son haberler

AİLE ÜZERİNE OYUNLAR

Yayınlanma Tarihi: 13 Mayıs 2016 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Türkler, özellikle İslamiyet’in kabulünden sonra önem verdiği müesseselerin başında aile gelmektedir. Toplumun temelini teşekkül ettiren bu müessese ne kadar sağlamsa toplumda o kadar sağlam demektir. Aile toplumda ortak yaşama kültürünün temelini teşekkül eder. Aynı evin içinde birden çok kişinin barınması dışarıdan göründüğü kadar basit değildir. Yaşları farklı, cinsiyetleri farklı, medeni durumları farklı, zevk ve alışkanlıkları farklı bir topluluğun yıllarca bir arada bulunması ortak değerlerinin fazla olmasıyla mümkündür.

Her sabah anne, baba ve kardeşler hemen hemen aynı saatlerde uyanır, aynı saatlerde uyur. Ebeveyn bütün tecrübesini çocuklarına aktarır, birlik olmak şuurunu aşılar. Birlik ve beraberliğin fert ve cemiyete kazandırdığı değerleri önemsememek mümkün değildir. Tarih boyunca birlik ve beraberliğin nimetlerinden milletçe faydalanılmıştır. Ne zaman ayrılık baş göstermişse bedelini milletçe ödenmiştir.

Bizi ayakta tutan ve bir birimize yaklaştıran aile yapımız üzerinde amansız bir oyun oynanmaktadır. Maalesef bu oyunda içimizde bazıları da rol almıştır. Bu duruma ister ihanet, ister gaflet deyin neticede zararı bize gelmektedir. Son on yılı saymazsak dünyada en az boşanma vak’ası görülen ülkelerden birisi biz idik.Çünkü “iyi günde, kötü günde ” bir olmaya söz veriş olan çiftler, bir ömür boyu bunun gereğini yerine getirmekteydi.Bu çelik gibi bir irade gücü sayesinde olur. Bu birliğin arkasında neler yoktur ki? Sabır, kanaat, disiplin, saygı sevgi, hak ve hukuka riayet, vatan, millet ve din sevgisi.

Bu durum basit bir hayat tarzı olamaz. Bir cemiyetin her ailesinde olan bu vasıflar o cemiyetin güçlenmesine yardımcı olmaktadır. Birey toplum içinde yaşamanın sırlarını aileden alır. Daha kalabalık ortama uyumu kolaylaşır. Ailelerin bir araya gelmesiyle teşekkül eden cemiyet sanki çok büyük aile görünümündedir. Nasıl ki kendi ailesi içinde belli kurallara göre yaşmasını öğrenmiştir, cemiyet içersinde de kimseyi rahatsız etmeden yaşayabilmelidir.

Bu tarz altında yetişen bireyler ortak yanları çok fazla olan cemiyetler inşa eder. Sonra da ortak bir kültür ve medeniyete sahip olurlar. Bu güçlü devlet demektir. Güçlü devlet demek kuralları kendi koyan devlet demektir. Güçlü devlet, hür devlet demektir. Güçlü devlet demek kendinden başka devletlere ihtiyacı olmayan devlet demektir. Sadece kendi yağı ile kavrulan değil muhtaç olanlara da yardımcı olan devlet demektir.

Bu gün Avrupa’da kilise aileyi korumak için çareler aramaktadır. Bu vasıflara uygun aile yapısı bizde yani Osmanlı’da vardı. O zaman biz yani Osmanlı güçlü devletti. Önce âlimler bozuldu sonra, aile ve sonra cemiyet… Daha sonra biz olduk. Şimdiki halimizi İzzet Molla’nın şu mısraları kısmen de olsa açıklıyor:

 

Meşhurdur fısk ile olmaz cihan harab

Eyler anı müdahanei aliman harab

 

Yaklaşık olarak açıklarsak:

Günah işlemekle dünya harap olmaz ama ilim adamları dalkavukluğa başlayınca işte o zaman işler karışır.

 

Önce âlimler dalkavukluğa başladılar. Sonrada sırasıyla diğer bozulmalar peş peşe geldi. Günümüz de bilerek ve bilmeyerek aile yapımız o kadar tahrip ediliyor ki. Ne tarihten ders almasını biliyoruz, ne de önümüzü görebiliyoruz. Müthiş bir erozyon var. Bunun farkına vardığımızda vakit çok geç olmuş olabilir. Gençlerimizin evlenme yaşı artmaya başladı. Aile olmanın şuurunu ve sorumluluğu üstlenmeliler. Belli bir süre bohem hayatı yaşadıktan sonra aile olmanın idrakine varmaları güç olur. Kendilerini hür saydıkları veya sandıkları zaman geçince, aile ortamına olan intibak güçleşir. Nihayetinde bu durum cemiyete sirayet eder ve ahlaki bir çöküş başlar. Sadece bu yüzden helâk olan kavimler vardır. Biz kendimize çeki düzen vermezsek, kendi helâkimizi kendimiz hazırlamış oluruz.  

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KORGAN’DA BİR ŞELALE

7 Mayıs 2024 okunma
Bir yeri ziyaret ettiğinizde öncelikle karşılaşacağınız şeyler şunlardır: Tarihi doku, coğrafi yapı ve insan… Tarihi doku o yerde daha önce yaşamış kavim ve devletlerin günümüze kadar gelmiş “Fiziki imzaları”dır. Yani geçmişten günümüze... Devamını Oku

KÜÇÜK KALEMLER BÜYÜK HAYALLER

30 Nisan 2024 okunma
Atalarımızın “Ağaç yaş iken eğilir” sözü hayatın her sahasında bize rehber olmuştur. Olmalıdır da… Küçük yaşlarda verilen eğitim, ileri yaşlarda bize hem temel, hem de rehber olacaktır. Her bina sağlam temel üzerine konulmalıdır ki uzun süre... Devamını Oku

EL ÜCRA’DA ALUÇ ARAMAK

28 Nisan 2024 okunma
Bazen oturup araştırma yapmak bir yeri tanımak için yetmeyebiliyor. Eskilerin “Aynel yakin” diye adlandırdıkları şey öğrenmek istediğin neyse onun yakınında bulunmaktır. Alucra Giresun’a bağlı sahile uzak bir ilçe. Zaten Anadolu’da denize komşu olan... Devamını Oku

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku