Sakın Kalp Kırmayın

Ahmet ALTUN bizimahmet52@hotmail.com

Seçimlere çok az bir süre kaldı, bugünden sonra siyasilerin yaptığı konuşmalara bakarak Türkiye hakkında karar vermeye kalkarsanız hayal kırıklığı yaşarsınız.

Açılım süreci nedeniyle AK Parti’den kaçan milliyetçi oyları geri toplamak için R. Tayyip Erdoğan masaları yıkmaya, sandalyeleri kırmaya başladı. Biliyorum ki seçimlerden sonra eski haline dönecektir. Aynı doğrultuda HDP bölgesinde Kürt vatandaşlara baskı uygulamak için PKK’yı kandili kullanıyor, seçimlerden sonra söz sırası İmralı’da Öcalan’da olacaktır. Barajı aşamayan HDP’de yumuşayıp silahsızlanma konusunu işlemeye başlayacaktır.

Bugün vatandaşa ekonomik kaynaklar var, hazine güçlü israf var diyenler yarın bu söylediklerini unutup ekonomi battı, memleket kötü idare ediliyor diyecekler. Hazineye güvenip asgari ücreti rekabet unsuru yapanlar, hediye maaşlar verenler, yarın ağlamaya başlayacaklardır. Bunları yazmamın amacı, muhalefeti eleştirmek değil. O ayrı bir konu, benim sorunum siyasi rekabet uğruna bozulan arkadaşlıklar ve dostluklardır. Ekmeleddin İhsanoğlu ortak aday olunca dünün düşmanları nasıl kanki oldular unutmayın. Hatta yakından tanıdığımız iki ayrı fanatik isim Cemal Enginyurt ve Ertuğrul Günay bile dost olup el ele tutuşarak bizden oy istediler. Bir kez daha anladım ki siyasi konuşmalar vaatler veya eleştiriler dozajında olmalı ve kendi mecrasında kalmalıdır. Asla dostluklar ve arkadaşlıklara zeval vermemelidir.

Şimdi yeni dönem moda tartışması Alevi açılımı olacaktır. Dolayısıyla Alevi dostlarımızın da bu yeni döneme hazırlıklı olmaları gerekir. Kimi onlara vaatlerde bulunacak aldatacak, kimileri tahrik edip sokağa çekmek isteyecek, kimileri de kendi bölünmüşlüklerini koz olarak kullanacaktır. Zira alevi dostlarımızın içinde Ali’siz Aleviliği savunan kesimlerde, Aleviliğin İslam dışında olduğunu söyleyenlerde vardır. Bilmeliler ki, neticede hepimiz bu toprakların asıl unsurlarıyız.

AK Parti’nin şu söylemine kesinlikle katılıyorum, Türkiye gerçekten artık eski Türkiye değildir. Hele ekonomik olarak hiç değildir. Bugün IMF’ye bile para verecek güçteyiz, bunun bırakın maddi yanını Dünya üstündeki psikolojik etkisini tartışmaya gerek yok. Sonuç olarak büyük coğrafyada büyük nüfusla Dünya’nın birçok ülkesine göre gayet rahat ve huzur içindeyiz. Siyaset bir ay sonra gelir geçer, dört yıl kafamızı dinleriz, kimse arkadaşının dostunun kalbini kırmasın.

Sağlıcakla kalın…