son haberler

Her Ayrılık Bir Gönül Hikâyesi Taşır

Yayınlanma Tarihi: 15 Haziran 2015 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Hayatın içinde kavuşmak da var ayrılıkta. Her ayrılık bir gönül hikâyesi bırakır ardında.

Daha ilkokula giderken başlar ayrılık serüveni. Ana kucağından eğitim yuvasına adım atarken ağlama ve hüzünlenmenin sebebi ne ola ki?

Şartlar gereği göçler, tahsil hayatı, yeni bir iş, yeni bir eş, yen arkadaşlar edinir insan. İnsan bu gönül taşır bilinmeyen bir yerinde.

Her ayrılık bir gönül hikâyesidir dedik ye girişte, öyledir zannımca. İnsan ardından bıraktığı yılları, geçtiği yolları bile arıyor. Bu bir gönül hikâyesi değildir de nedir?

Takvimler 2011 senesinin yaz aylarını gösterdiği zamandan beri üçüncü veda bu.  Önce Ünye’yi, ardından Akkuş’u ve şimdi de Terme’nin Hüseyinmescit beldesini terk ediyoruz. Geride bıraktıklarımız öyle basit şeyler değil. Bir kere öğrencilerimiz var. Ardından mesai arkadaşlarımız. Sonra orada edindiğimiz dostlar.

Hepsi o kadar mı? Hayır değil. Çevredeki evler, muhitte bulunan bitkiler, hatta yoldaki taşlar bile… Onlardan da ayrılıyor insan. Mademki gönül taşıyor geçmişinde ne varsa özlüyor işte…

Benimle birlikte üç kişi daha ayrılacak oradan. Üçü de bu sene başladılar oradaki işlerine. Onlar da ilk ayrılığın hüznünü yaşayacak belki. Daha önlerinde uzun, upuzun seneler var. Çok ayrılıklar çok kavuşmamalar yaşayacaklar.

Hangisinden başlamalı. Biz Fatoş Küçük’ten başlayalım önce. Okula ilk geldiği günü hatırlıyorum. Okulun merdiven başında kısa bir konuşmamız olmuştu. Daha bir iki dakika geçmeden onunla da iyi anlaşacağımızı anladım. Yaşıtlarına göre farklı cümleler kuruyordu. İçimden ‘okuyan araştıran biri’ belli ki diye geçirdim. Aslına bakarsanız sevindim. Böyleleriyle karşılaşmak zor oluyordu.

Aradan bir ay geçmeden tahminimden de fazlasını buldum. Ancak yakında ayrılacağız.

Sonra Kevser Özkay geldi. İlk gördüğümde öğretmen odasındaydı. Tanıştırdılar. İngilizce derlerine girecekmiş. Onunla on, on beş gün sonra başladık konuşmaya. Zaman geçtikçe tanıyorduk birbirimizi. Bakmayın sakin görünümüne bazen sinirlendiği oluyor ama kızması bile farklı. Bir şeye kızmış mı, sevmiş mi belli değil. Onu tanıyanlar bilir.  Ama ben anlıyorum. Çünkü aradan geçen on ay çok yönlü tanımamıza vesile oldu.

Kevser Özkay aileden iyi yetiştirilmiş. Şöyle de diyebiliriz; iyi bir aileden yetişmiş. Zaten genel davranışları bunu gösteriyor. Öğrencilerle kısa sürede nasıl bu kadar iyi bir irtibat içine girdi anlayamadım. Öğrencileri onu çok seviyor. Üstelik de sevdiğini belli ediyor. Fatoş Hoca ve birazdan bahsedeceğim Yasemin Hocayı da seviyorlar ama Kevser’e olan sevgilerini belli ediyorlar. Diğerlerini içten seviyorlar. Hangisi tercih edilir orası başka mevzu.

Son kızımız Yasemin Uyanık. Onlardan bir hafta sonra geldi. Malumunuz yasemin daha çok beyaz renkli güzel kokulu bir çiçektir. Ona bu ismi ne güzel vermişler. O geldiği günden beri sakin, sessiz halini ısrarla korudu. Hayatında biriyle tartıştı mı bilmem. Daha doğrusu sanmam. Nezaketini ömür boyu sürdürecek bir yapıda. İşini bilir, işini yapar.

Yasemin Hoca tam bir Anadolu hanımefendisi. İnsan bu yaşa gelip nasıl böyle güzel bir çizgide kalabilir. İnsan bu; üzülür, sevinir, korkar, endişelenir… Onda bunlardan bir emare yok gibi. Tabi yüzüne bakılınca… İç dünyasını bir ona sormak lazım. Hangi fırtınalar kopuyor kim bilir.

Yasemin Hocayla konuşurken yere bakmaya mecbursunuz. Bu bir zorlama değil. Onun edebinden geliyor. İstesiniz de başka türlü davranamazsınız.

Ben bu üç kızımızın birbirleriyle uyumunun bu kadar güzel olacağını tahmin etmezdim. Otuz üç sene içinde üç tane bayanın anlaştığına bu zamana kadar pek şahit değilim.

Yerim bitti. Hepsine bir ömür sağlık ve başarı diliyorum. Bir vedaya beraber hazırlanıyoruz.  Yolar ayrılacak. Ancak hayat denilen şey kimin önüne ne çıkarır o belli olmuyor işte.

Her ayrılık bir gönül hikâyesi taşır vesselam.

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KÜÇÜK KALEMLER BÜYÜK HAYALLER

30 Nisan 2024 okunma
Atalarımızın “Ağaç yaş iken eğilir” sözü hayatın her sahasında bize rehber olmuştur. Olmalıdır da… Küçük yaşlarda verilen eğitim, ileri yaşlarda bize hem temel, hem de rehber olacaktır. Her bina sağlam temel üzerine konulmalıdır ki uzun süre... Devamını Oku

EL ÜCRA’DA ALUÇ ARAMAK

28 Nisan 2024 okunma
Bazen oturup araştırma yapmak bir yeri tanımak için yetmeyebiliyor. Eskilerin “Aynel yakin” diye adlandırdıkları şey öğrenmek istediğin neyse onun yakınında bulunmaktır. Alucra Giresun’a bağlı sahile uzak bir ilçe. Zaten Anadolu’da denize komşu olan... Devamını Oku

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku

ÇATALPINAR’DA BİR GÜZ VAKTİ

4 Ocak 2024 okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı... Devamını Oku