son haberler

Dolmuş Şoföründen Servis Şoförü Olur mu?

Yayınlanma Tarihi: 29 Nisan 2016 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Ülkemizin binlerce meselesi arasında önemli yer tutan meselelerden birisi de “Servis Şoförlerinin” tutumlarıdır.

İster devlet sektöründe isterse özel sektörde olsun bu mesele çözüme kavuşmamış konuların başında geliyor.

Neden?

Çünkü eğitimsizler de ondan.

Hangi şoför ileride bu mesleği yaparım diye düşündü? Çok az. Kimse büyüyünce servis şoförlüğü yapmayı hayal etmez. En azından ilkokulda okurken. Peki, sonra ne olur? Ortaokul veya liseye gelince dersler biraz zorlaşır. Okuma yoluyla bir yere varamayacağını düşünenler başka mesleklere yönelirler. Yani ticarete atılır.

Ticarette saha çok.

Bunlardan birisi de şoförlük. Hem akşama kadar gez hem de para kazan anlayışı ile işe başlayan kişiler zamanla bu işin de zorluğunu görürler. Okuma şansları da olmadığından çaresiz bu mesleği sürdürür.

Minibüs sahibi olan kişiler yol kenarında duran her şahsı yolcu, tabiri caizse para veya rızık kapısı olarak görmeye başlar. Biz ülkede bir minibüse binmeyip başkasına bindiği için dövülmüş insanlar biliriz.

Bunlardan bazıları okullara servis şoförü olur. Yani bir bakıma irfan ordusu taşırlar. Taşırlar taşımasına da ne taşıdıklarının farkında değillerdir. Tıpkı içinde mücevher taşıyan teneke kutular gibi.

Servis şoförlerinin bildiği tek şey öğrencileri belli saatte bir yerden alıp yine belli yerlere götürmektir. Ancak bu her zaman böyle olmaz. Her öğrencinin bulunduğu ev aynı mesafede olmuyor. Bu durumda belli bir toplanma yeri oluyor. Ancak bazı kişilerin bulunduğu yer az uzakta olabiliyor. İşte bu durumda olan öğrenci için sıkıntılar başlıyor demektir.

Servis şoförleri çoğu zaman kural tanımaması bir yana nezaketten de uzak olabiliyorlar. Bu onların tahsilinden değil yaptıkları işin zorluğundan kaynaklanıyor.

Her ne olursa olsun 300-400metrelik mesafe gidilmesi çok bir mesafe değildir. Bu durumda en fazla bir veya iki öğrenci olabilir. Toplam süre ise beş dakikayı bulmaz. Taşıt ile beş dakika olan süre yaya için on dakikadan fazla bir süredir ki bu işin karı var kışı var. Yağmuru var karanlığı var. Tenha olan yerler ve sahipsiz hayvanlar var. Bu durumda beş dakikanın hesabı yapılır mı?

O halde;

Yapılacak tek şey servis şoförü adaylarının devlet tarafından kursa alınıp eğitimden geçmesi. Bu hem okulların, hem velilerin, hem öğrencilerin hem de kendilerinin faydasına olacaktır.

Aksi halde;

Ne taşıdıklarının farkında olmayan bu şahıslar geleceğimiz olarak gördüğümüz öğrencilere hiç de iyi örnek olmaz.

Günümüz hizmet kalitesi önemli hale gelmiştir. Velilerin kulaktan kulağa fısıldadığı olumsuz şeyler hiçbir yerde yazılmadan duyulur ve bu işten ekmeğini kazanan kişiler büyük maddi kayıplara uğrayabilir.

Artık kim kimi ikna edecek veya uyaracak bilmem. “Kara haber tez duyulur” misali bu mesele kulaktan kulağa gittiğinde en çok kim zararlı çıkacaksa onların düşünmesi lazım.

İşin başka bir boyutu da var tabi. “Durup dururken derdi sana mı” düştü diye diklenen falan olursa zahmet etmesin. Ben yaşlı bir adamım ve kokarım bu işlerden. Bildiğim tek şey ise derdimi “kelimeler” ile anlatmak. Onu da ne kadar anlatabildikse.

Anlatmak var, anlamak var…

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KORGAN’DA BİR ŞELALE

7 Mayıs 2024 okunma
Bir yeri ziyaret ettiğinizde öncelikle karşılaşacağınız şeyler şunlardır: Tarihi doku, coğrafi yapı ve insan… Tarihi doku o yerde daha önce yaşamış kavim ve devletlerin günümüze kadar gelmiş “Fiziki imzaları”dır. Yani geçmişten günümüze... Devamını Oku

KÜÇÜK KALEMLER BÜYÜK HAYALLER

30 Nisan 2024 okunma
Atalarımızın “Ağaç yaş iken eğilir” sözü hayatın her sahasında bize rehber olmuştur. Olmalıdır da… Küçük yaşlarda verilen eğitim, ileri yaşlarda bize hem temel, hem de rehber olacaktır. Her bina sağlam temel üzerine konulmalıdır ki uzun süre... Devamını Oku

EL ÜCRA’DA ALUÇ ARAMAK

28 Nisan 2024 okunma
Bazen oturup araştırma yapmak bir yeri tanımak için yetmeyebiliyor. Eskilerin “Aynel yakin” diye adlandırdıkları şey öğrenmek istediğin neyse onun yakınında bulunmaktır. Alucra Giresun’a bağlı sahile uzak bir ilçe. Zaten Anadolu’da denize komşu olan... Devamını Oku

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku