son haberler

Politika veya Siyaset

Yayınlanma Tarihi: 15 Şubat 2019 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Dilimize İtalyancadan geçen bir kelime. TDK sözlüğünde “Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatı” diye açıklanıyor.

Politika ile uğraşan kişiye de “politikacı” deniyor aynı sözlüğe göre. Yani devlet işlerini “düzenleyen” ve “yürüten” kişiler.

Kuralsız devlet olmaz. Birileri bu işleri yapacak. Bu işler tarih boyunca Han, Hakan, Sultan, Emir, Kral, Hükümdar gibi isimlerle anılan kişilerin öncüğünde yapılır.

Bu kişiler bazen seçimle, bazen sülaleden, bazen bir heyetle bazen de ihtilal ile başa geçerler. Öyle veya böyle bir temsilci bulunur.

Günümüzde “politika” ile “siyaset” aynı anlamda kullanılıyor. Siyaset Arapça bir kelimedir. Aslına bakılırsa tamı tamına “politika” kelimesinin yerini tutmaz. Ancak dilimize yerleşmiş.

Yazılı ve görüntülü haber kaynakları ve muhtelif neşriyatlarda kullanılan “Siyasi parti” kavramı ile “siyasetçi” ifadesi artık “siyaset” ile “politikayı” aynı anlamda anlaşılmasını yaygın hale getirmiştir.

Aslında siyaset daha geniş bir sahayı kapsar. Devlet adamlarının yaptığı siyaset daha çok kanun düzenlemeleri gibi bir şey olurken ferdin siyaseti ise kişinin “yaşama alışkanlığı” veya “anlayışı” olarak karşımıza çıkmaktadır.

Her insanın bir “siyaseti” olmalı. Bu illa bir siyasi partili olma anlamında değildir. Siyasi parti mensupları yaptıkları işi kendilerine meslek edindiklerinden, sair vatandaşların dışında kalırlar. Vatandaşlar ise belli sürelerde gidip reyleri verir, daha sonra kendisiyle baş başa kalır.

Hayata bakış bir siyasettir. Bu ferdi de olabilir bir zümre dâhilinde de olur. Töreler bir siyasettir. Alışkanlıklar, anlayışlar bir siyasettir.

Siyasi partilerin ve partililerin yaptıkları ile vatandaşların hayat anlayışları birbirine benzemeyebilir.  Ancak bu ayrılık bir “çatışama” değil, bir “tecih”tir.

Elbette bir cemiyetin uyması gereken umumi kaideler vardır. Bu büyük “birliğin” bir gereğidir. Devletle büyük bir birliktir. Bölgeler, iller, ilçeler, köyler, kabileler ve aileler büyük birliğin bir parçasıdır.

Devlet siyaseti ile ferdin siyaseti aynı olmaya mecbur değildir. Anlayışlar farklı olabilir. Aslında olmalıdır da. Asıl mesele farklılıkları bir arada tutma sanatında Başarlı olmaktır. O zaman millet olduğumuzun idrakinde oluruz.

Türklerde her zaman “devlet” önemli yer tutmuştur. Devletin güçlü olmadığı yerde millet de güçlü olamaz. “Ya devlet başa, ya kuzgun leşe” sözü rastgele söylenmiş bir söz değildir.

İster devlet siyaseti, ister ferdin siyaseti milli birliği bozmayacak şekilde olmalıdır. “Tefrika” ile “tercih” karışmamalı, muhtelif renk ve görüşler aynı kökün bir parçası olmalıdır.

Devletimize de milletimize de zarar verecek her şeyden kaçınmak “Milli politikamız” veya vazgeçilmez “siyasetimiz” olmalıdır.

Daha huzurlu yarınlara…

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KÜÇÜK KALEMLER BÜYÜK HAYALLER

30 Nisan 2024 okunma
Atalarımızın “Ağaç yaş iken eğilir” sözü hayatın her sahasında bize rehber olmuştur. Olmalıdır da… Küçük yaşlarda verilen eğitim, ileri yaşlarda bize hem temel, hem de rehber olacaktır. Her bina sağlam temel üzerine konulmalıdır ki uzun süre... Devamını Oku

EL ÜCRA’DA ALUÇ ARAMAK

28 Nisan 2024 okunma
Bazen oturup araştırma yapmak bir yeri tanımak için yetmeyebiliyor. Eskilerin “Aynel yakin” diye adlandırdıkları şey öğrenmek istediğin neyse onun yakınında bulunmaktır. Alucra Giresun’a bağlı sahile uzak bir ilçe. Zaten Anadolu’da denize komşu olan... Devamını Oku

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku

ÇATALPINAR’DA BİR GÜZ VAKTİ

4 Ocak 2024 okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı... Devamını Oku