyorum. Bir ara tereddüt edip yüz metre ileride birine daha soruyorum. “Karahisar’a buradan gidilir mi?” diye. Bana “Yoluna devam et, doğru” diyor sorduğum ikinci kişi.

Ben Kümbet’te kaldığım yarım saat içinde sanki milyonlarca gönül ile tanışmış gibi hissediyorum kendimi.

Yine yollara düşüyorum tek başıma. Yeni yerler görmek, yeni dostluklar edinmek için.

 

 

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KÜÇÜK KALEMLER BÜYÜK HAYALLER

30 Nisan 2024 okunma
Atalarımızın “Ağaç yaş iken eğilir” sözü hayatın her sahasında bize rehber olmuştur. Olmalıdır da… Küçük yaşlarda verilen eğitim, ileri yaşlarda bize hem temel, hem de rehber olacaktır. Her bina sağlam temel üzerine konulmalıdır ki uzun süre... Devamını Oku

EL ÜCRA’DA ALUÇ ARAMAK

28 Nisan 2024 okunma
Bazen oturup araştırma yapmak bir yeri tanımak için yetmeyebiliyor. Eskilerin “Aynel yakin” diye adlandırdıkları şey öğrenmek istediğin neyse onun yakınında bulunmaktır. Alucra Giresun’a bağlı sahile uzak bir ilçe. Zaten Anadolu’da denize komşu olan... Devamını Oku

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku

ÇATALPINAR’DA BİR GÜZ VAKTİ

4 Ocak 2024 okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı... Devamını Oku