son haberler

Ünye Ağzında Kelimeler Ve Deyimler – I

Yayınlanma Tarihi: 29 Temmuz 2016 okunma

M. Ufuk MİSTEPE mistepe@gmail.com

İnsan, kendi geçmişini deşip kurcaladıkça, kendini daha iyi tanımanın ötesinde bugünün dünyasındaki yeri ve değerini de doğru tahlil edecektir. Sayın Özhan ÖZTÜRK’ün dediği gibi orijinal toponomik isimlerin Anadolu, Yunanistan, Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan ve diğer Türk devletleriyle kıyaslanmasının yöresel tarih ile uğraşanların işine yarayacağını, araştırmacılara ilham vereceğini umabiliriz.1

Sayın Prof. Dr. Ahmet CAFEROĞLU, “Kuzeydoğu İllerimiz Ağızlarından Toplamalar” adlı eserinde ‘Trabzon ve Rize illerinde, herhangi bir sebeple masal, hikâye, destan, yağmur duası gibi folklor janlarına müşkülâtla rastlandığı halde Giresun ve Ordu illerinde, bunlar nisbeten daha genişçe bir inkişaf merhalesi geçirmişlerdir’ savından hareketle ‘Ordu vilâyeti ağızlarına dair şimdiye kadar ne bir malzeme toplanmış ne de birkaç kelime ile bu hususa temas edilmiştir.’ tespitini yapmıştır.4

Farklı bir çalışmada Sayın Doç. Dr. Salim KÜÇÜK Ordu Ağzı’ndaki deyimlerde yapı, anlam ve köken bilgisini bir makale halinde yayımlamış olup biz de Ordu ili ağzının söz varlığının önemli bir kısmını oluşturan deyimleri tespit etmeyi ve bir araya getirmeyi amaçlayan bu çalışmalardan Ünye Ağzı ile alâkalı kelime ve deyimleri sizlere aktaracağız.

Giresun ve Ordu illerinde, diğer Anadolu illerinde olduğu gibi çeşitli edebiyat nevilerine rastlamak kâbildir.4 Yazı dizimizi bu nevilere kaynak teşkil edecek Ünye Ağzı kelime, deyim ve dilbilgisi kuralları ile zenginleştirmeyi düşünmekteyiz.

İnsanlık tarihi boyunca çeşitli uygarlıkların yaşam alanında yer almış kültür mirasımızın, dünyanın pek çok yerinde var olan diğer yerel kültürler gibi ideolojik yaklaşımların uzağında derlenip yorumlanarak, gelecek kuşaklarımıza doğru ve kesintisiz olarak aktarılması, yerel aydınların atalarına karşı hissettiği vicdanî sorumluluğun ötesinde, insanoğlunun temel ideallerinden de biri olması gerektiğini düşünüyorum.1

Konuşma dili, günlük hayatta kullanılan dildir. Bu dil, kelimelerin söylenişleriyle, bazı ses ve şekil ayrılıkları biçimindeki farklarla o dilin çeşitli lehçe, şive ve ağızları ortaya çıkar. ‘Ağız’ı, bölgeler arasında kelimelerin söylenişleri, sözcüklerin içinde yer alan seslerin (fonemlerin) halk tarafından farklı biçimlerde ifade edilişleridir diye târif edebiliriz.3

Ordu yöresi ağzı’nda, ilçeleri arasında (ve hattâ aynı ilçede) önemli değişiklikler görülür. Kıyı bölgelerinde oturanlar ile Akkuş, Aybastı, Mesudiye gibi yayla yörelerinde kullanılan sesler ve dizilişlerinde bunu görmek mümkündür.3

Son yıllara kadar Ünye Ağzı’nda yaygın olan sözcükler yazı dilinde kullanılmamaktaydı. Sanal âlemde yapılan egzersizlerle pekâlâ kullanılabileceği; tiyatro, şiir ve nesir eserleri verilebileceği ortaya konularak bundan cesaretle literatüre ağız özelliklerine dayalı makale ve kitaplar biçiminde zaman içerisinde eserler kazandırılmaya çalışılmıştır.

Kafkasya, Gümüşhane ve Trabzon yörelerinden gelenlerin, tehcir ve mübadele öncesi ve sonrası bu hinterlantta yaşayan Ermeni, Rum ve mübadillerin ağzı’nda yer alan sözcüklerin morfolojisi ve etimolojisini semantik olarak tespit etmenin güçlüğünden hareketle 1947/48 yıllarında Sayın Sıtkı CAN tarafından ‘Fonetik Bakımından Ordu Ağzı’ Yeşilordu Dergisi’nde tefrika halinde yayımlanmış ve daha önceki makalelerimizde de sizlerle bu konuları paylaşmıştık.

Ordu ağzındaki deyimler genellikle isim tamlaması, sıfat tamlaması, isim – fiil grubu, sıfat – fiil grubu, tekrar grubu, edat grubu, birleşik fiil ve kısaltma gruplarından oluşmuş olup bunların içerisinde en fazla isim – fiil ve birleşik fiilden oluşmuş kelime gruplarının fazlalığı dikkati çekmektedir.2

Ordu ile Giresun çevreleri ağızlarındaki, kelime sonunda ve ortasında «-ğ-, ğ»lerin düzenli bir şekilde «-v-, -v» oluşu, ms. dağ = dav; bağlı = bavlu; dağa = dava; doğan = dovan; yığıyor = yıvii; soğan = sovan; göğ = göv; sığ yer = sıvak; söğüş = sövüş ve ilâh, bu ağızları, taşıdığı bu özellik bakımından bâzı Orta Asya ağızlarına bağlamaktadır.4

Anadolu’da aba formu; anne, büyükanne, hala, yenge ve abla anlamlarında kullanılmaktadır. Ünye Ağzı’nda abla anlamında abu sözcüğü kullanılır.1

Rumî takvime göre 14 Nisan ile 14 Mayıs arasındaki zamana denk gelen ayın adı abril olup Ünye Ağzı’nda abrul olarak telâffuz edilir. Abril beşi, Nisan ayının on dördüncü (Rumî birinci) gününden on sekizinci (Rumî beşinci) gününe kadar süren soğuk günlere verilen isim olup Ünye’de abrul beşi söylenişinde yerini bulur.1

Ateş böcüü olarak bildiğimiz Ateş böcekleri Ünye yöresi Karadeniz Rumcası’nda (Romeika) apsimitza olarak kullanılırdı. Diz altına kadar uzanan körüklü deri çizmenin Ordu ve Ünye’de aceske tâbiriyle ifade olunduğunu biliyorsunuz. Ünye’de acimuk olarak tanınan tarlalarda kendiliğinden yetişen, tadı acı, yabanî bir ot cinsini de hatırlamışsınızdır.

Yağbasan köyünde bulunan ve yıllarca Ünye sokak hayrat çeşmelerinde halka sunulan doğal maden su kaynağı, birçok yerde ve köy adlarında olduğu gibi Ünye’de de acısu olarak adlandırılır.

Yabancı sözcükler, ilişki sözleri, kalıplaşmış sözler, terimler, çeviri kelimeler, atasözleri ve deyimler Türkçe’nin temel sözvarlığını oluşturan unsurlardır. Deyimlerde yabancı kelimeler genellikle Arapça (aba, ālem, hap, hâriç, imdat, maymun, nispet, sabır, şafak), Farsça (ateş, bedava, canavar, cazu, çalpara, çarmuk, çarşu, kösele, mumbar, para, post, renk, zırnık), Rumca (afarozman, fire, papara), Ermenice (abur, pezik) gibi Doğu kökenli olup onları İngilizce (fit) ve Fransızca (panik) gibi Batı kaynaklı kelimelerin izlediği görülür.2

Temel sözvarlığı içerisinde yer alan ve ait olduğu toplumun yerleşik kültürü, geçmişi ve yaşam biçimi hakkında bilgi veren deyim: “Genellikle gerçek anlamından az çok ayrı, ilgi çekici bir anlam taşıyan kalıplaşmış söz öbeği, tâbir.” olup o toplumun aynı zamanda anlatım gücünü ortaya koyar (Aksan, 1996, s. 31; Türkçe Sözlük, 2010, s. 651)2

Birçok vesile ile söylenmesi itiyad haline gelen ‘mani’ türü edebiyat nevi, Giresun ve Ordu illerinde daha fazla memleketin iktisadî durumunu destekleyen fındık toplama esnasında toplayıcılar tarafından genişçe bir surette geliştirilmiş ve bugün fındığa dair söylenen zengin bir mani edebiyatı vücuda getirmiştir.4 İşte, Ünye Ağzı ile söylenen fındık manilerinden birkaçı :5

Baçcedeyiz çok şükür / Fınduklar çok gözükür / Mevsim ısıcak geçse de / Örözgâr pöfür pöfür… /// Atların terkisü var / Fınduun türküsü var / Çokdan gaçcayuk da / Geçinme gorkusu var /// Çovalları yovalla / Yol gıyuna topalla / Daalma vaktı yakın / Zamanıyın ayalla /// Alastos’un sıcaa / Yakar kövü, bucaa / Gölgesine çavurur / Bizi fınduk ocaa…5

Ağızlarda 5.500 dolayında olan deyimlerimizin önemli bir kısmı da kayıt altına alınmış olup bunların önemli bir bölümü derleme niteliğindedir (Aksan, 1996, s. 32).

Yöre insanının yaşam biçimini, hayata bakış açısını ortaya koyan deyimlerde yöre insanının ilişkileri, yaşantısı, gelenek görenek ve inançları ortaya konulmuştur. Ordu ve Ünye Ağzı’nda belirtili isim tamlaması yapısındaki deyimler yok denecek kadar azdır. Elinin körü nadir örnektir.2

                                                                       22 Haziran 2016 / Ankara

KAYNAKÇA :

1 ÖZTÜRK, Özhan – Karadeniz Ansiklopedik Sözlük, 2 Cilt, İlk Basım Mart 2005, İstanbul, 1220 sh. + EK Metinler İçin Teknik Sözlük (XVI sayfa).

2 KÜÇÜK, Doç. Dr. Salim – Ordu Ağzında Kelime Grubu Yapısındaki Deyimlerde Yapı, Anlam ve Köken Bilgisi, 25.10.2015, The Journal of Academic Social Science Studies (JASSS), p. 57 – 78, Autumn III 2015.

3 ÇEBİ, Sıtkı – Ordu Ağzı Derlemeleri, T.C. Ordu Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayınları – 2, Haziran 2006, I. Baskı, Ordu, 94 sayfa.

4 CAFEROĞLU, Prof. Dr. Ahmet – Kuzeydoğu İllerimiz Ağızlarından Toplamalar – Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Yöresi Ağızları, 2. Baskı, Ankara, 1994, TDK Yayınları : 116, 355 sayfa.

5 KAHRAMAN, Nuri – Fındık Manileri, 18 Ağustos 2015, Orducu, Ordu’nun Dünyaya Açılan Yüzü.

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

Rahmetle Anıyoruz…

12 Ekim 2021 okunma
Merhum Yazarımız M. Ufuk Mistepe’nin Ünye’ye dair yazılarını ve makalelerini yazar arşivinden okuyabilirsiniz. Merhum Yazarımızı rahmetle anıyoruz. Mekanı cennet... Devamını Oku

Canik’te İdarî Yapı ve Osmanlı’da Yenileşme Zarureti (1793 – 1851)

10 Temmuz 2020 okunma
Bu makalede Ünye’nin 1790 – 1850’li yıllardaki idarî yapısı, Doç. Dr. Abdullah SAYDAM’ın 33 sayfalık çalışmasına dayanarak, özet olarak aktarılacaktır. Sultan II. Mahmud, saltanatının sonlarına doğru Orta ve Doğu Karadeniz bölgesindeki idarî... Devamını Oku

Araştırmacılık Terimleri

3 Temmuz 2020 okunma
Ünye hakkında araştırma yapanların ve okuyucularımızın, sıkça karşılaştıkları bazı Osmanlıca Tarih Terimleri’nin anlamlarını bilmeleri, yazılanların anlaşılması açısından önemli bir husustur. Bu itibarla başlangıç olarak ehemmiyet arz eden... Devamını Oku

Ünye Mûsikî Tarihinde Ali Riza Sağman

26 Haziran 2020 okunma
‘Ünye Şarkı ve Türküleri’ kitabımda Ünye Mûsikî Tarihi’ne damgasını vurmuş, tespit edebildiğimiz şahsiyetleri kısaca da olsa tanıtmaya çalışmış idim. Aslında her bir musikîşinasın ayrı ayrı ele alınması icap eder. Başlangıç olmak üzere... Devamını Oku

Satıroğulları Ünyeli Müftü Sülâlesi

19 Haziran 2020 okunma
2017 yılında altı bölüm halinde yayımladığımız “Ünye Müftüleri” adlı yazı dizimizde bir müftü sülâlesinin bu tarihçeye damgasını vurduğunu görüyoruz. Ailenin ahvadlarından Satıroğulları ailesi Keşaplı Sokak’tan komşumuz olurlar. ÖZPAKER... Devamını Oku

Ünye Uğrak Vapurlarını Tanıyalım

12 Haziran 2020 okunma
Su buharı gücüyle çalışan gemileri VAPUR olarak adlandırıyoruz. Önceleri yandan çarklı olarak yaşamımıza giren vapurlar daha sonra günümüzün dizel elektrik tahrik sistemi donanımlı enerji tasarrufu sağlayan modellerine erişinceye değin XIX. yüzyılın... Devamını Oku

Ünye Tarihi, M.Ö. XV Bin Yılına Uzanıyor Mu? – I

5 Haziran 2020 okunma
Kelleroğlu M. Bahattin Bey, kaynak belirtmeksizin; “Ünye, Milât’tan 1270 sene evvel vuku bulan Turuva Muharebe-i Meşhuresi’nden sonra, Karadeniz sahilinde tesis edilmiş müstemlekelerden birisi olup, ismi kadimi (One) veyahut (Oney)’dir.” demişti.1 Ünye’de ilk... Devamını Oku

Kimler Geldi Kimler Geçti ?

29 Mayıs 2020 okunma
Ünye ve hinterlandı tarihî seyir içerisinde birçok kavim ve milletlere ev sahipliği yapmıştır. Muhtelif köşe yazılarımızda dile getirdiğimiz bu kitlesel değişimleri bir arada ve kronolojik düzen içerisinde değerlendirmenin daha uygun olacağını... Devamını Oku

Ünye ve Hinterlandında Oğuz – Türkmen Boyları ve Yer Adları

22 Mayıs 2020 okunma
Makalemizin araştırma konusu 24 ana Oğuz boyu ile Oğuz asıllı Türkmen kabilelerinin Ünye ve hinterlandındaki (Ordu, Fatsa, Terme, Akkuş) bazı yerleşim noktalarıdır. Türkmen boy, bölük, uruk (oymak, öz) ve tirelerinin (oba, aile) adlarını Yrd. Doç. Dr. Aydın... Devamını Oku

Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralamasında Ünye ve Ordu

15 Mayıs 2020 okunma
Ulusal düzeyde ekonomik ve sosyal kalkınma yanında, bölgesel gelişmişlik farklarının giderilmesinde ve ülke genelinde dengeli bir kalkınmanın sağlanmasında il ve ilçeler, temel birimler olarak değerlendirilmek durumundadır.1 İlçelerin, illerin ve bölgelerin... Devamını Oku