son haberler

Bir Ömür Böyle Geçer!

Yayınlanma Tarihi: 23 Mart 2015 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Bir Ömür Böyle Geçer!

Hayat denilen yolculuk ne bizim isteğimizle başlar ne de bizim isteğimizle son bulur.

Sebepler âleminde dünyaya geliriz. İyi veya kötü bir çocukluğumuz geçer. İşin tuhaf yanı kötü de geçse çocukluğumuzu özleriz.

Daha konuşmaya başlar başlamaz isteklerimiz olur. Masumca istekler… Ederini, bedelini bilmediğimiz istektir bunlar. Mesela bir ışıklı ayakkabı…

Biz onları almak için ağlamayı tercih ederiz. Sonra bir mağazadan içeri girer büyüklerimiz. Bize ışıklı ayakkabı değil de ışık desenli ayakkabı alırlar. Bizi bir şekilde de ikna ederler. Yani kandırırlar aslında. Biz, yani çocuk biz; çocuk yüreğine sahip olduğumuz için tez kanarız. Kanarız kanmasına da nerede bir ışıklı ayakkabı görürsek içimiz sızlar. Ayağımıza bakarız ister istemez.

İçimizdeki fırtınaları kendimiz dindiririz. Artık o yaşta ışıklı bir ayakkabı giyme şansımız yoktur. Ve o gün karar veririz. Bir gün çocuğumuza almayı…

Sonra okul çağı gelir. Artık sokaklardaki oyunların zamanı geçmiştir. Çanta taşırız minicik sırtlarımızda. Ağrıtsa da acıtsa da… Çanta ne kadar güzel olursa olsun yüktür içindeki… Ve biz bu yükü çekeriz istesek de istemezsek de…

Daha büyürüz…

Lise yılları…

Ne yıllardır o yıllar! Hayalin hakikatten fazla olduğu zamanlar. Gözün budaktan saklanmadığı zamanlar. Ağızdan çıkanı kulağın duymadığı zamanlar. Taşı sıksan su çıktığı zamanlar. İnsanın “en şey” olduğu zamanlar. Ve kavak yellerinin estiği zamanlar… Dönüp hatırladığımızda “cızz”ların, “tüh”lerin ve “keşke”lerin olduğu zamanlar.

Geri gelmeyen, gelmeyecek veya gelemeyecek zamanlar.

Şimdi olmayan zamanlar…

Hayaliyle avunduğumuz, hayal ettikçe hüzünlendiğimiz zamanlar…

Şairin “ağlarım hatırıma geldikçe gülüştüklerimiz” dediği zamanlar…

İyi şeylerin bile bizleri hislendirdiği zamanlar…

Yani, bir zamanlar…

İşte o zamanlar yastık uyumak için kullandığımız bir eşya değildir.

Peki nedir?

Hayallerdir…

Sonu gelmeyen hayallerdir. Yorganı kafanıza çekip gönlünüzden geçenlerin bir bir sıralandığı hayallerdir. O yaşlarda hep geleceğe ait olan hayallerdir. “Yarından sonra şunları yapacağım” değip bir türlü yapılamayıp, bundan sonra kesin yapacağım diye karar verirken uykuya dalınan hayallerdir.

Uyku; hayallerin de hakikatlerin de son bulduğu durumdur. Artık sabaha kadar rüyalarınız hariç boyunuz kadar bir yerde sabahlayacaksınız demektir. Ara sıra yorganın tekmelenişi yorgana olan husumeinizden değildir.

Ve sabah olur…

Aslında dün gibi olan bir gündür.

Hayat insandan “bir” gün daha çalmıştır.

Sonra…

Kendi gitti adı kaldı yadigâr…

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku

ÇATALPINAR’DA BİR GÜZ VAKTİ

4 Ocak 2024 okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı... Devamını Oku

İSLİ DEMLİK ÇAYEVİ

22 Aralık 2023 okunma
  Her ne kadar “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var” denişe de çayın yeri bir başladır. Çay; dost ile de içilir düşman ile de… Kalabalıkta da içilir, yalnızken de… Evde, parkta, piknikte, lokantada ve buna benzer yerlerde içilen sıcak bir... Devamını Oku

KÜRTÜN

11 Aralık 2023 okunma
Karadeniz’e yüksekten bakan bir vatan toprağı. Tarihi de coğrafyası da incelemeye değer. Geçmişi bazen hazin, bazen göğüs kabartan bir özelliğe sahip. Biz tarihine ve coğrafyasına teferruatlı bir şekilde girmemiz mümkün değil. Hani “Geçiyordum... Devamını Oku