son haberler

Damat Tıraşı

Yayınlanma Tarihi: 26 Ocak 2015 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Erkek olup da berber koltuğuna oturmayan olur mu? Olmaz elbet. İki veya daha erken yaşta başlayıp yürüyemeyecek hale gelene kadar o koltuğa oturmak erkekler için kaçınılmaz bir durumdur. Bir berber için en müşkülatlı tıraş çocuk tıraşıdır. Nedendir bilinmez istisnalar hariç o koltuğa oturan çocuklar yaygarayı basarlar. Sonunda zor bir hal tıraşı bitiren berber ve çocuğun yakını derin bir nefes alır ve bir sonraki tıraş için “Büyüdükçe aklı başına gelir” umuduyla dükkânı terk ederler. Ve berber normal müşteriyle baş başa kalır.

Berberler en çok saç tıraşı yaparlar. Çünkü erkelerin çoğu sakal tıraşını kendisi olduğundan; özel haller hariç sakal tıraşını saça göre daha az olurlar.

Berber dükkânı sohbetlerin en çok yapıldığı yerlerden biridir. Tıraş olmak için sırada bekleyenler, koltukta tıraş olanlar hatta muhabbet etmek için bile berber dükkânına uğrayanlar olur. Dükkândaki koltuk sayısından fazla sayıda gelen müşteriler sırasını bekler. Tıraş olan kişi de kendisini berbere teslim eder. İstersen etme! Elinde ustura ile kendi çevresinde ara sıra 360 derece tur atan berber, elindeki usturayı müşterinin yüzüne doğru yönetince; müşteride tansiyon geçici olarak artar. Kalp atışı hızlanır. Hele ustura boyun bölgesini yalarcasına dolaşırken zamanın geçmediği hissine kapılmanı işten bile değildir. Ancak bu durum berberin pek umurunda değildir. Ne zaman tıraş biter, müşteri canı gönülden ücretini öder ve oturduğu koltuktan zıplar gibi kalkar.

Berber dükkânının muhabbeti arasında olmayan yoktur. Müşteriler erkek olduğundan ağırlık spor ve siyaset üzerine daha çok yapılır.

Çok işletmelerde olduğu gibi berber dükkânında bir de pek uyulmayan bir fiyat listesi vardır. Aslına bakarsanız belki de bulunması mecburi bir listedir. Bu fiyat listesinde berberlik mesleğine göre ne yapılabiliyorsa bir değer konulmuştur. Saç tıraşı, sakal tıraşı, saç sakal beraber, saç yıkama diye devam eden listenin en altında da “Damat Tıraşı” diye bir kalem daha vardır ki içeri giren herkes tarafından okunmuştur.

Bu kadar berber malumatından sonra kısa bir tıraş hikâyesi ile yazımızı noktalayalım.

Ünye’nin tecrübeli berberlerinden biri olan Hayrettin Demir’in dükkânına uğramıştım. Berber Hayrettin’e tam yirmi yıldır tıraş olurum. Onu 1994 yılında tanıdım ve o gün bu gün ona tıraş olurum. “Sevil Berber” tabelalı iş yeri benim bildiğim ikinci yerinde. Daha önce daha başka bir yerde miydi bilemem. Neyse biz konumuza dönelim.

Tıraş olama sıram geldiğinde o insanı içten içe tir tir titreten koltuğa oturdum. Daha sonra gelen bir müşteri sırasını beklemek için bir sandalyeye oturdu. Ara sıra olan sessizliklerden biri yaşanırken müşterin biri sükûneti bozdu. “Damat tıraşı nasıl oluyor?”

Bir anda bu soruyu soran adama döndük. Tabi koltukta tıraş olanlar hariç. Artık yeni bir muhabbet daha başlıyordu. Hayrettin Usta “Ne o yeniden damat mı olacaksın?” Artık konuşmalar bu damat tıraşı konusu üzerinde oluyordu. “Bula bula listenin en sonunu mu gördün?” sorusu müşteride pek değişiklik yapmadı. Faruk Usta “Sen damat olmadın mı?” dedi. Adam sorup sorduğuna pişman oldu mu bilmem ama kendince bir cevap verdi: “ Belki tanıdıklarımızdan soran olur” dedi.

Aslına bakarsanız bu “Damat Tıraşı” ibaresi o anda herkesin ilgi alanı içine girmişti. Hani merak etmiyor da değiliz diyeceğim ama bu tıraş şeklinin belki diğerlerinden bir farkı yoktu. Ancak vaziyetin yüklendiği anlam farklı idi. Kim bilir damadın o özel günler öncesinde kendisini daha da özel sanmasından ibaretti ve listede yazılan ücret bunun için pek de fazla sayılmazdı.

Öyle ya insanlar hayatta kaç defa daha damat olurdu ki?

Konuşmalar, gülüşmeler ve tebessümler arasında devam etti. Aslında ilginç ifadeler de kullanıldı ama bunlar bir yazının konusu içine dâhil edilmesi mümkün değildi. Ancak müşterinin o dikkati veya merakı bizi buralara kadar getirdi.

Muhabbetlerin en latifini duymak istiyorsanız Sevil Berber’e bir kere uğrayınız.

Hayrettin ustama bir soru da ben sormak istiyorum. Altmış yaşına merdiven dayamış damat adayları için bir indirim var mı?

Hani ona göre…

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KÜÇÜK KALEMLER BÜYÜK HAYALLER

30 Nisan 2024 okunma
Atalarımızın “Ağaç yaş iken eğilir” sözü hayatın her sahasında bize rehber olmuştur. Olmalıdır da… Küçük yaşlarda verilen eğitim, ileri yaşlarda bize hem temel, hem de rehber olacaktır. Her bina sağlam temel üzerine konulmalıdır ki uzun süre... Devamını Oku

EL ÜCRA’DA ALUÇ ARAMAK

28 Nisan 2024 okunma
Bazen oturup araştırma yapmak bir yeri tanımak için yetmeyebiliyor. Eskilerin “Aynel yakin” diye adlandırdıkları şey öğrenmek istediğin neyse onun yakınında bulunmaktır. Alucra Giresun’a bağlı sahile uzak bir ilçe. Zaten Anadolu’da denize komşu olan... Devamını Oku

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku

ÇATALPINAR’DA BİR GÜZ VAKTİ

4 Ocak 2024 okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı... Devamını Oku