son haberler

İstikamet Üzere Olmak

Yayınlanma Tarihi: 18 Mayıs 2018 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Ne zaman ramazan ayı girse hummalı bir faaliyet başlar. Sanki herkes kıtlıktan çıkmış gibi alış-veriş yapar. Elbette en tabii hakları.

Gün boyu yemenin ve içmenin olmadığı bu ayda iftar sofraları en güzel anlardandır. Oruçluyken kimin canı ne çekmişse kendi maddi durumlarına göre sofra düzülür. Top sesinin duyulmasıyla iftar açılır.

Oruç bir ibadettir ve her ibadetin ecri oruçlunun hanesine yazılır. Her ibadette olduğu gibi orucun da şartları vardır. Sahih kitaplarda “sıhhatli” bir oruç nasıl tutulur yazmaktadır. Yoksa boşu boşuna aç kalmak da var sonunda.

Burada orucun şartları hususunda vaaz verecek değilim. Hem tutanlar biliyor, hem de bu hususta yetkili biri değilim. Yani haddim değil. Dinin esaslarından biri de had bilmektir.

İslam dininin yerine en çok getirilen ibadetlerinden biridir. Bayram namazı, Cuma namazı, kandil geceleri yapılan ibadetlerden sonra oruç tutmak da yerini alır. Yalnızca namaz bu hususta biraz geri plana bırakılmıştır. Ramazanlarda namaz kılmadan oruç tutana rastlanmıştır da devamlı namaz kılanlardan oruç tutmayana pek az rastlanır. O da zarurettendir.

Demek ki “Namaz dinin direğidir” düsturu boşuna değil.

Görünüşe göre namaz kılmak oruç tutmaktan daha kolaydır. Ancak orucun belli bir zamanı olması biraz daha riayet etmemizi sağlıyor. Namazın belli bir süresi yok. Namaz kılma şartlarına haiz olan herkesin ölene kadar kılması farz.

Her şeye rağmen yani namaz kılmadan da oruç tutmak iman alametlerindendir. Ola ki düzenli ve devamlı namaz kılmaya vesile olabilir.

Biz kimlerin sadece oruç tutup kimlerin namaz kıldığınız tasnifini yapacak değiliz. Ancak ortada bir hakikat var ki o da oruç tutanların sayısı namaz kılanlardan daha fazladır.

Bu niye böyledir? O kadar vaaz u nasihat namaz için niçin tesirli olmaz bilemem. Mademki dinin emir ve yasakları belli bu dinin müntesipleri de bu kurala uymalı. Tabii bu açıklama dini kabul edip etmeme konusunda. Yoksa kimin nasıl ibadet ettiğine veya etmediğine kimsenin karışmaya hakkı yok.

Her ne ise. Bir ramazanı daha idrak edeceğiz. Gün boyu sohbetlerimiz artacak, oruç, iftar sahur kavramları üzerinde daha çok konuşacağız. Pide kuyrukları, iftar davetleri ayın özel anlarından olacak.

Bazı iş yerleri kapanacak. Bazı işyerleri iftardan sonra açılacak. Bu ayda bol bol geçmiş ramazanları ve bayramların nasıl olduğunu konuşacağız. Eskiyi anıp bazen hüzünleneceğiz.

Yeni oruç tutmaya başlayanlarımız olacak. Sıhhatinden dolayı daha önceki yıllarda oruç tuttuğu halde tutamayacak olanlarımız da olacak. Kısaca hayat kendi seyri üzerinde devam edecek.

Çok önceleri ramazan hazırlıkları günler öncesinden başlardı. Bunu gören küçükler de ramazanın geldiğini anlardı. Yani ramazanın ibadet olmasından önce bir anane olarak öğrenilirdi. Hatta bu ibadeti anane olarak bilenler dahi olabilir.

Her ne olursa olsun ramazan hayatımıza bir hareketlendirme getirmektedir.

Herkesin ramazanı hayırlı olsun. Bu ayın hürmetine Mevla birlik ve beraberliğimizi daim eylesin. Ferdi olarak sağlık ülkece huzur içinde nice ramazanlara kavuşturmasını yüce Mevla’dan niyaz ederim.

 

 

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KÜÇÜK KALEMLER BÜYÜK HAYALLER

30 Nisan 2024 okunma
Atalarımızın “Ağaç yaş iken eğilir” sözü hayatın her sahasında bize rehber olmuştur. Olmalıdır da… Küçük yaşlarda verilen eğitim, ileri yaşlarda bize hem temel, hem de rehber olacaktır. Her bina sağlam temel üzerine konulmalıdır ki uzun süre... Devamını Oku

EL ÜCRA’DA ALUÇ ARAMAK

28 Nisan 2024 okunma
Bazen oturup araştırma yapmak bir yeri tanımak için yetmeyebiliyor. Eskilerin “Aynel yakin” diye adlandırdıkları şey öğrenmek istediğin neyse onun yakınında bulunmaktır. Alucra Giresun’a bağlı sahile uzak bir ilçe. Zaten Anadolu’da denize komşu olan... Devamını Oku

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku

ÇATALPINAR’DA BİR GÜZ VAKTİ

4 Ocak 2024 okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı... Devamını Oku