son haberler

Kitaba Konulan Haciz

Yayınlanma Tarihi: 12 Aralık 2020 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Ne zaman ilerleme ve gelişmeden bahsedilse; yeterince okumadığımızı, bunu da başka ülkelerin kişi başına okunan kitap sayışla kıyaslayarak örneklendiririz.

Böyle bir istatistik gördüğümde  canım yanar. Milletçe kendimizi bu hususta epey gerilerde sanırım.

Günümüzde, eskiden olduğu gibi ilk defa okula yedi yaşında değil; anaokulu, ana sınıfı, hatta kreşlere daha erken yaşta gidilir. Çocuklar örgün eğitime daha erken yaşta hazırlanırlar. En azından okul ile ilgili bilgileri, gözlemleri ve hatıraları daha erken yaşlarda başlar.

Gelin görün ki yüksekokulu bitirenlere bile okumayı tavsiye ederiz. Eğitimleri süresince ders kitapları dışında kitap okumayan bir nesle aşina olduk.

Artık okul olmayan köy veya belde yok ülkemizde. Bir nesil birleştirilmiş sınıflarda okuyarak mezun oldu ve hala o nesil kitap okuyor. Her dersin öğretmenin ayrı olduğu zamanlardayız. Neden bu öğrencilere okuma zevkini aşılayamıyoruz?

İşte bu açığı kapatmak, okuyucuları kitapla buluşturmak amacıyla ülkemizin muhtelif yerlerinde kitabevleri açılmıştır. Bunların birçoğu kırtasiye ürünleri sattığı için kitapları sipariş usulüyle getirmektedir. Peki ya sadece işi okuyucuyla kitabı buluşturmak isteyenlere ne denir? Ne denecek bunlar takdirle karşılanmalı. Çünkü sadece kitap satılarak ayakta kalmak o kadar kolay değildir.

Ülkemizde bu işi gönüllü olarak yapan az da olsa bazı müesseseler vardır. Bunlara kolaylık sağlanması gerekeceği yerde kendi halleriyle baş başa bırakılmıştır. Bu işleri yapan çok kitabevi zor günler geçiriyor.

Devletin okullarda yapmaya çalıştığı ve hala daha tamamen başaramadığı okuma alışkanlığı kazandırma amacına katkıda bulunan bu fedakâr insanlara bir şekilde yardımcı olunmalı.

Biz ülkelerde batan bankaların kurtarıldığını biliyoruz. Vergi borçlarının ertelendiğinden haberdarız. Bazı borçların yapılandırıldığını herkes biliyor. Olabilir. Vatandaşa kolaylık olarak “Sosyal devlet” olarak bir vazifeyi yerine getirmiş olabilir.

Şayet ülkenin bir yerinde “Kitaba haciz konuyorsa” bunun izahını nasıl yapacağız.

Kitap ve haciz…

El insaf…

Bu ülkede kültürüne bigâne bu kadar mı az insan olabilir. Herkes borç yapabilir. Zor durumda kalabilir. Ülkelerin bile başka ülkelere borçları var.  Bir ticaret yaparsınız ve zorda kaldığınızda destek veren olabilir.  Peki, bir kitapçı zorda kalırsa ne yapılır?

Haciz!

Bu kadar mı aciziz yani?

Bu yazının yazılış sebebi olan kitapçıyı burada zikredip işi şahsileştirmek istemiyorum.

Herkes “kitabına” sahip çıksın.

Bilinsin ki “kitapsızlık” iyi bir şey değil…

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku

ÇATALPINAR’DA BİR GÜZ VAKTİ

4 Ocak 2024 okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı... Devamını Oku

İSLİ DEMLİK ÇAYEVİ

22 Aralık 2023 okunma
  Her ne kadar “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var” denişe de çayın yeri bir başladır. Çay; dost ile de içilir düşman ile de… Kalabalıkta da içilir, yalnızken de… Evde, parkta, piknikte, lokantada ve buna benzer yerlerde içilen sıcak bir... Devamını Oku

KÜRTÜN

11 Aralık 2023 okunma
Karadeniz’e yüksekten bakan bir vatan toprağı. Tarihi de coğrafyası da incelemeye değer. Geçmişi bazen hazin, bazen göğüs kabartan bir özelliğe sahip. Biz tarihine ve coğrafyasına teferruatlı bir şekilde girmemiz mümkün değil. Hani “Geçiyordum... Devamını Oku